Bölüm 15

70.3K 4.7K 691
                                    


İnstagram: pembekalemhikayeleri

Ben geldimmmm aşkkuşlarım. ❤️
Keyifli okumalar. ❤️

****

Ceren'in kalbi, Oğuz'un kendini hatırlatmasından sonra daha hızlı atmaya başladı. O günü asla unutmamıştı fakat adamın yüzünü hayal meyal hatırlıyordu. Bu nedenle bir anda karşısına çıkınca onun kim olduğunu algılayamamıştı. Bu adamı yeniden karşısında görmek onu germeye yetmişti. Mehmet'in onu görmeye gittiğinden haberi olmadığı gibi, nedeninden de haberi yoktu ve bilmemeliydi. Eğer bilirse adamın ondan bir kez daha nefret edeceğini ve asla affetmeyeceğini düşünüyordu. O günü ve devamında yaşadıklarını hatırlayınca ürperdi. Mehmet'in şaşkın ve sorgulayan bakışları karşısında gülümsemeye çalışarak "Evet şimdi hatırladım sizi. Nasılsınız?" diye sordu.

"İyiyim. Siz nasılsınız?"

"Ben de iyiyim"

Mehmet kendini toparlayınca aklındaki sorulara cevap bulmak için "Neyse biz sizi yalnız bırakalım" dedikten sonra arkadaşına hadi anlamında bir baş işareti yaptı. Oğuz kızlara bakıp "Tanıştığıma memnun oldum" dedikten sonra Mehmet ile birlikte masalarına döndü. Mehmet sandalyesine oturunca karşısındaki adamın da oturmasını sabırsızca bekledi. En sonunda Oğuz'un bakışları ona çevrilince beklemeden "Oğuz, Ceren ne zaman beni görmeye geldi?" diye sordu.

Oğuz başta hızlı gelen bu soru karşısında şaşırsa da biraz düşünür gibi yaparak "Sen Las Vegas'tan geldikten biraz sonra galiba" dedi. "Tam zamanını hatırlamıyorum ama kızla orada tanıştığını düşünmüştüm"

Mehmet sakin olmaya çalışarak "Peki bana Ceren'in beni görmeye geldiğini neden söylemedin?" diye sordu.

"Açıkçası karambole geldi. Ceren eve geldi, seni görmek istedi. O esnada Yavuz gelip senin geceyi Jane ile geçireceğini söyledi. Ondan sonra Ceren hızla evi terk etti"

Mehmet şaşkınlıkla arkadaşına baktı. "Ne Jane'i? Benim ne alakam var onunla!"

"Bilmiyorum Mehmet. Yavuz gelip öyle söyledi. Kız da hayal kırıklığına uğrayarak, beni dinlemeden gitti. Sen de zaten o akşam eve gelip eşyalarını toplayarak Türkiye'ye dönmüştün. Annen rahatsızlanmıştı. Ondan sonra da söylemeyi unuttum, zaten önemsizleşti!"

Mehmet sinirle arkadaşına bakıp "Önemsizleşti mi!" dedi sıktığı dişlerinin arasından.

Oğuz omuz silkip "Evet önemsizleşti" dedi yeniden. "Sen zaten iki ay sonra geri döndün. Sana yeniden hatırlatmanın bir anlamı yok diye düşündüm"

"Vardı!" dedi Mehmet sinirle. "Benim için anlamı çoktu!"

Oğuz şüpheyle ona bakıp "Nişanlın olduğuna göre bu kız sadece bir dostun değil mi? Nasıl anlamı var?" diye sordu.

Mehmet sakin kalmaya çalışarak "O zamanlar bir anlamı vardı" dedi. "Ama haklısın şimdi bir anlamı yok. Ben nişanlıyım ve o benim sadece bir dostum"

Oğuz kaşlarını kaldırıp dikkatle onu inceledi. Nedense Mehmet'in bu açıklamasına hiç inanası gelmiyordu. "Sen öyle diyorsan.." diye mırıldanınca Mehmet "Demiyorum, öyle zaten" diye sert bir karşılık verdi. Oğuz da daha fazla kurcalamak istemeden bu konuyu kapattı.

Onlardan uzak noktada bulunan masada oturan Sena karşısında oturan Ceren'e merakla bakıp "Sen abimin yanına gittin ve bana bunu söylemedin! Neden?" diye sordu.

Ceren gözlerini ondan kaçırdı. "Söylememe gerek yoktu Sena! Ben gittim ve abinin başka bir kadınla olduğunu öğrendim. Ona geç kaldığımı anladım. Bu kadar"

KALBİMİN SAHİBİ / Davetsiz Aşklar ~ 2Where stories live. Discover now