Şu sarışını birisi susturmalıydı.

"Ee nasıl gidiyor işlerin her şey yolunda mı?" diye sordum anneme karşı.Konuyu dağıtmam gerekti.Aksi takdirde annem en ufak bir şeyde bile şüphe duyan bi kadındı."İyi iyi.Çok şükür.Senin...
daha doğrusu sizin nasıl gidiyor staj?" Bunu hem bana hem de Simgeye bakarak söylerken hemen atlayarak "Çok iyi" dedim."Erken kalkmak zor oluyor be Ender teyze.Valla böyle giderse çocuğu düşüreceğim." annem birden Simge'nin lafına gülmeye başlayınca gözlerimi Bacaklarıma indirip başımı iki yana salladım.Bu kız gittikçe salaklaşıyordu söyleyeyim.

"Sizin Gökhanla evlilik ne zaman?" Of anne! Yemin ediyorum kızın donuna kadar herşeyi soracaktı.SANANE KADIN!

"Biz Aslında Gökhanla mantık evliliği yapmayı düşünüyoruz." Diyen Simgeye garip bir bakış atıp "Mantık evliliği yapınca nolucak? Kocanla oturup satranç mı oynayacaksın?" Diye sordum.Annem hemen alttan bacağımı çimdiklerken ağzımdan ister istemez "Nee!!"diye bir kelime çıkmıştı.Esin yavaştan bıyık altından gülerken ona eşlik ederek bende güldüm.Haklıyım ama.Böyle söz eden kadınlardan nefret ederdim zaten.Ne o evliliğin türü mü olurmuş.

*************************

"Ay Deniz Sence de çok tatlı değil mi!?" Heyecanla gözleri parlayan Simge elinde tuttuğu bir kaç bebek Kıyafetlerine içten bir gülüşle baktı.Esin'nin yanından ayrılıp ona doğru yürüdüğümde rengarenk küçük kıyafetlere bakmaya devam etti. "Şimdi ben teyze mi oluyorum.?" Gözlerimi hafifçe kıstığımda Esin arkamdan bağırarak "Kesinlikle Deniz.Bunun yüzünden 20 yaş daha büyük göstereceksin!" Dedi.Gozlerimi ardına kadar açarak arkama döndüm "Deme kız...Ay erkenden yaşlı mı olacağım şimdi!? Simge aldır Hemen su bebeği!"

"İstesem de aldıramam bebeğim.Şu an 14 Haftalık ve karnım şişti bakarsan."

"Doğru" diyerek salakça başımı kaşıdım ve pes ederek ellerimi kalçalarıma vurdum. "Yapacak bir şey yok.Ama ben hala 21 yaşındayım..Hatta ne 21'i be.20 yaşındayım ben!"

"Yok canım 15" dediğinde Simge,Gözlerimi devirip Esin'nin yanına doğru ilerledim.Tamam illaki yaşlı muamelesi görecektim kabul ediyorum.

"Esin sap kaldı ama" Simge bunu dedikten 2 saniye sonra hunharca hatta hayvanca gülmeye başlarken direkt kulaklarımı kapadım.Esin bir kere sap değildi.Ayrıca sap olsaydı sevgilisi olmazdı.

"Gül gül içinde kalmasın boşalt hemen!"

Mağazada çalışan elemanlar bir baktık ki neye uğradığını şaşırmış gibi bakıyor,Simge'nin kollarından tuttuğumuz gibi dışarı çıkarttık.Bu kız iyi değildi.Bu kız kafayı sıyırmıştı.Hatta ona hamilelik bile iyi gelmemişti.

AVM'nin yemek bölümüne doğru çıkarken İştahım yine açılmıştı.Şu son gündür baya bi tıkınıyordum zaten.Hiç olmadığım kadar fazla yiyordum hatta.Bu işin sonu nereye varacaktı merak ediyordum açıkçası.

"Ben büyük boy köri soslu makarna yemeği düşünüyom.Acaip salyalarım akıyo şu an." dediğimde gözlerimi 'MAKARONİ' yazan yere diktim.Adam resmen makarnaları gözümün önünde yapıyordu ya."Oha Bu Kuzey hoca değil mi?!" Simge 'nin birden kolumu dürtmesiyle onun baktığı yere dönerken göze göze geldiğimiz Kuzey Hocaya odaklandım.Nereye gitsek bulur muydu bizi yine bu."Oha kızım bu doktorsa alsın beni ameliyat etsin hatta öldürsün ya!" bunu diyen Esin Simge'den başına bi şaplak yerken,Kuzey hocaya doğru gülümseyip başımı hafifçe selam dermiş gibi eğdim.Yanında iki arkadaşı daha vardı.Bana doğru hafifçe gülümserken gözlerimi kaçırıp dediğim yere doğru ilerlemeye başladım.

Üvey Abim (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin