Bölüm 30

91.2K 6.1K 1.1K
                                    


İnstagram: pembekalemhikayeleri

***

Keyifli Okumalar. ❤️

****

Kekeleyerek "Me... Mehmet, senin burada ne işin var?" diye sordu. Mehmet genç kıza onu delip geçen sert bakışlarla bakıyordu. Bakışlarını bedeninde gezdirirken Ceren kendisini çıplakmış gibi hissedip, kızarmaya başladı. Mehmet ona yaklaşıp elini beline koydu. Kızı kendine çekip bedenine yasladıktan sonra kulağına fısıldadı. "Görme problemin olduğu kesin"

Ceren ellerini adamın göğsüne yaslamış ve nefesini tutmuştu. Mantıklı açıklaması yoktu, zaten hareketinde mantık da yoktu ki!

Ceren çaresizce çıkar bir yol aramaya çalışırken aslında pek de uğraşmamaya karar verdi. Mehmet'in ona hesap sormaya hakkı olmadığını düşünüyordu. Adamın göğsüne ellerini koyup destek alarak ondan hızla uzaklaştı. Başını kaldırıp, yüzüne cesur bir şekilde baktı fakat adamın kararan gözleri onu fena halde korkutuyordu. Hislerini saklamaya çalışarak "Sen buraya neden geldin ki?" diye sordu. Sesini kararlı bir şekilde çıkarmaya çalışsa da titreyen bedeni onu ele veriyordu. Belki Mehmet ona bakıp gülümseyebilirdi, ki eğer kızın kıyafeti bir an aklından çıksaydı fakat aklına onu bu halde gören başka erkekler geldikçe siniri bir kez daha tavan yaptı. Kızın kolunu tutup "Hadi gidiyoruz buradan" dedi sinirle. "Bu kıyafetinin hesabını eve gidince vereceksin"

Ceren kolunu ondan kurtarmaya çalıştı ama yapamadı. Mehmet ondan kat ve kat güçlüydü. Adam onu sürüklerken "Bırak beni" dedi ama sözleri Mehmet'in umurunda bile değildi. Adam gözü öfkeden kararmış bir şekilde hareket ediyordu. Kapıya yaklaştıklarında karşılarına bir anda Sena çıktı. Genç kız karşısında gözü dönmüş bir şekilde abisini görünce yüzündeki memnuniyeti gizleyemeden "Abi senin ne işin var burada?" diye sordu.

Mehmet'in kardeşine attığı bakış buz dağını bile eritecek cinstendi fakat Sena'da pek bir işe yaramadı. Genç kızı baştan aşağıya inceleyip onda sinirlenmesini gerektirecek bir durum olmadığını fark edince "Biz Ceren'le eve gidiyoruz, sen de eve gideceksin" dedi.

Sena içinden kahkaha atmak isterken kendisini zor tutarak "Ama abi! Daha yeni geldik" dedi. "Hem yengem de yeni geldi. Biraz eğleniyorduk"

"Sena hemen çıkıp eve gidiyorsun. Bir saat sonra evi arayacağım. Eğer evde olmadığını öğrenirsem iki sene boyunca tüm yurtdışı tatillerini unutursun. Umarım açıklayıcı olmuşumdur!"

Abisinin öfkesinden ilk defa korkan Sena "Aman tamam ben de gidiyorum" deyince Mehmet daha fazla beklemeden Ceren'in elinin içindeki elini daha sıkı kavrayıp onu, açık kapıdan insanlar girerken dışarıya çıkardı. İnsanlar içeri girerken kıza çarpmasın diye onu kendince bir koruma çemberine aldı. Arabasının yanına geldiklerinde ilk defa kızın elini bırakıp kapıyı açtı. Bakışıyla içeriyi işaret edip "Hadi gir" dedi.

Ceren girmek istese de ona yenilmek istemiyordu. "Beni zorlayamazsın"

"Ceren, bin ya da ben bindiririm"

Genç kız ona itiraz edecekken elbisesinin bu duruma pek müsait olmadığını fark etti. Mehmet vazgeçmeyecekti, bu kıyafetle de ancak sınırlı bir şekilde hareket edebilirdi. Başını dik bir şekilde kaldırıp arabaya bindi. Binerken de adama ters bir bakış atıp "Sen istediğin için değil, ben istediğim için biniyorum" dedi.

Mehmet o kadar sinirliydi ki bunu umursamadı bile. Ceren'e bu kıyafetle bakan erkekleri düşündükçe siniri her saniye daha fazla artıyordu. Öfkeden gözü dönmüş bir boşa gibiydi ve sakinleşecek gibi hiç değildi. Kız araba bindikten sonra kendisi de arabaya binip hareket etti.

KALBİMİN SAHİBİ / Davetsiz Aşklar ~ 2Where stories live. Discover now