36. Bölüm-Gurur

678 68 38
                                    

36. Bölüm-Gurur

Merlin tüm gün herkese bağırıp çağıran prense baktı. Bugün ondan kaçıncı kez azar işittiğini unutmuştu, kılıç talimi ayağına yediği sağlam dayağı da. Ama şimdi oldukça yakın olduğu şövalye arkadaşlarıyla tartışması hiç beklemediği bir şeydi. Yatağından çıkmaya bile tenezzül etmeyen kardeşinin bunda yüksek payı olduğundan emindi. Şu an ikisinden birini kolundan yakalayıp diğerinin kafasına tokuşturmak istiyordu. Aptalca bir şeyden kavga ettiklerine yemin bile edebilirdi. İkisindeki katır inadıyla da bunun kolayca çözülmeyeceğine emindi. Bir şey bulması gerekiyordu. Ama ne yapacağı konusunda en ufak fikri yoktu.

"Odaklanın! Sizi fazla gevşettim! Bir bebek bile sizden daha iyi kılıç sallar! Kendinizi toplayın!" Arthur kılıcını yere fırlatmış, yürürken zırhını da çıkardıkça parçalarını yere atıyordu. Şövalyelerin hepsi Merlin'in çevresine toplanınca genç adam şaşkınca gruba baktı. Hepsinin attığı öfkeli bakışlar onu bir adım geriye itelemişti.

"Bir sorun mu var beyler?"

"Kardeşini getir ve bu aptal dik başlı salağın kendine gelmesini sağla!" İlk konuşan Gwaine olmuştu.

"Kardeşin ve benim arkadaşım olması, hatta kız olması umurumda değil. Onu öldürürüm, söyle buraya gelsin!" Percival yumruğunu sıkmış, havaya sallamıştı. Merlin kardeşinin dayak bile yiyebileceğinden emindi.

"Neden kavga etmişler biliyor musun? Arthur oldukça üzgün duruyor. Öfkesinin ardına saklanıyor ama oldukça kırılmış gibi." Ah Lancelot, canım Lancelot. Hep düşünceliydi, diye düşündü Merlin.

"Bende bilmiyorum. Ama Emery de depresif moda geçmiş, yatağından çıkmadı, kahvaltı bile yapmadı. Emery'nin yemek yememesi kıyametin kopması gibi bir şeydir güvenin bana. Sevdiği yemek yere düşse çok kirlenmedi der alır yer. Benim önümden kaç kez yemek çaldığını saymıyorum bile. Sabah ona bir şeyler aldım götürdüm, uykum var deyip sırtını döndü, bir daha da konuşmadı." Leon çenesini sıvazlarken konuştu.

"İki tarafta üzgün. Kimin hatası o zaman?"

"Bence Emery, yaptığı bir şeyden pişman olduğu için üzgün, Arthur da ona kızgın yaptığı şey için." Son şövalye de konuşmuştu. Elyan oldukça emin duruyordu.

"Sanmıyorum. Arthur yaptığı bir şeye kırılmış olsa kızgın değil üzgün olurdu. Bence daha çok kendine kızgın. Onu kırdığı için. Muhtemelen gerçekten sinirleneceği bir şey oldu ama karşılığını pek iyi veremedi anlaşılan. Bu da Emery'i sonucunca kırdı." Lancelot'un yorumu herkese mantıklı gelirken başlarını sallamışlardı.

"Sen ne zamandan beri ilişki uzmanı oldun? İlişkin bile yok." Gwaine'nin yorumuna herkes gülerken Lancelot ters ters baktı.

"Hey, tek bir kıza ait olursam diğer kızlara haksızlık olur. Ben kızları tanıyorum tamam mı?" O sırıtırken Percival kolunu onun omzuna atmıştı.

"Bence Arthur çok nankör. Emery dışındaki tüm kızlar anormal. Ya da bu durumda Emery anormal oluyor ama benim esprilerimi anlayan tek kişi o. Gülüyor bile. Savaş maceralarını keyifle dinliyor, diğer kızlar çok sıkıcı. Mary hayatımın aşkı ama bazen dediği hiçbir şeyi anlamıyorum. Camelot'ta ne çok olay dönüyormuş!" Onun dediğine gülerlerken Merlin, Lancelot'u dürtükledi.

"Peki ne yapacağız?"

"Bilemiyorum, şu an en zor kavgalardan birindeyiz. İki tarafta hem haklı, hemde haksız. Bu yüzden gurur yapmaları yüksek. Kolayca konuşmayacaklardır, onları bir araya getirmeliyiz."

"Peki nasıl? İkisinin de gurur yapacağını söylüyorsun." Gwaine'in sorusuna diğerleri başını salladı ama Lancelot bir çözümü olmadığı için dudak büzdü.

Camelot'un DüşüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin