11 え5

814 54 2
                                    




"Gitmeyi istemenin iyi bir sebebi olmalı"

"Sen de ben de hüzünlü soytarılarız yalnızca ehlileşmiş ve programlanmış"

"Öyle zor ki nefes almak"

"Ellerimi tutan kimse yok"

"Sev bir geceliğine sıkıl gün doğunca"

"Bana öyle bakma"

"Daha fazla yaklaşma"

"Gitmeni istiyorum yalnız bırak beni"

"Daha fazla etrafımda olmanı istemiyorum"

"İstemiyorum"

"İstemiyorum"

"İstemiyorum"

"İstemiyorum"

Jiyong sıçrayarak uyandığında kan ter içinde kalmıştı vücuduna yapışan çarşaflardan ayrılıp banyoya doğru yürüdü üzerindekileri yere ata ata kabinin içine girdi. Bu kez kısa sürmüştü. Hana'nın intihar etmiş olabilme ihtimalini fark ettiği günden beri her gece onun farklı şekillerde kendini öldürdüğünü görüyordu. Ya Hana gerçekten ölmüş hayaleti peşindeydi ya da cidden aklını kaçırmaya başlamıştı. Seungri'yi dinleyip destek almalıydı. Gözlerini kapatıp suyun vücudundan akışını hissederken aynı şey yine Hana küvetin içine gömülüyordu ama Jiyong onu çıkarmak için yaklaştığında aynı şeyleri duyuyordu;
"Daha fazla yaklaşma"
"Gitmeni istiyorum yalnız bırak beni"
"Daha fazla etrafımda olmanı istemiyorum"
Küvete dokunamıyordu Hana son nefesini baloncuklar halinde bırakırken Jiyong hiçbir şey yapamadan sadece izliyordu bağırsa da sesi çıkmıyor, istese de küvete dokunamıyordu... Bunun uyku ile alakası yoktu Jiyong uyumasa da kabus görüyordu bir aydır doğru düzgün uyku uyuyamıyordu gerçi ayakta uyuyordun desende Jiyong inanırdı suyu soğutarak ayılmaya çalıştı soğuk suya teslim olurken dizlerinin üzerinde yere çöktü,
-Neredesin? Artık bu kadar yetmez mi? Geri gelsen olmaz mı?

Jiyong son zamanlarda ajanstaki stajyerlere tahammül edemiyordu. Çoğu zaman selamlarını bile almıyor sadece yanlarından geçiyordu. Kayıt odasına ulaştığında nefes alıp kapıyı açtı içeride Dae ve Seungri masanın başında bir şeyler yapıyorlar, Youngbae ise koltukta uyukluyordu. Jiyong arkalarından yaklaşıp ne yaptıklarına şöyle bir baktıktan sonra kendini tekerlekli sandalyeye attı.
Seungri Jiyong'a göz ucuyla baktıktan sonra
-Yürüyen ölü
Diye mırıldanıp sandalyeyle birlikte etrafında döndü.
-Seungri haklı hyung ölü gibi gözüküyorsun.
-İyim ben. Hadi başlayalım.
-Neye başlıyoruz hyung?

Sen bu haldeyken neye başlayabiliriz?

Neden bencillik ediyorsun?

Eminim Hana seni bıraktığında bu hale geldiğini görse geri gelip "senin gibi güçsüz bir adamla mı çıkmışım?" Derdi! Aciz herif!

Seungri tüm sinirini çıkarıyor gibi hırsla sıralarken Dae onu sakinleştirmeye çalışıyordu onu odadan çıkarmaya çalışırken
Beni dinle ezik herif! Ya o siktiğim içinde neler oluyor bize söylersin ya da her gün bize bok gibi bir surat göstermeyi kesersin! Anladın mı? Bencil herif! Sadece kendini düşünüyorsun! Biz burada 4 kişi senin acını çekiyoruz! Hana gittiğinden beri neredeyse bir kez gülümsemedin! Her boku kendi içinde yaşıyorsun! Anlatman seni güçsüz göstermez, gösterse bile kimin umurun da!

Youngbae yattığı yerden çoktan kalkmış ayakta Seungri'nin söylediklerini gözlerini kırpmadan dinliyordu.

Duydun mu? Beni dinliyor musun?! Ben çok iyiyim masken düşeli çok oldu hyung! İnsanları kandırmaya çalışmayı bırak! Unutamadıysan hala özlüyorsan sadece söyle gitsin! Evet sana Hana'yı geri getiremeyiz! Sadece sen düşünmüyorsun onu! O bizim de arkadaşımızdı her yeri biz de arattık! Kore'nin her köşesini! Her deliğini arattık! Yok! Yok! Yer yarıldı içine girdi sanki yok! Hangi deliğe girdi bilmiyoruz! Bulamıyoruz! Siktiğimin HyunWoo'su da yok! Tüm dershanelere baktırdım! Bir sürü HyunWoo var hiçbiri bizim aradığımız HyunWoo değil! Japonya'da arattım orada da HyunWoo'yu bilen yok anladın mı? Belki adı HyunWoo bile değildir! Bir yıldır bizde seninle aradık biz de tükendik artık yeter hyung seni özlüyoruz...
Jiyong Seungri'yi kollarının arasına çekince Seungri devam etmek istese de edemedi. Jiyong'u her zaman çok sevmişti, sarılışını, dokunuşunu, konuşmasını, şarkı söyleyişini, rap yapışını... her şeyi ile her zaman Seungri'nin favori hyungu olmuştu ve o şimdi her geçen gün gözlerinin önünde eriyordu daha fazla kendini tutamamıştı, iyi mi yapmıştı bilmiyordu ama tutamamıştı kendini...

Who you? ||GDragon Where stories live. Discover now