ENZO

2.4K 109 2
                                    

Evet arkadaşlar yeni bölüm ile karşınızdayım.

Bu bölümde resimden anlaşılacağı üzere büyük bir misafir var. Hatırlamayanlar için Enzo yani Ömür'ün eski sevgilisi.

Ve diğer bölümde Ece'yi unutanlar var sanırım hemen söyleyim Çağın'ın eski karısı ve şimdi Tuna ile işbirliği yapıyor :)

Şimdi önce Tuna'nın ağzından birazcık yazacağım sonra Ömür'den

İyi okumalar


TUNA'DAN

"Yakalandı mı?"

"Kime? Çağın'a mı?

Aldığım cevap karşısında sinirle telefonu masaya fırlattım.

"Aptal kadın sadece yatakta iş yapmaktan anlıyor. Gerisi yok, beceriksiz."

Alt tarafı odaya girip belgeleri bulmaya çalışacaktı, boş bir  odaya. Onu bile beceremedi. Zaten ne bekliyordum ki. Giderken yaparım çocuk oyuncağı diyordu. Şimdi, geri  zekalı...

O zaman B planına geçelim. Fırlattığım ekranı çatlayan telefonu elime alıp dün kayıt ettiğim sihirli numaraya tıkladım.

Bakalım Ömür bunun altından kalkabilecek mi???



ÖMÜR'DEN

Yüzüme mal gibi bakmaya devam etmesinin üstünden iki dakika falan geçti ama Ece'de bir değişiklik olmadı. Zaten burnumdan soluduğum için dayanamadım ve tırnaklarımı çıplak koluna geçirip zorla ayağa kaldırdım.

"Ayy!! Kolum." tiz sesi karşısında yüzümü buruşturdum.

"Ne işin var burada?" sesimin tonunu normal tutmaya çalışsam da istemeden yükseliyordu.

"Be ben önce kolumu bırak kanıyor." söylediklerine sessizce güldüm.

"Hemen bırakıyorum" sert bir şekilde mermer zemine ittirdim, kanayan kolunun üstüne düştüğü an "Ko kolum kırdın." diye cıyaklamaya başladığı için ağzını kapatmamak  kendimi zor tuttum. 

Ayağımla bacağına tekme attığım sırada içeriye birisi girdi "Ömür." diye endişeli bir şekilde bana seslendi.

Ayak seslerini duyunca başımı kaldırmadan "Çık dışarı!!!" diye Şebnem'e bağırdım. Koşarak odadan geri çıktığında hemen Samet'i arayacağına adım gibi emindim. Samet gelene kadar nereden baksam beş dakikam vardı.

"Ne halt ettiğini açıklamak için neyi bekliyorsun, gelip birinin seni kurtarmasını mı? Çok beklersin."üstünden atlayıp kapıya doğru giderken inledi. Anahtarı delikte çevirdiğimde kendime iki güzel dakika daha kazandırdım.

Ece'nin yanına geldim ve saçlarını  tutup yerden kaldırdım.

"Ahhhhh!Ne yapıyorsun küçük fahişe." diye bağırdığında şalterlerim iyice attı ve başını masaya çarptırıp geri çektim.

"O kelimeyi bir daha kullan bak ben ne yapıyorum?" saçlarından elime akan kanı görmezden geldim.

"Son kez soruyorum, burada ne yapı... cümlem kapıdan gelen yumruk sesleriyle yarıda kesildi.

"Ömür aç kapıyı yanlış bir şey yapma." ve beklenen replikler bla bla bla...

Dikkatimi tekrar önümdeki mikrop yuvasına çevirdim "Cevap alabilecek miyim?" kapıya vurulan büyük darbe sesleri de geldiğinde zamanımın iyice kısaldığını anladım.

AŞKIN GÖRÜNMEYEN YÜZÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin