Adsız Bölüm 82

13K 385 5
                                    

Arkadaşlar elimden geldiği kadar kısa aralıklar ile yeni bölüm yayınlamaya çalışıyorum.

Bu bölüm bir çoğunuza garip gelecek , belki de beğenmiyeceksiniz ama unutmayın ki bu bir hikaye.Bu bölümü yazarken biraz fazla abartmış olabilirim.Umarım beğenirsiniz.Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum...

Keyifli okumalar...




Hepsi şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu.Kendisini ilk toparlayan doktor oldu.

Peki nasıl gördüğünü anlatırmısın?

Başımı olumlu anlamda salladım.Önce bir şey söylemek istiyorum , sonra anlatacağım.Birincisi ben deli deliğim ve gördüklerimin gerçek olduğunu düşünüyorum.İkincisi Ayhan'ın gözlerinin içine bakarak, özür dilerim hayatım ben de bilmiyordum.Sonucu sende görmüştün, gerçekten bilmiyordum.

Tamam Fidan, özür dilemene gerek yok.İkimiz den başka kaç kişi daha aynı sonucu gördü.Anlat hadi, korkma kimsenin sana deli demesine izin vermem.Ayhan'ın bu sözleri bana biraz güç vermişti.

Murat bey araya girdi.Fidan, en başından anlatırmısın?Hatta tek konuşmak istersen...

Hayır!Sözünüzü kestim ama, duysunlar benim için  bir sorun yok.Tamam anlatıyorum, lütfen kimse sözümü kesmeden sonuna kadar dinlesin.

Sırtımı yatağa yasladım,başımı yastığa koydum ve gözlerimi Murat bey'in olduğu tarafa sabitleyip anlatmaya başladım.

Olayın olduğu gün, yani vurulduğum gün. Ayhan yere düşmemen için tuttu ve beni kucağına yatırdı.Söylediği şeyler başta çok net geliyordu ama sonrasın da çok fazla derinleşmeğe ve uğultulaşmağa başladı.Ayhan'a seni çok sevdim demeğe çalıştım ama başabildim mi bilmiyorum.Sonra gözlerim kapandı ve tekrar açtım.Başımı sola doğru çevirdiğim de kardeşimi gördüm.Yanımda ayakta idi.Bana gülümsedi, bende ona gülümsemeğe çalıştım.Tam elini tutcağım sırada Ayhan'ın sesini duydum ve kardeşim biraz uzaklaştı.Ayhan'a bakıp, hoşçakal dedim ve kardeşime elimi uzattım.

Bir süre peşinden gittim, ona yakınlaşmağa başladığım da annem ve babamın yanına gitti.O kadar hızlı yürüyorlardı ki, onlara bir türlü yetişemedim.Daha sonra biraz daha yavaşladılar ama ben gittikçe onlar kaçıyordu.Onlara yetiştiğim de arkalarından seslendim.İkisi de bir anda dönüp bana baktılar.Derin , derin sarıldım ve kokularını içine çektim.Annem kokusunu o kadar özlemiştim ki yüzlerini avuçladım, ellerini öptüm.Sonra babama sarıldım, doya doya öptüm, saçlarımı öptü, yüzümü okşadı.Ama hiç konuşmadık, sadece ağladık.Dördümüz de ağladık.Boğazım düğümlenmişti.Konuşmak istesem de konuşamıyordum.Kardeşime sarıldım, kıvırcığıma.Uzun süre sarıldık.

Bir yere gittik, iki tarafta da yani önümüzde ve arkamızda farklı kapılar vardı.Ortada büyük bir alanda kaldık bir süre, sonrasında onlar kalktı, önümüzdeki kapıya doğru yürümeğe başladı.Ben de onlar ile birlikte gittim.

Beni de içeriye aldılar.Yanlarında bir bebek vardı.Bir kız çocuğu.Annem uyuyan bebeği kucağına aldı, ellerini öptü, kokladı.Bana doğru uzattı, öyle masum, öyle tatlı bir bebekti ki tabiri caizse melek gibiydi.Kendine ait bebek kokusu ile insana huzur veriyordu.Kucağımdan bırakmak istemedim.

Gözlerim deki yaşları tutamayarak, ağlamaya başladım.Hiç kimsenin yüzüne bakmadan, anlatmaya devam ettim.

Kardeşim yanıma gelip oturdu, yavaşca benden alıp, bebeği yatağına yatırdı.Yanıma geldi, birbirimize sarılıp sadece ağladık.

UFAKLIK(küçük gelin)**tamamlandı**Where stories live. Discover now