Gönderilen:

"Bu gün olmaz Rüzgar.Abimle geçireceğim günümü başka zaman."

En uygunu bu olmuştu bence.Gönder amblemine bastıktan sonra cebime geri koydum. "Ne yazdın?" gözlerini yoldan ayırıp bana kısa bir bakış attı."Seninle olacağımı başka bi güne buluşmamız gerektiğini söyledim."yüzü boş bir yola doğru gülerken ellerimle oynamaya başladım.Böyle zamanlarda inanılmaz derecede utanıyordum.Hele de gülüşü esnasında."Verdiğim kararlardan asla Vazgeçmem." dedi yine bana bakarken.Verdiği kararlar derken hangisinden bahsediyordu anlamamıştım."Hangi kararlar.." çapraz bir şekilde sırıtıp "Seni o kamıkazeye bindireceğim." söylediği cümleyle tüm vücudumun gerildiğini hissettim.Nedense kulağa pek hoş gelmiyordu bu kamıkaze.Bence çok saçmaydı nereden bulmuşlardı bu aleti? Hic bir yaşa uygun değildi bana kalırsa."Bilmiyorum Poyraz.Bakarız." sesimi soğuk tutmaya çalışarak bende yola diktim gözlerimi.

Bir süre sonra eve değilde Onun şirketine geldiğimizi yeni anlamıştım.Kafamı dayamış olduğum koltuktan kaldırıp daha dikkatli baktım.Kesinlikle şirkete gelmiştik."Ne işimiz var bizim burada?" arabayı otoparka park edip durdurunca kemerlerimizi aynı anda çıkarmıştık."Birkaç işim var ve sende benimle geliyorsun in.." yok canım.Bende beni eve bırakıp sonradan işe kendin gideceğini sanıyordum. Başımı iki yana sallayıp sabır diledim. Elimi bu sefer tutmamıştı.Onun yerine elini sırtıma yerleştirmişti.Takmamıştım.Sonuçta insanlar bizi abi kardeş olarak biliyorlar ve el ele dolaşmamız biraz ayıba kaçar gibi olurdu.Kadın sekreteler Poyraz'a yiyecekmiş gibi bakması yine sinirlerimi devreye sokuyordu.Şeytan diyorki sarıl boynuna öp dudaklarından cümlâlem görsün yanında ben olduğumu.İşin daha da sinir edici yönü de buydu zaten.Ben yokmuşum gibi Poyraz'a istedikleri gibi bakması.

Ben varım ben!!!

Asansöre bindiğimizde elini belime indirdi ve 24.kata bastı.Odasına çıkmadığımız bariz belli oluyordu.Beni kendisine çekip burnunu boynuma doğru sürttüğünde gıdıklanıp geri çekildim."Poyraz yapma ama...açılırsa kapı görürsün.!" diye uyarır bir şekilde konuştum.Hem bu daracık alanda niye bu adamla böyle duruyordum ben.Beynime ve kanıma yine acil sinyaller giderken bacaklarımın titrediğini hissettim.Poyraz'dan ayrılıp ellerimi önümde birleştirirken boğazımı tazeledim.Kaçıncı katta olduğumuza baktığımda nihayet 23'e ulaştığını gördüm.Bir süre sonra 24 olunca asansör durdu ve kapı iki yandan açıldı. Dışarı çıkarken bu katta sadece bi asistandan başka kimse olmadığını gördüm.

Asistan da asistan olsa gerek.Bu ilk Poyraz'ın odasına girdiğimde gördüğüm sarışın afetti...Şuna bak! Dip boyaları gelmiş. Poyraz'ı gördüğü gibi ilk iki düğmesini açarak ayaklandı.Gülen suratı beni birden görünce asarken dişlerimi hemen yanağımın iç tarafına bastırdım.'Seni sevmiyo bi kerem o benim' bakışları attıktan sonra,Bi kapının önünde durup cebinden anahtarı çıkardı. "Neden bu katta kimse yok?"

"Burası sadece bana ait çünkü."ardından anahtarı sokup çevirdikten sonra açtı ve "Beni burada bekle" diyerek kapıyı yüzüme çarptı..'Hayvan!!' Kollarımı göğsümde bağlayıp boş koridorda dolanmaya başladım.Şu sarışın afetin ne yaptığını merak edip hafiften adımlarımı ona yönelttim.Ayakta,elinde bi dosyayla ilgileniyordu.Telefonu çalınca çaktırmamaya çalışarak bütün bir şekilde gözüken camdan dışarıya bakmaya başladım.Kulağım ondaydı bi yönden."Efendim Poyraz bey?"

Poyraz!!!!

Bizim Poyraz! Yavaşça yutkundum.Hemen acil bir şeyler yapmam gerekiyordu ve Poyraz'a bu kızı asla yem edemezdim. "Peki geliyorum." dedi yine o cilveli sesiyle.Ben bu kızı valla yolardım ha...Yan gözle ona bakarken elinde tuttuğu dosyayla birlikte bana nispet yaparmış gibi saçlarını savura savura odasına girdi.Hatsiz...İnsan bi kapı çalar...İçim içimi yiyordu adeta.Ne yapacaklardı neden çağırmıştı Poyraz onu hic bilmiyordum.Belkide sadece iş için çağırmıştı.Aklıma hemen öyle kötü şeyler getirmemeliydim.Merakıma yenik düşerek kapıya yaklaştım.Kulağımı hafifçe kapıya dayayıp konuşmalarını dinlemeye çalışırken lanet olsun ki hiç bir şey duyulmuyordu...Kapıyı kırıp dalasım vardı içeri.Sahi ben neden girmiyorum ya içeri...Poyraz'ın bana kızacağı kesindi ama ben onu bir şekilde yumuşatabilirdim belkide.Elimi tokmağa koyarak hızla aşağı indirip içeri daldım...

Üvey Abim (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin