-10-

9.8K 472 136
  • İtfaf edildi annem
                                    

Gece berbattı!Hiçte rahat uyuyamamıştım!Ve birde beni izleyen veya gözetleyen adamı sayarsak ya da kadın...insan. Evet insan. En doğru tanım buydu.İnsan.Acaba neden beni izliyordu?Ve neden öfkeliydi?Neyse unut bunları Chloe!A neredeyse unutuyordum. Bugün büyük gün!Bugün partiye gidecektim!Olamaz!Lanet olsun!Ne giyecektim!?Riley pek bir şey giyinmese de yani normal gitse yine de tüm kızlar etrafında olurdu.Eminim.Ve bende diğer inek kızlar gibi bir köşede oturacaktım.Yalnız....

Yataktan çıktım,üstümü değiştirdim ve saçlarımı topladıktan sonra aşağı kata inmeye başladım.Hiç ses yoktu.Kimse yoktu.Nerdeydiler acaba?'Acaba nereye gittiler?'diye fısıldadığımda mutfaktan Michael çıktı ve bana bakmadan elindeki sandviçten ısırarak 'Dışarıdalar.'dedi.Ona tuhaf baktığımı görünce ağzındaki ekmekle 'Ne?'dedi

'Birincisi ağzın doluyken konuşmamalısın.Gerçekten iğrenç.İkincisi vampirlerin kan dışında bir şey yiyip içmediklerini sanırdım.'

'Okuduğun,gördüğün ve duyduğun her şeye inanma ufaklık.Her zaman doğru değildirler.Ve bu arada senin yemeğin mutfakta.'

Ona bir an baktıktan sonra mutfağa ağır adımlarla yürüdüm.Mutfak tezgahının üstünde sandviç ekmeğinin arasında salam,domates,badem-hıyar ya da salatalık siz ne diyorsanız-bir dilim peynir vardı ve şu anda gözümde 'Hadi gel de beni ye!' diye bağırıyor kendini belli etmek için halay çekiyordu.Demek ki baya acıkmışım.Bu güzel ve lezzetli sandviçi kocaman ısırıklarla bitirdikten sonra Michael'a teşekkür için mutfaktan çıktım.O sırada kanepeyle adeta bir bütün olmuş ve horlayan Michael'ı gördüm.Onu uyandırmamam gerektiğini biliyordum.Çünkü uyanıkken bana karşı gerçekten ölümcül bakışlar yolluyordu.Eğer bakışlarının öldürme yeteneği olsaydı şimdiye hayatta olmazdım.

Bahçeye çıktım ve çimenlerin üstüne bir süre uzandım.Normalde böyle bir şey yapmam ama bu çimenler normalden çok daha temiz görünüyordu.Şimdi fark ettim de Riley kardeşleriyle kaldığını söylemişti.Acaba neden şu ana kadar onlarla karşılaşmamıştım?

'Ha bak orada.'

Ne ?Kim demişti bunu?Başımı kaldırdığımda Storm ve Riley gülüşerek yaklaşıyorlardı.Nedense kıskanmıştım. Kıskandığımı sıktığım ve tırnaklarımın bir süre sonra kanattığı elimi görünce anladım. Kanayan elimi cebime attım ve yakışıklı ,beni kendine çeken Riley'ye yaklaşmaya başladım.Yan yana olduğumuzda Storm el sallayarak uzaklaşırken 'Sakın unutma tamam mı!?'diye bağırmıştı.Neyi unutmasın?

Ona bir süre baktıktan sonra kafasını yana eğdi ve hafif alaycı bir şekilde 'Ne o kıskandın mı yoksa?'dedi.Elindeki büyük poşetleri görünce 'Bunlar ne?'dedim.Poşetlere bakarak 'Parti kıyafetlerim.Storm seçmemde yardım etti.'dedi.Neden ona seçmesinde Storm yardım etmişti ki?Storm'un erkek arkadaşı vardı.Michael'a yardım etmeliydi,Riley'ye değil!

'Kıskandın galiba?'

'Ne?Nerden çıkarttın bunu?'

'Auran.'

'Auram mı?'

'Sen yalan söylesen de auran yalan söylemez.'

Kızarmıştım.Acaba anlamış mıydı?Onu ne kadar kıskandığımı fark etmiş miydi?Ya da onu öpme isteğimi görmüş müydü?

'Peki bunu nasıl anlıyorsun?Yani auraları.'

'Görebiliyorum.'

'Nasıl?'

'Bilmem.Doğduğumdan beri böyle.Sanki hisseder gibiyim ama renkleri de görebiliyorum.'biraz durduktan sonra elimi sıkıca tutarak 'Hadi sana ne aldığımı göstereyim.'dedi ve beni eve kadar çekti.

MADALYON 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin