113| Şimdi Ölüyorum Belki De

3.7K 274 223
                                    

Merhabalaaaar :))

Bu bölüm duygusal devam ediyoruz.. Bölümü Multimedya da bulunan müzikle birlikte dinleyin lütfen:)

İyi okumalaar :)

[][][][]

HATIRLATMA

"Neyse.. Ben kahvaltıyı hazırlamaya iniyorum annecim.. Sende babayı uyandır tamam mı?"

Başıyla onaylarken yataktan kalkıp odadan çıkıyorum.

Tam merdivenlerden ineceğim sırada ayağımın burkulmasıyla yuvarlanmaya başlıyorum..

Geriye sadece karanlık ve karnıma giren sancı kalıyor..

[][]

(Bölümü yine Zeynep'in ağzından yazacağım, sanki her olan biteni uzaktan izliyormuş gibi düşünebilirsiniz.)

Aksilikler... En beklemediğimiz anda başımıza gelenler değil midir? Hayatımızı alt üst edenler..

Şu zalim hayatın ta kendisinde bir dakika sonramız bile şüphedeyken ne de güzel hayaller kuruyoruz geleceğimize dair..

Hepimiz sanıyoruz ki sadece yaşlılar ölür.. Oysa ölüm her an kapınızda nöbette sizi beklemektedir.. İster yetişkin olun, ister anne karnında bir kan pıhtısı olun.. Zamanınız geldiyse eğer, hiç bir şey engel olamıyor bu dünyadan göçüp gidişinize..

Ölüm dediğimiz şey sadece bedenen değil.. Bazen ruhlarımız ölür, mezarımız yirmi yıl sonra kazılır.. O yirmi yıl süreçte ölü bir insan olarak yaşarsın.. Mutsuz, her şeyini kaybetmiş, isteksiz..

Şimdi ölüyorum belki de.. Ya da bebeğim ölüyor karnımın içinde.. Korkuyorum..

Annemin bana yaptığı gibi kızımı bırakıp gitmekten.. Bana mecbur olan bebeğimi yaşatamamaktan.. Arkam da gözü yaşlı insanlar bırakmaktan.. Korkuyorum.. Hem de deli gibi..

Eskiden annemin yanında olmak için can atarken şimdi annemin yanına gitmekten korkuyorum.. Ruhumun bedenimden çıkmasından, ya da bebeğimin bir kan pıhtısı olarak bedenimden süzülüp gitmesinden..

Bebeğim, bensiz bir şekilde de yaşayabilecek zamana gelmiş olsaydı.. İşte o zaman ölmekten korkmazdım.. Çünkü ben bu dünyadan göçüp gitmiş olsaydım bile, Kerem gibi bir eşim ve babaları olduğu için gözüm arkamda kalmazdı.. Biliyorum, onlara nasıl sahip çıkacağını.. Hem annelik hem babalık yapacağını..

Ama henüz bebeğim o kadar büyük değildi.. Ve ben öldüğüm zaman hayat onun içinde daha henüz başlamadan bittiği anlamına geliyordu.. Sırf bu yüzden ölmemem gerekiyordu.. Bebeğime can olabilmek için.. Alya'yı öksüz bırakmamak için.. Kerem'in hayatını karartmamak için..

Keşkeler ile dolu işte hayatlarımız.. Her dakikası her anı için hep bir 'keşke'ler içindeyiz.. Keşke şöyle yapmasaydım.. Keşke söylemeseydim.. Keşke başlamasaydım.. Ve ben keşke o yataktan kalkıp mutfağa inmek için merdivenlere yönelmeseydim ya da keşke daha sağlam bassaydım.. Keşke her yuvarlanışımda başımı o merdivenlere vurmamak için bir çaba gösterebilseydim..

O an için yapabildiğim tek şey ellerim ile karnımı korumaya çalışmaktı.. Onu da başaramadım..

Uykum yarım, hevesim eksik, hayallerim bulanık...

Ölüyorum... Benimle birlikte bebeğimi de öldürüyorum..

En güzel zamanlarındayım ömrümün.. Dedemi, annemi gömdüğüm toprağın ha düştü ha düşecek çizgisindeyim.. Sancılar giren karnında ki bebeğini yaşatmak için çabalayan şimdi biçare yaşam ipinde yürümeye çalışan topal bir cambazım.. Üfleseniz düşeceğim..

İŞ ARKADAŞIM (Tamamlandı)Where stories live. Discover now