KÖTÜ GEÇMİŞ

En başından başla
                                    

Düşüncelerim yarıda kesildi, dudaklarım serbest kaldığında nefesimi düzene sokmak için baya uğraştım.Ağırlığını yaralı bacağıma vermeden kollarımı başımın üstüne kaldırdı, koltuğa iyice yayılırken pantolonun önündeki şişlik gözüme çarptığı için sesli bir şekilde yutkunma gereği duydum.

Çağın gözlerini gözlerime sabitleyip "Sorun yok." dediğinde dudaklarım yukarı doğru kıvrıldı. Çağın tek elini tişörtümün eteklerine götürürken gözlerini benden bir an olsun ayırmadı, bir nevi izin istediğini varsayarak gözlerimi kırptım. Tişörtümün eteklerini kaldırdı, boynuma kadar sıyırıp elini çekti. Eğilip karnımı öptüğünde karnımdaki karıncalar çoğaldı ve işkence etmeye başladılar.

Belimi havaya kaldırıp büktüğüm de ıslak bir öpücük daha karnıma değdi. Başımın üstünde tek eliyle tuttuğu ellerimi bırakmak yerine daha da sıktığında acı ve zevk karışımı bir inleme dudaklarımdan kaçtığında Çağın sinsi bir gülümseme ile bana baktı. 

Tam rahatladım diye düşünürken dişlerini karnıma sürttü, boğazımdan neredeyse hırlamaya benzer bir ses çıktığı için Çağın kahkaha atarak "İşte beni asi avukatım." diye tısladı.

Dişlerim sıkılıyken "Seni öldürürüm." diye bir tehdit savurdum.  Kollarımı kurtarmak için hareket ettiğimde "Cık cık." diyerek beni durdurdu.

Elini eşofmanımın üstünde hissettiğim an yanaklarım vücudumda depar atan kanım yüzünden sıcakladı. 

Parmakları becerikli bir şekilde ipi çözerken nefesimi tutarak beklemeye başladım. İp tamamen çözüldüğünde başını kaldırıp tekrar bana baktı.

Hırıltılı bir şekilde" İleri gitmeyeceğim, söz." dediğinde başımı sallamakla yetindim. Eşofmanım bacaklarımdan inerken derin bir nefes aldım.

Çağın önce yaralı olan bacağımın iç kısmını öptüğünde bir an başım döndü ve karanlığa gömüldüm. Bütün bunları nasıl ayna anda bana yapabiliyor.

Bütün vücudum ayrı bir şekilde tepki gösteriyordu, kasıklarıma girmeye başlayan iğneler bana bir mesaj vermeye çalışıyor galiba. 

"Ömür iyi misin?" kapalı olduğunu yeni far ettiğim gözlerimi açtım, küçük benekler etrafta uçuşurken "Bilmiyorum." diye mırıldandım.

"Durma mı ister misin?" sinirlerim bile jole kıvamına gelmişken duracağım mı dedi bu? Ben mi yanlış anladım.

"İşini yarıda bırakmaktan hoşnut kalırsan neden olmasın?" dediğimde gözlerinde bir kıvılcım çaktı. Pişman olmaktan nefret ediyorum.

Dikkate almadım, beynim bile uyuştuğu için sadece gözlerimi kapatıp beklemeye başladım.

Ayni saniyede iç çamaşırımdan gelen yırtılma sesiyle koltukta doğrulmaya çalıştım. Kollarımı başımın üstünde durmaya devam ediyordu ve bu hiç de güzel bir şey değildi. Bu durumdayken onlara çok ihtiyacım var.

Çağın "İşimi yarıda bırakacağım öyle mi?" diye hırladıktan hemen sonra başını hassas noktama yönlerdi bu gözlerimin önünde şimşeklerin çakmasına neden oldu. Belim koltuğun üstünde kıvrılırdı, kalkmaya çalıştım. Çağın eliyle hiç zorlanmadan karnıma baskıuygulayarak beni geriye  yatırdı.

Dili resmen içime girip çıkıyordu.

İşkence gibiydi.

Hücrelerim çığlık çığlığa tepinirken ağzımdan çıkan inlemeler salonu doldurdu. Dilini ustalıkla kullanırken nefesim tükenmeye başladı. Artık altında zevkten çırpınıyordum. Bir türlü rahatlamama izin vermediği için gözlerimden yaşlar akmaya başladı.

AŞKIN GÖRÜNMEYEN YÜZÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin