Bölüm 6 哭 "İKİNCİ ARKADAŞ"

9.2K 766 318
                                    

"Biliyorsun, biz seninle arkadaş falan olamayız."

"Sanırım arkadaş olmak istediğim kişi benim için yanlış birisi."

İlk defa gördüğüm zaman ki Jungkook ile en son gördüğüm zaman ki Jungkook kafamın içinde birbiriyle yüzleşiyor, kavga ediyordu.

O gün benimle arkadaş olmak istiyordu ama şimdi bu ihtimali yakıp kül ediyordu.

Ne değişmişti ki o zaman ki Jungkookla bu zaman ki Jungkook arasında?

Bazen merak ediyordum. Acaba o gün ona yüzümü gösterseydim, "Tamam, arkadaş olalım." deseydim tepkisi ne olurdu? Şimdiye bakarsak büyük ihtimalle arkasına bile bakmadan koşar giderdi.

İyi ki ona kendimi göstermemişim...

Soruyordum kendime, yanında istemediği kızı o zaman arkadaş olmak istediği kız olduğunu biliyor muydu acaba?

Bilmiyor olsa bile bildiği zaman küçük çaplı bir kalp krizi geçirirdi herhalde.

Sesli bir şekilde kıkırdadım.

"Mi Hi, kendi kendine gülme sebebini öğrenebilir miyiz?"

Hocanın sesini duyunca dudağımı ısırdım. "Şey..." Ne diyecektim ki?

"İstersen bize son anlattığım konuyu özet geç."

İyi tamam da dinlemedik ki yani. Neyini özetleyeceğim? Göz ucuyla Yu Jin'e baktım. Bu bir yardım çağrısıydı ama onunda kafasını sıraya koyup çoktan uyuduğunu gördüm.

Anlamıyorum, yanımdaki kız horul horul, horlaya horlaya uyurken bir sıkıntı olmuyordu ama ben burada yanlışıkla çok sesli olmayacak bir şekilde kıkırdayınca sorun oluyordu.

Nerede bu adalet? Nerede bu devlet?

"Hocam ben biraz iyi değilim. Başım falan dönüyor, gözüm de kararıyor. Müsaitseniz ben bir lavaboya kadar gideyim dönüşte özet geçerim size."

Hoca tek kaşını kaldırdı. "Peki git bakalım."

Gülümseyerek yerimden kalktım saygıyla eğildim. Arkamı bile bakmadan sınıftan çıktığımda derin bir nefes aldım.

Ucuz yırtmıştım.

Teneffüs zilin çalmasına 10 dakika falan vardı ve ben bir daha o sınıfa dönmeyi düşünmüyordum bir sonraki derse kadar. Zaten bundan bir sonraki ders başka hocanın dersiydi. Ehehehe.

O an midemden gelen seslerle acıktığımın farkına vardım. Sabah yine kahvaltı yapmadan evden çıkmıştım. Kantine gittiğimde kantin masalarında görmeyi beklemediğim yüzler gördüm.

Jeon Jungkook, Kim Taehyung, Park Jimin ve Hyun cadısı...

Bunların dersi yok muydu?

Hyun, Jungkook'un koluna yapışmış bir şey anlatıyordu gülerek. Artık ne anlatıyorsa. Zaten anlattığı şeye bir kendisi, bir Jungkook ve Taehyung gülüyordu. Jimin ise dinliyormuş gibi yapıyordu.

Jimin beni fark ettiği zaman gülümseyip el salladı. "Mi Hi, gelsene."

Jungkook ile Hyun o masadayken mi? Üstüne üstelik Jungkook okulda benden uzak ol demesine rağmen... Yok sağol, almayım.

"Yok," dedim kantinci teyzeye doğru ilerlerken. "Bir şeyler alıp gideceğim zaten." dedim.

Onlarla birlikte aynı masada oturma düşüncesi Jungkook ile Hyun'u germiş olacak ki az önce suratlarında oluşan gülümsemelerden eser yoktu şimdi.

Scars 哭 Jeon JungkookWhere stories live. Discover now