FİNAL

12K 505 189
                                    

7 SENE SONRA

- Koyuuuşşş daaaltt!
- Alyaa! Abinleri rahat bırak.

Oflayarak mutfağa giren kızımı kucağıma alıp tezgaha oturttum.
- Ama anne daltmıyolay.
- Kalkarlar birazdan annecim. Sen de bu sırada bana eşlik etsen olur mu?
- Oluy.

Ben kahvaltıyı hazırlarken Alya da asla susmayarak bana eşlik etmişti. Mutfağa giren üç yakışıklım ile Alya'nın da ilgi alanı değişmişti.
- Günaydınnn abişleyyy!
- Alya bir daha uyandırmaya gelirsen oyun oynamayız seninle.
- Ama abişş...

Çocukların atışmasını fırsat bilen yüzbaşım hızlıca dudağımdan öpüp çekilmişti. Dürtmem ile de çocuklara müdahale etmeyi akıl edebilmişti.
- Babaya günaydın yok mu fıstığım?

Kendisini babasının kucağında bulan küçük cadı anında cilvelerine başlamıştı.
- Günaydınn babaammm!
- Günaydınn küçük balkon güzeli! Hayırdır yine abilerini mi uyandırmaya çalıştın sen?
- Evet. Ben de koyuş dalt diyom ama daltmıyolay. Hani ben domutan olmuştum baba?
- Oldun tabi kızım. Evimizin ilk komutanı annen, sonra da sensin. Ama hani abilerin okula gidiyor ya güzelim, o yüzden uykularını almaları gerekiyor tamam mı?
- Tamam. Neyden alıncak uyku? Ben alayım onlaya.

Tatlı tatlı merak içinde sorduğu soruya hepimiz gülmüştük.
- Demek istediğim yani iyi uyumaları gerekiyor kızım.
- Hee öyle. Eh uyusunlay o zaman.
- Anlaştık o zaman?
- Anlaştık.
- Aferin benim fıstığıma. Çak bakalım.

Babasının uzattığı eline çaktığında neşesi de yerine gelmişti hanımefendinin.
- Hadi oturun, kahvaltı hazır.

Hepimiz oturduğumuzda Karan da çayları koyup oturmuştu.
- Anne.
- Efendim oğlum.
- Hani bugün Rabia'nın doğum günü ya.
- Evet?
- Ben hediye almayı unuttum...
- Okuldan sonra alırız birlikte birtanem.
- Hani bana hediyeee?!
- Senin doğum günün değil ki Alya.
- Olsun abiş. Ben iyi ki doymadım mı yoksa?
- Birileri abisini mi kıskandı?
- Hayıy baba!!

Kız çocukları babalarına düşkün olur derler, bizim evde de kısmen doğru gibi olsa da Alya için ilk sıra daima abileriydi. Abilerini kesinlikle kimseyle paylaşamıyordu. Ama onlardan da önce tuttuğu birisi vardı, Semih Şentürk! Dedem Karan'dan senelerin intikimanı almış olmanın mutluluğunu yaşıyordu. Hayır yani ne istiyor benim yüzbaşımdan anlamadım gitti.

Sanki sizi öğrenme şekli Karan ırzına geçerken gördüğü fotoğraf olmasaydı, daha farklı olurdu gibi...

Tamam, biraz hak verdim dedeme...

- Anneee! Abişim peyniyimi yedii!
- Alaz, uğraşma kardeşinle.
- Ama sinirlenince çok tatlı oluyor anne, ne yapayım?
- Babası kılıklı, küçük yüzbaşı!

Karan keyifle oğluna göz kırparak çayını içti. Gurur duyuyordu tabii eseriyle.
- Bugün bizi kim götürecek okula?
- Ben götürücem oğlum. Çıkışta da anneniz alıcak.
- Baba ben de gelem mi?
- Kızım senin şive kayıklığı nereden geliyor Allah aşkına?
- Dalga geçme kızımla balkon güzeli. Çok da güzel konuşuyor benim kızım. Soruna gelecek olursak, gelebilirsin tabii ki kızım.
& HAYIR!

Üçümüz de itiraz eden ikizlere döndük.
- Hayırdır?
- Ya anne kız olan arkadaşlarımıza bir şey yapıyor hep! En son Elif'e tükürmüştü.
- Yok artık Alya!

Omuz silkerek başka yere baktı. İtiraf etmeliyim ki Alya tam olarak bendi. İşine nasıl gelirse öyle davranıyordu yüzbaşımın deyişiyle küçük balkon güzeli.
- Onlay da abişleyimle oynamasın o jaman! Banane!
- Hay senin abilerin-
- YÜZBAŞI!
- Sustum.

AYANA ( Bir Asker Hikayesi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin