Çalan telefonuma götürdüm elimi.Kim aradığına baktığımda Simge'nin aradığını gördüm.

"Efendim Simgecim??"

"Nasılsın Deniz.??"

"İyi diyelim.Sen??"

"İyiyim bende.İstanbulda mısın??"

"Evet.İstanbuldayım.Dün gece ateşlenim baya.Bu gün toparlanmaya çalışıyorum işte."

"Ayy canım benim çok geçmiş olsun.Bak yardım edeceğim bir şey varsa lütfen sıkılmadan ara tamam mı??"

"Ararım canım sağol.Sen burada mısın peki??"

"Evet" dedi sıkıntıyla."Evden dışarı çıkamıyorum.Cezalıyım."

"Neden?? Ne yaptın yine.?"

"Ya kuzenim gelmiş Almanyadan.Alemlere akalım  dedik bir geceliğine.Sırf  gecenin 3'ünde sarhoş eve döndük diye ceza yedim babamdan.İyi mi??"

"Baban burada hakli bence.Kim kızının gece 3'lere kadar sarhoş olarak eve dönmesini ister ki??"

Oflayarak "Sende mi Deniz?? Ya ben bi sıkıntımı paylaşmak için sırdaşımı arıyorum.Sen babamın tarafını mı tutuyorsun?" dedi.Ama bir yönden hakliydim.Benim babam olsa...yani ceza vermezde..Her neyse.."Tamam canım kızma şaka yaptım.Kapat şu konuyu.Ben senle ne zaman görüşebilirim sen onu haber ver bana.??"

"Valla cezam bittiğinde ararım seni buluşuruz.Ama bu hafta kesinlikle dışarı çıkmam...İmkansız.." dudaklarımı birbirine bastırıp "Pekala.Bizde bol bol telefondan konuşuruz o zaman." kısık seste gülüp "Olur.Bana göre hava hoş." dedi...

Birden annem girince mutfağa "Simge annem geldi ben kapatıyorum hadi bay bay.." diyerek telefonu kapadım."Nasılsın bitanem" annem yanıma gelip alnıma öpücük kondurduğunda gülümsedim."İyiyim anne."

"İlaçlarını içtin mi bakayım sen??"

"Evet içtim."

"Doktor olacak kizsin be yavrum.Niye kendine bakmıyorsun??"

Bakamıyorum.Çocuğum hala ediyorum....Üzgündüm..Beni en cok üzen şey ise Poyraz'ın bana sinirlenip kapıyı çarpıp gitmesiydi.

"Odama çıkıp dinlensem iyi olacak" deyip ayaklandım.Uyumak istiyordum..Her şeyden çok uyumak..

*******************

Saat 21:30

Karanlık,bir örtü gibi kaplamıştı odamı.Gözlerimi ellerimle ovuşturup dogruldum.Üstümde pikem olduğunu görünce şaşırdım.Ben üstümü örtmemiştim ki..Ayağımla tepip  yataktan kalktım.Tekrar uyuyabilcegimi hiç sanmıyordum...Çıplak ayaklarımla birlikte merdivenlerden indim.Ev karanlıktı.Galiba kimse yoktu.

Poyraz bile mi?? 

Salonun ışığını açıp mutfağa geçtim.Bir şeyler atıştırıp ardından ilaçlarımı içtim.Odama tekrar geçmeyi planlıyorken,arka bahçede duran Poyraz'ın öksürme sesi gelmişti.

Şükürler olsun ki buradaydı...

Hızlı adımlarımla arka bahçeye çıktığımda havuzun başında dikildiğini  gördüm.Ardından sigara dumanını.

Yanına geldiğimde ters bir bakış atıp "Git başımdan!!" diyerek azarladı...

Her şeyi berbat etmiştim işte....

Lanet olsun..

"Gitmiyorum."

"Hastasın gir içeri!!" diyerek tekrar bağırdı. "Ne yani tek sorunum hasta olmam mı??" derin bir nefes alarak Parmaklarımı bluzumun eteklerine götürdüm."Ne yapıyorsun!!" of bağırma bir kere de ya.."Eğer tek sorun hasta olmamsa eğer...Senin için buna da razıyım" diyerek bluzumu bir hışımla çıkarttım. Sadece siyah sütyenimle kalmıştım.Gözlerimi kapatarak başımı gökyüzüne kaldırdım. Gecenin tüm soğukluğu bedenimle bir savaş halindeydi."Manyak mısın giy şunu!!" dediğine aldırış etmeyip göğsüm kabarıncaya kadar nefes aldım."Sabaha kadar grevdeyim.Böyle duracağım!  O yaz kokusunu içime tekrardan çektim."Siktirtme  lan grevini..!!" elimdeki bluzumu bir hışımla aldığında gözlerimi açıp ona baktım.Sıyırıp boynuma geçirince debelenmeye başladım.."Ya giymeyecğim bırak!!..Kapıyı çarpıp gittiğinde ne hallere düştüm bir tek ben biliyorum..!!" kolumu sert bir şekilde tutup geçirdiginde giydirmişti bile üstümü. "Bir daha sakın buna kalkışma sakın!!!" hızla yanımdan ayrılırken baka kalmıştım arkasından..

Tanrım ben ne yaptım??"

Bitmeyen bir çukurun içindeydim işte simdi.Çaresiz bir Deniz...Çaresiz aptal bir Deniz...

Ölmek istiyorum...Benim ne kadar zor şartlarda yaşadığımı hasta olduğumu bilmiyor muydu?? Tamam fazla  çıkıştım kabul ediyorum...hepsi benim suçum.Onu dinlemeliydim..

Ama pes etmeyecektim.

Doğruca odasına çıktım.Sadece kumaş pantalonlu bir şekilde üstsüz yatıyordu.Ve dişlerinin sıkışı..."Gelme git!!" deyip arkasına döndü.Göz yaşlarımı tutamayıp ağlamaya başladım."Poyraz lütfen böyle yapma.!!" geniş ve çıplak omuzlarını silktiginde bir kez daha yıkıldım...

"Zor günler yaşıyorum lütfen anla beni..!!"

"Anlamama izin vermiyorsun ki!!" kendini zor tutuyormuşcasina titrekçe nefes aldı. "Haklısın..Yapmamalıydım.." sesli bir şekilde hıçkırıklarıma engel olamadım..Hayatımda bu kadar bir erkek için ağlıyordum...

"Beni bambaşka biri yaptın.Seni uzdum bana sinirlendin  diye ne hallere düştüm..Yapma bunu bana Poyraz..Sen benim...-hıçkırık- ilkimsin"

"Beni değiştirdin" diyerek ardından ekledim."Yanıma gel!!" sert ve toktu  yine sesi...Normal adımlarımla ona doğru gittiğimde bileğimden tuttuğu gibi koluna yatırdı beni..İşte bu..Özlediğim kokusu..O kadar ihtiyacım varmış gibi biraz daha sokuldum ona."Göz yaşını sen değilde ağlatan silmeli bence." diyerek baş parmaklarıyla ıslak yanaklarımı sildi.
.

"Fikrim de sen.Aklımda sen.Bütün bedenimde sen...sen..sen...Beni sana bu kadar çekecek olan şey ne söylesene" nihayet sesi yumuşmıştı.."Bilmiyorum.Sadece hiç bilmediğim o kokunu  çok özlüyorum" diyerek gözlerimi kapadım.

"Bende o maviş gözler neden aklımdan çıkmıyor diyorum..."

"Poyraz??"

"Hıı??!!" yine kibarlığı hatsafadaydı görüyorsunuz..

"Seni seviyorum.."

"Ah be Şirine ben seninle ne yapacağım??" kollarını bedenime  daha sıkı sararak kendine bastırdı.Ardından alnıma dudaklarını bastırdı."Bi daha bluzunu çıkartırsan gebertirim seni!! Duydun mu beni??"

Sorusunu es geçerek "Yanında uyuyabilir miyim??" diye sordum.

"Uyu başımın belası uyu..!!" sonlarına doğru sesi yükselince gülümsedim...Onunla nedense aramızın bozuk olmasına dayanamıyordum...gözlerimi kapatıp Onun kollarına teslim ettim bedenimi..

**********************

Üvey Abim (Tamamlandı)Where stories live. Discover now