KM-2

26.3K 1.4K 143
                                    

İlk bölümü beğenip okumaya devam ettiğin için teşekkürler! :)
Multimedya Can

Yaşlı adamın Esra'yı görmesiyle gözleri parlamıştı. Çetin Bey kollarını yeğenine açtı. Kardeşinin, sahip çıkamadığı emanetine. Ama artık ona sahip çıkacak, tüm günahlarından arınamasa bile en azından kalbi rahat ölecekti.

''Hoşgeldin yuvana kızım.'' dedi gülümseyerek.

Esra tedirgince karşısındaki ona gülümseyen adama bakıyordu. Amcam dedikleri bu olmalı diye düşündü. Yanındaki de yengesiydi. Hem yengesi hem de amcası onu davet edercesine bakışlar atıyordu. Yanlarındaki kız da ona dönmüştü ama camın önünde arkası dönük olan adam hala oradaydı.

Yavaş adımlarla yatağa yaklaşıp önünde durdu. Saçlarını kulağının arkasına yerleştirdi. Herkes pür dikkat onun ağzından çıkacak kelimeyi bekliyordu. Tabi biri hariç.

Emre.

Babası onun öfkesini anlamakta güçlük çekse de mirası bölmek istemediği için böyle davrandığını düşünüyordu. Emre hırslı bir adamdı ne parayı ne gücü paylaşmak istemezdi çünkü. Çetin Bey kızlarından farklı olan oğlunu kendinden bile iyi tanıyordu.

En sonunda Esra ağzını açmaya karar verdi. Sesli bir şekilde boğazını temizledi. ''Kusura bakmayın ama benim amcam yok.'' dedi pat diye. Birden söylemişti. Çünkü hemen bu karmaşadan kurtulmak istiyordu.

Çetin Bey hiç şaşırmamıştı. Kardeşi Adnan asla söylemezdi, zaten tek kalemde silmişti onları.

Gülümseyerek karşısındaki genç kıza baktı. Gözleri aynı babası diye düşündü. ''Baban söylemedi değil mi?''

Genç kız cevap vermedi.

Çetin Bey tekrar konuştu. ''Ben senin amcanım kızım. Yıllar önce bir hata yaptım ve babanın gitmesine, bizi silmesine neden oldum. Pişman olduğum da artık çok geçti, baban gururundan asla beni affetmedi.''

Esra duydukları karşısında afallamıştı. Biliyordu babası gururlu adamdı. Ama hiç mi bahsetmek aklına gelmemişti. Sonuçta buna hakkım vardı diye düşündü Esra. Babası ona her zaman yetiştirme yurdunda büyüdüğünü ve ailesini hiç tanımadığını söylerdi.

''B-ben bilmiyorum. '' dedi Esra kekeleyerek.

Yaşlı adam tekrar gülümsedi. ''Anlıyorum kızım. Olayları sana uzun uzun anlatmak istiyorum ama-'' konuşması öksürükle bölünmüştü hasta adamın ''öncelikle sana bıraktığım mirası kabul etmeni istiyorum.'' dedi.

Esra ikinci bir şok yaşamıştı. ''Ne mirasından bahsediyorsunuz?'' dedi, sorguladı.

''Bu tüm servetimin yarısı senin kızım. Ben çok hastayım her an ölüm gelip kapımı çalabilir ve senin refah içinde yaşamanı istiyorum.''

Genç kız gözlerini açmış karşısındaki adamın ciddi olup olmadığına bakıyordu. Aynı zaman da cam kenarında Emre'de kızın ağzından çıkacak kelimeleri bekliyordu bu sefer, kız onu şaşırtmıştı çünkü. Kesin kabul edecek diye geçidi içinden kim kabul etmez ki? Babasının ona bıraktıkları ile milyoner olacaktı .

Kız kendiyle girdiği savaştan çıkıp kaşlarını çattı. ''Benim babam kimsesiz bir adamdı. Yetiştirme yurdunda büyüdü. Siz kimsiniz bilmiyorum ama eğer gerçek amcamsanız bile mirası kabul etmeyeceğim. Babamın kabul etmediği bir şeyi ben hiç kabul etmem!'' Kızın tek nefeste söylediği bu cümlelere Emre sevinip birden arkasını dönmüş, Çetin Bey şaşırmamış, Ayşe Hanım ise şaşkınca kıza bakıyordu.

''Aynı baban gibisi. Gururlu, sinirliyken bile saygılı ve güçlü.''

Evet diye düşündü Esra. Ben babamın kızıyım. ''Babamı tanıyor olmanıza sevindim ama lütfen beni bir daha rahatsız etmeyin. Ben kimseden tek kuruş istemiyorum.''

KİRLİ MİRAS  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin