Bölüm 38 : " Hayatımdan"

39.4K 1.3K 31
                                    

SELAM ARKADAŞLAR. HEPİNİZDEN KİTABI BESLEMEK ADINA YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. İYİ OKUMALAR . SEVGİLERLE.
**********
Toplanma işleriyle geçen bir haftasonundan hemen sonra okula gitmek üzere yola koyulmuştu Ali ve Zeynep.Okula vardıklarında ise Ali Zeynep'e tam arabadan inecekken:
- Zeyneep.
- Efendim
-Okul çıkışı seni burada bekleyeceğim.
- Peki.
- Hayret lafımı ikiletmedin ?
Zeynep Ali'ye ters ters bakmıştı. Artık diyalog kurabiliyorlardı. Ali müsade etmişti buna kendi içinde.
Zeynep derse gireceği sırada Ömer ve Aslı ile karşılaştı. Biraz muhabbet ettikten sonra dersliğe girdiler. Ders çıkışı kafetaryada sohbetlerine kaldıkları yerden devam etmek istediler. İçeri girdiklerinde Ali yine buz kesmişti. Alinin arkadaşları ise onun dik dik baktığı yöne baktıklarında Zeynep'i görmüşlerdi. Ali'ye usulca:
- Ne o Ali kimi kesiyorsun öyle hangisini daha doğrusu?
- Hiç hiç biri.
Söze Mert girmişti:
- Şu açık tenli sarışın olan kız. Ali bu ara ona dikkat kesildi beyler gardınızı ona göre alın. Dediği sırada diğer çocuklar da arkasını dönüp Zeynep'e tekrar baktılar. Ali ise hiçbir şey söylemedi. Daha doğrusu dikkati tamamen Zeyneplerin masasında olduğundan burada söylenenlere çok dikkat etmemişti.
Bu konuşmadan hemen sonra Ali'nin arkadaşlarından biri olan Burak dışarı çıkarak telefonuna sarıldı ve birini aradı :
- Alo
- Alo Pelin Naber ben Burak?
- İyidir Burak sen ?
- Ben iyiyim de sen bu soyleyeceklerimden sonra iyi olabilecek misin merak ediyorum doğrusu ?
- O ne demek Burak?
- Seninki Ali
- Ee nolmuş Ali'ye?
- Okulda birine takılmaya başladı haberin olsun ona göre adımlarını hızlandırmaya bak yoksa Ali bir kuş gibi ucuverecek ellerinden
-Demek öyle he nerdesiniz şimdi
-Kafeterya da
-Peki tamam haber verdiğin için Sağol Burak.
Burak bu telefondan sonra Alinin olduğu masaya geri döndü. Herkes kaldığı yerden devam ediyordu. Ali'ye bu kızı nereden tanıdıklarını soruyorlar ama her zamanki gibi Ali'den cevap alamıyorlardı. Ali ise Zeynep'in saçlarına dokunmaya çalışan Ömeri izliyor içinde anlam veremediği bir öfke büyütüyordu ona karşı.
Zeynep ise arkadaşları ile muhabbet ediyordu. Aslı'nın gözünden Ömer'in Zeynep'e olan aşırı ilgisi kaçmamıştı. Ömer her fırsatta Zeynep'e kişisel sorular soruyor gözünü bir an olsun onun üzerinden ayırmıyordu. Zeynep ise Ömer'in kendisine olan ilgisinin arkadaşlıktan kaynaklandığını düşünüyor aklına daha farklı bir şey gelmiyordu.
Biraz sonra Zeynep kendisine dik dik bakan Ali'yi farketmiş ve rahatsız olmuştu. Ali'nin bu bakışlarına anlam veremiyordu. Ömer ise Zeynep'in nereye baktığını merak ederek kafasını o yöne çevirdi ve Ali ile göz göze geldikleri sırada Zeynep'e:
- Zeynep şu çocuk geçenlerde yanına gelen çocuk değil mi?
- Hangisi?
- Şu işte buraya doğru bakan
-Hı evet o.
- Siz nerden tanışıyordunuz?
- Biz mi biz aslında.. Neyse uzun hikaye bir ara anlatırım belki size.
- Çok ara olmasın ama.
Gülüştüler. Biraz sonra Alilerin masasında hareketlenme oldu. Kafeteryanın kapısından sarışın 1.70 boylarında oldukça alımlı bir kız girdi ve direk Ali'ye yönelerek selamlaştılar. Ali ise yarı soğuk bir şekilde selamını aldı bu kızın. Ve kız Ali'nin dikkatini kendi üzerine çekmek için elinden geleni yaptı. Ancak gözlerini Zeynep'in masasından almaması onu deli ediyordu. Biraz sonra masadaki diğer arkadaşları kalktı Alinin. Bu kızla başbaşa kaldılar. Bu noktadan sonra da Zeynep gözlerini bu masadan alamaz hale gelmişti.
Pelin Ali'ye dönerek :
- Ali buraya Londra'dan kalkıp tekrar niye geldiğimi merak etmiyor musun?
- Ben merak etmem Pelin bunu hala öğrenemedin mi?
- Peki tamam. Merak etme ama beni bir dinle.
- Seni dinlemek isteseydim o gün dinlerdim. Bunu sen de çok iyi biliyorsun.
- Ya Ali yeter artık gerçekten! Ya tamam ben sana minicik bir yalan söyledim, evet ama mecbur kaldım diyorum. Niye beni dinlemiyorsun. Bu kadar yılımızı çöpe mi atıyorsun bir hamlede şimdi?
- Yalanın bahanesi olmaz. Hele böyle bir yalanın asla seninle daha fazla bu konuyu konuşmak istemiyorum. Şimdi beni rahat bırak.
-Rahat bırak derken.Bir yüzüme bakar mısın Ali benimle konuşurken. Gerçekten bu kadar küçük bir şey için ilişkimizi bitirmek mi istiyorsun?
- Peeliiin! Sana küçük gelen o minik yalanın benim midemi bulandırıyor.
- Peki Ali Bey. Öyle olsun. Bu iş burada kalmaz ama bunu bil. Kimsede melek değil bu dünyada. Elbet birileri Saba başka yalanlar da söyleyecek. Bu şekilde herkesi hayatından çıkarabilecek misin merak ediyorum.
-Gerekirse herkesi her türlü yalan için geride bırakırım.
- Bırakamayacaksın Ali. Birgün birine bana şu yaptığın muameleyi yapamayacaksın. Ve ben o zaman sana hayatı zindan edeceğim.
Ali ukalaca başını salladı. Pelin ise bu umursamaz tavır karşısında deli olarak orayı terketti. Ali'yi ise bu sözler deli etmişti hafif mırıldanarak:
- Çıkaracağım. Seni de hayatımdan çıkaracağım Zeynep Hanım çok az kaldı. Dedi.

HUYSUZ ADAM #wattysWhere stories live. Discover now