|15.Bölüm|

2.2K 234 61
                                    


Gün henüz yeni ağardığında uyanmaya hiç de alışkın olmayan Jungkook saat sabahın altı buçuğunda yatağında bağdaş kurmuş gördüğü rüyayı kaçıncı kez olduğunu bilmediği bir şekilde kafasında tekrar tekrar oynatıp duruyordu.

İşte yine başlıyorduk...

Jimin, Jungkook'un çok iyi bildiği o yumuşak yatağında, yatak başlığına yaslanmış, hala uyuyan Jungkook'u izliyordu. Huzurla uyuyan Jungkook'un siyah zeytini andıran gözlerine düşen saç tutamlarını büyük bir şefkatle yüzünden uzaklaştıran elleri yavaşça önce yanaklarından boynuna, sonra köprücük kemiklerine, ardından da göğsüne uzanıyordu. Çok geçmeden Jungkook bir şeyler mırıldandığında Jimin de eski pozisyonuna dönüp başını Jungkook'un boynuna gömüp kokusunu daha iyi duyabilmek için derin bir nefes alıyordu. Birbirini sımsıkı saran çıplak bedenlerine rağmen Jungkook'un tek hissettiği elini havaya uzatsa tutabileceği kadar yoğun bir huzurdu.

"Böyle hissettiriyor olmalı..." diye mırıldandı kendi kendine. Jimin'in kollarında uyuyor olmak böyle hissettiriyor olmalıydı. "Belki de daha güzel." diye devam etti mırıldanmasına Jungkook. Bu his onun hayal edebileceğinden çok daha güzel olmalıydı.

Nasıl koktuğunu bilmediği teninin sıcaklığını hissederek, sabahları o melekleri kıskandıracak kadar güzel sesiyle uyanmak, o küçük bedenini kollarının arasında, dünyanın tüm kötülüklerinden uzak tutarken yalnızca ikisinin olduğu bir dünyada yaşamak cennetin en güzel bahçelerinde kana kana su içmekten çok daha güzel görünmüştü Jungkok'un gözlerine. Dün olan küçük sürtüşmeden sonra Jimin'den mesaj beklemenin bütün bir ömrünü alabileceğini düşündüğünden çareyi kendisinde aramıştı Jungkook.

JK:
günaydıın
Bugün napıcaksın bakalım
10:38

pjm:
sana ne
11:16

Gördüğü rüyanın o dinlendirici etkisine rağmen sinir olmuştu Jungkook. "Salak herif." diye mırıldandı kendi kendine. Ne olurdu rüyalardaki gibi sevecen olsaydı ona karşı...Madem Jimin'in canı sert oynamak istiyordu, o zaman Jungkook da istediğini yapıp sert oynardı.

JK: 
ped lazımsa getireyim
11:23

pjm:
bant lazım 
11:29

JK:
onu napıcaksın ya
pedin mi kayıyor jjdjajdjagsj
11:37

pjm:
ağzını bantlayacağım
11:41

Jungkook bugün kaçıncı kez olduğunu bilmediği bir şekilde oyun hamurlarıyla şekiller yapan öğrencilerinden bakışlarını kaçırıp telefonuna bakarak gülümsedi yine.Tüm günü, günlük işlerinin arasında Jimin ile birbirlerine tatlı sert laf sokmakla geçmişti ve bu Jungkook'a değişik bir haz veriyordu.

JK:
teknik olarak ellerimle yazıyorum biliyorsun dimi?
11:46

pjm:
ne kadar zekisin öyleişim var benim uğraştırma beni
11:54

Jk: 
🤗🤗🤗
12:09
(Görüldü)

Jungkook uzunca bir süre telefonuna baksa da Jimin'den hiç mesaj yoktu. "Pekala" dedi kendi kendine bahçedeki çocukların kuş cıvıldamasını andıran sevinç çığlıklarının sebebini öğrenmek için öğretmenler odasının balkonuna doğru yürürken. Dersi bitmişti ve şimdi eve gitmeden önce güzel bir sigara keyfi çekebilirdi. Böylece hyungları elindeki sigarayı görünce "Bok bırakırsın sen o mereti." diyip huzurunu kaçırmazlardı.

Baby SharkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin