masum ve yasak

⚘otuz

yayımlanma tarihi: 22 kasım, 2020

🎞marcus*senorita

Hayatımın elimde olmadığı hissettiğimde, bir şey yapamayacağımı düşünürdüm. Kendimi bildim bileli tek bir amacım vardı; o da başarılı olmaktı. Başarımın diretildiği yerden kaçtığımda, normalde asla yüz yüze gelemeyeceğim biriyle karşılaştım. Bana başarısızlıkların da bazen güzel olduğunu, mutlu edebileceğini gösterdi.

Bu gün, Bellanita'nın yapmayacağı bir başka şeye adım attım. O da gece kulübüne gitmekti. Ne dans edebilirdim, ne de bir birkaç lokmadan fazla içki içebilirdim. Kendimi kaybetmeyi, kafa dağıtmayı beceremezdim. Tek başıma. Zaten tek kalacağımı kim söyledi ki? Thomas yanı başımdaydı. Dennis, Zach, Gavin ve Brant de buradaydı. Kulübün sahibi Boyle kardeşler olduğu için oturduğumuz yer en geniş ve güzel olanıydı. Hilal biçiminde koltuktaydık, dans pistini direkt görüyorduk ama oturan kimse bizi göremiyordu. Geleli birkaç dakika olmamıştı ki sipariş verilmeden içecekler ve atıştırmalıklar geldi, buranın devamlı geleni oldukları içindi herhalde.

"Carlos'u biliyorum da Matthew ve Veronica nerede?" diye sordu, Gavin. Brant'e bakıyordu.

Huzursuzca kıpırdanan Brant, "Film gecesi yapıyorlar." dediğinde Gavin kahkaha attı.

"Sadece filmdir kesin." dediğinde Dennis, dirseğini Gavin'in karnına geçirdi. Gavin öksürdükten sonra hiçbir şey söylemeden ağzına fermuar çekti. Hareketleri biraz dengesizdi. O, normalde kendine oldukça hakim biriydi.

Dennis, birden bire basketbol takımından bahsetmeye başladı, Brant'e odaklıydı.

Kaşlarımı çatarak Brant'in sinirle kızaran yüzüne baktım, ardından da biraz mesafeyle yanımda oturan Thomas'a döndüm. Thomas hafifçe yayılmış, kolunu koltuğun sırt kısmının üstüne atmıştı. Ona döndüğümü fark ettiğinde anında başını bana doğru çevirdi. "Ne demek istedi?" diye sordum, düşün bir tonda. Dudaklarıma o kadar dikkat kesilmişti ki müzikten duyamasa bile okuyabilmişti.

"Bilmek isteyeceğin bir şey değil." dediğinde bakışlarından anlamıştım ki. Biraz renk alan yanaklarımla beraber başka yöne döndük. Thomas'ın hafifçe güldüğüne yemin edebilirdim.

Brant, Dennis'in dikkat dağıtma çabasına aldanmamış olacak ki Gavin'e gürlercesine sordu: "Ne demek istiyorsun?"

"Matthew işte." Omuz silkti, Dennis'in susmasını işaret eden bakışlarına karşın söyleyeceklerini özenle seçiyor gibiydi. "Onun kızlar konusunda değişmeyeceğini söyleyen sendin ama kız kardeşini yalnız bırakıyorsun."

"Gavin buraya içerek geldi, söylediklerine takılmayın." dedi Zach.

"Veronica, Matt'in kız arkadaşı." dedi Thomas, biraz gerildiği için oturuşu toparlanmıştı ve artık dizi benimkine değmiyordu. Herkes Thomas'a şaşkınlıkla baktı, sanki bu gerçeği kabullenmesine şaşırmış gibilerdi. "Çok uzun zamandır birlikteler. Matt değişti."

"Neyse," diyerek omuz silkti Gavin. "Elimizde hala biz varız."

Thomas afalladı. "Matt hala bizimle ve hep öyle olacak."

"Ne zamandan beri bu konuda Matt'i savunuyorsun?" Gavin büyük bir bardak sıvıyı midesine indirdi. "Sen değil miydin, eskiden yaptıklarınızı yapamadığınız için Matt'e küsen?" Thomas sessiz kaldığında Gavin diretti.  "Birden tek eşlilik sana çekici mi gelmeye başladı?" Thomas, yumruklarını sıktığında Dennis ve Zach şaşkınca birbirlerine baktı. Bu sefer Brant, Gavin'e el hareketleri yaparak susmasını işaret ediyordu. Neler dönüyordu? "Yoksa birinin gözünü boyamaya mı çalışıyorsun?"