Bölüm 33 哭 "LUNAPARK"

7.2K 599 399
                                    

Geçen bölüm yorum az geldi ve bu beni birazcık üzdü. Bu yüzden inanıyorum ki bu güzel bölüme oy sayısını da, yorum sayısını da yüksek tutacaksınız.

Sizi seviyorum.

Artemisia J. Keyifli okumalar diler!

33. BÖLÜM:
"LUNAPARK"

Çok sıcaktı.

Kore'de miydik yoksa Arabistan çöllerinde mi?

Üzerimdeki pikeyi ittirmek amacıyla ayaklarımı kullanmaya çalıştım ama kullanamadım.

Acaba felç falan mı oldum lan?

Panikle gözümü hemen açınca yabancı bir perdeyle karşılaştım.

Ayaklarımı yeniden oynatmaya çalışınca o an ayaklarımın üzerinde başka bir ayak olduğunu fark ettim. Kafamı bir hışımla yana çevirince ise onu gördüm.

Adı lazım değil, Jungkook.

Hâlâ ne yüzle benim yanımda yatmaya çalışıyordu?

Ona kızmak istiyordum, hatta suratını tokatlamak ama yanımda elleri bedenime sarılı, masum bir yüz ifadesiyle uyurken ona kıyamıyordum.

Yanlız her ne kadar kıyamıyorum falan desemde onu uyandırmam lazımdı kendi ruh sağlığım için.

"Jungkook!" dedim yanaklarına vurarak. "Uyan!"

Mırıldanıp beni kendine daha çok yapıştırdı. Haydaa.

"Uyan diyorum, beni yala ye yut demiyorum!"

"İleride onu da yaparım, merak etme." Uyuyor olmasına rağmen bunu çok akıcı bir şekilde söylemişti. O an anladım ki oltaya gelmiştim.

Ellerimle yumruk yapıp karnına vurmaya başladım. "Sal ulan beni!"

Jungkook en sonunda pes etmiş beni bırakmıştı. Bilmiyorum, belki de yorulduğu içindir ama ben neticeye bakardım.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?" dedim yatağın ucuna geçerek.

"Ne yapmışım ya ben yine?"

Valla Jungkook'cum bana yaptığın şeyler İstanbul'da 4. Köprüğü oluşturur. Ama neyse, yeri ve zamanı değil şu an.

"Yanımda ne arıyorsun ne? Ben demedim mi ya seninle yatmak istemiyorum diye!"

"Hatırlamıyor musun?" dedi gözlerini büyüterek.

"Neyi?"

"Dün film izlerken uyuya kalmıştın, ben de orada uyuma diye seni taşıdım buraya getirdim. Ama gel gör ki seni yatağa bıraktığım zaman birden yakamı tutup çekmeye başladın. Ama nasıl çekiyorsun böyle, bir de şey diye sayıklıyorsun 'Jingkiik bini birikmi, kirkiyirim, sininli iyimik istiyirim, siril bini' (Jungkook beni bırakma, korkuyorum, seninle uyumak istiyorum, sarıl bana) diye," dedi sesini incelterek. "Ee, ben de sana kıyamadım bu kadar ısrar edince, yazıktır günahtır yapma Jungkook dedim."

Gözlerimi kırpıştırırdım. Ne saçmalıyordu bu?

"Hiç bana öyle bakma," dedi. "Suç sende valla."

Kafamı karıştırıp dünü hatırlamaya başladım.

Yemek yedikten sonra Jungkook bir film açmış onu izlemiştik. Sonra tekrar acıkınca eve pizza söylemiş, onu yemiştik. Ondan sonra ben bir film seçmiş onu izlemeye başlamıştık. Tüm gün boyunca yaptığımız tek iş buydu. Yiyip, içip, yatmak!

Scars 哭 Jeon JungkookWhere stories live. Discover now