53 の 7

437 29 8
                                    

Nahyun seansın ortasında odasına kapıyı çalmadan dalan arkadaşına ters bakışını atarak karşısında oturan uzun saçlı, beyaz tenli kızdan özür diledi.  Ayağa kalktı arkadaşını sürükleyerek dışarı çıkarırken Chanmin hala kızın yüzüne bakmaya çalışıyordu, Nahyun kapıyı kapattıktan sonra kapının yanında bekleyen korumanın ters bakışlarından kurtulmak için Chanmin'i koridorun sonuna sürüklerken bir yandan da kolunu sıkıyordu

-Ne işin var senin burada? Neden seansın ortasına dalıyorsun?

-Sen Jooyoung burada diyince bende dayanamadım geldim. Ne kızıyorsun?

-Haa şu mevzu...

-Hani Jooyoung gelmişti?

-İçerideki Jooyoung'du.

-Hayır değildi.

-Bak benim bir tane şizofreni hastam var o da Jooyoung.

-Bak benim bahsettiğim kız bundan çok daha güzeldi, içerideki kızla alakası bile yoktu!

-Ne?

-Boşuna heyecanlandırdın beni!

-Chanmin bak, tekrar ediyorum benim bir tane şizofreni hastam var o da Jooyoung.

-O zaman o kız senin hastan değildir?

-Benden başka psikiyatrist var mı hastanede?

-Belkide sadece bir yakını için burdaydı? Yoksa neden yoğun bakım koridorunda olsun ki?

-Kız cidden çok mu güzeldi?

-Fazlasıyla.

-Bak şimdi gitmem gerek, aradığın kızı bulamadığın için üzgünüm ama gerçekten tek şizofreni hastam Jooyoung.

-Bu akşam içmeye gideceğim. Benimle gelmek ister misin?

Nahyun'un da buna ihtiyacı vardı, aklındaki düşüneleri birkaç saatliğine de olsa unutmaya ihtiyacı vardı. Jiyong'u unutmaya ihtiyacı vardı, Hana'yı unutmaya ihtiyacı vardı. Bir süre daha Chanmin'in yüzüne baktıktan sonra sesli bir şekilde nefes vererek gülümsedi

-O zaman çıkışta giriş kapısında buluşalım?

-Anlaştık.

Arkadaşı arkasını dönerek uzaklaşırken bir süre daha onu izledi, yan taraftan gelen yapmacık öksürük sesi ile başını korumaya çevirdi, adımlarını odasına yönlendirirken başı ile adama selam vererek kapıyı açtı.

-Beklettiğim için üzgünüm devam edelim mi?

Nahyun kolundaki saati bir kez daha kontrol ettikten sonra başını tekrar hastane kapısına çevirdi, Chanmin'i bekliyordu tam yirmi dakikadır, Chanmin'in hızla yaklaşan bedeni görüşüne girdiğinde sinirle arkasını döndü,

-Özür dilerim, Şef kaybettiği test sonuçlarını bana arattı.

-Eminim öyledir.

-Neden yalan söyleyeyim?

-Hemşirelerin odasında dedikodu dinlediğini biliyorum Chanmin yalan söyleme!

Chanmin Nahyun'u kolunun altına alırken sırıtttı.

-Eminim sen de Laboratuvarda çalışan kızıl saçlı kızla Dr Park'ın çıktığını, kızın hamile kaldığı için evlenmek istediğini ama Dr Park'ın evlenmek gibi bir niyeti olmadığını bilmiyordun?

-Ciddi misin?




Nahyun Chanmin'in doldurduğu bardağı ağzına götürürken içeri giren siyah takım elbiseli adamlar dikkatini çekmişti, önemli biri geliyor gibiydi adamlar yakalarındaki mikrofona yaklaşarak konuşuyorlardı, Nahyun biraz sonra içeri giren çifte baktığında içtiği şarabı geri püskürtmemek için yuttuğunda öksürük krizine girmişti. Chanmin Nahyun'un bu kadar şaşırdığı şeye bakmak için arkasını döndüğünde donup kaldı arkasında öksürük krizinden çıkamayan arkadaşını umursamıyordu insanların ilgisi kapıdan onlara döndüğünde Nahyun ağzını peçeteyle siliyordu, gözlerinden akan yaşı da sildikten sonra Chanmin'e döndü

-Lütfen abisi falan olduğunu söyle?

-Kimin? Ne!?

-Beline elini atmış yakışıklı zübbenin onun kuzeni, abisi veya akrabası olduğunu söyle!

-Chanmin ne diyorsun sen? Hiçbir şey anlamıyorum? Kimin abisi olduğunu söyleyeyim?

-Az önce içeri giren kızdan bahsediyorum

-Bir dakika, sen o kızı nerden tanıyorsun?

-Nahyun sen iyi misin? Ani zeka kaybı yaşıyorsun sanki? Benim aşk acısını çektiğim kız, senin şizofreni hastan.

-Ne? O benim hastam değil ki... Hana hasta değil ki... Ne saçmalıyorsun?

-Demek adı Hana...

-Bir dakika, bir dakika sen kendi kendine mi konuştu demiştin? Yanlış anlamış olmayasın belki telefonla konuşuyordur?

-Hayır yanlış anladığımı hiç sanmıyorum, sadece kendi kendine konuşmadı, birine sarılıp arkasından elde salladı.

Nahyun olanları idrak etmeye çalışarak kadehinden bir yudum daha aldı, bakışlarını kaldırdığında çift yoktu ortalık sakinleşmişti, muhtemelen çift vip alana geçmişti.

-Hayır, Hana şizofreni olsa farkederdim... Karıştırmış olmayasın?

-Hana hastan değilse nereden tanıyorsun?

-Arkadaşım, eski arkadaşım...

-Üniversiteden falan mı?

-Hayır aslında... Orasını boş ver. Sen emin misin?

-Kendimden şüphe ediyorum şu an, şizofreni bir insan böyle yaşayamaz diye düşünüyorum ama.

-Bekle nerede demiştin?

-Yoğun bakım koridorunda.

-Hangi blok?

-C olması lazımdı... Neden soruyorsun?

-Kamera kayıtlarına bakacağım...
diye mırıldandı Nahyun, ceketini giyip çantasını alırken

-Ne? Şimdi mi gidiyorsun?

-Evet.







Evet uzun zaman oldu değil mi??? Üzgünüm yeni okul, yeni ev, başka bir şehir... O yüzden anca yazabildim, bekleyen mesaj atan herkese teşekkür ederim

 O yüzden anca yazabildim, bekleyen mesaj atan herkese teşekkür ederim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Who you? ||GDragon Where stories live. Discover now