31. Bölüm

7.8K 369 54
                                    

Önceki bölüm Semih dedemizin tepkisi çok beğenilmiş. Ya işte arada yapıyorum böyle şeyler dldlslsl. Yazarınızın malum bir yerleri kalktı sayenizde teşekkürler. Neyse hadi koşun koşun bölüme 👇

Dedemle geçen harika (!) telefon konuşmamızın ardından doktorumuzun gerekli bilgilendirmeleri yapmasıyla birlikte hastaneden ayrılmıştık. Arabada sessiz bir yolculuk yapıyorduk. Sanırım ikimiz de hâlâ şoktaydık.

Tamam dedemle küçük bir yüzleşme gerçekleşmişti. Peki ya diğerleri? Annem, babam, Süheyla annem, amcam, yengem, Egemen ve daha nicesi...

Düşük tehlikem olduğu için kimsenin üzerime gelmeyeceğini biliyordum. Bu beni rahatlatmalı mıydı, işte bunu bilmiyordum.
- Düşünme artık.

Karan'ın sesiyle ona döndüm.
- Bakma öyle. Mimiklerin yeterince belli ediyor düşüncelerini.
- Elimde değil..
- Bana güveniyor musun?
- O nasıl soru Karan? Tabii ki güveniyorum.
- O hâlde bana bırak her şeyi olur mu güzelim? Bak iki hafta sonra düğünümüz var. İnan bana her şey güzel olacak. İstersen yakın çevremiz dışında kimse bilmez hamile olduğunu.
- Elalemin salak tepkileri için bebeğimi mi saklayacağım? Hiç sanmıyorum!
- Peki güzelim, sen nasıl istersen öyle olsun. Ama yüzün böyle olmaya devam ederse kızacağım haberin olsun.
- Bak kızmak dedin de aklıma geldi. Sen niye hastanede çocukların beni görmesine izin vermedin?!
- Sen dinlen diye yavrum.
- Yüzbaşı!
- Efendim balkon güzelim?

Ahh! Bir de tatlı tatlı sorması yok mu!!

Kollarımı göğsümde birleştirip camdan dışarıyı izlemeye başladım. Yanımdaki şahıs ise bana gülmekle meşguldü.

~~~~~~~~~~~

Süheyla annemde toplanıldığını öğrenince oraya gelmiştik. Son bir saattir ise beklediğim tepkilerin aksine herkes sevgi pıtırcığı olmuş ve benimle ilgileniyordu. Hatta Süheyla annem mutluluktan ağlamıştı bile. Rüya ise yeğenini abisine karşı doldurma planları yapıyordu şimdiden. Bir ara annem ve babamla da görüntülü konuşmuştum. Annem de ağlamıştı. En kısa zamanda da buraya geleceğini söylemişti.
- Kızım bundan da yesen?
- Anne vallahi yeter patlayacağım artık.
- Oy senin anne diyen ağzını yerim!
- Anne artık rahat mı bıraksan?
- Sen sus eşek sıpası!

Karan müdahalesi sonucu payını almıştı. Yengem de bir yandan coşarken amcama kurtar beni bakışları atıyordum. O ise hiç oralı değildi.
- Benim inanılmaz uykum geldi. Eve mi geçsem artık?
- Eh iyi madem.

Süheyla anne sonunda pes ederken, fikri değişmeden kalkmıştım yerimden. Amcamlar önden çıkmışlar, ben ise Karan'la birlikte arkadan yürüyordum. Beyefendi eve girene kadar yanımda olmak istemişti.
- Allah'tan evlenmemize az kaldı. Hayır birinden ayrılamıyordum, şimdi iki oldular bir de!
- Şikayetçi misin yüzbaşı?
- Şikayet kelimesi hayatımdan siktirip gideli çok oluyor güzelim.

Kıkırdayıp bahçenin kapısını açtım.
- E hadi git artık.
- Tamam gidiyorum. Ama balkona çık. Bir de ordan bakayım güzelime.
- Birimiz de akıllı değiliz ki.. Bu çocuk nasıl bir şey olacak acaba?
- Bu çocuk var ya dünyanın en harika çocuğu olacak.
- O nasıl olacak acaba?
- E babası ben, annesi senken tersi olma ihtimali hiç yok.

Kahkaha atarak sarılışına karşılık verdim.
- Harika bir baba olacağından hiç şüphem yok yüzbaşı. Çünkü sen hayatımdaki her konumda harikasın.
- Çünkü hayatımda sen varsın balkon güzeli. Ben harikaysam, sen olduğun için.
- Seni çok seviyoruz babası.
- Ben de sizi çok seviyorum annesi.

Gülerek dudaklarımızı birleştirdim. Küçük bir veda öpücüğümüzün ardından zor da olsa eve girmiştim. Oyalanmadan pijamamı giyip dediği gibi balkona çıktım. Biraz sonra o da çıkmıştı.
- Hamilelik seni ayrı bir güzelleştirmiş sanki.
- Aynen Karan bir ayda nasıl güzelleştim anlatamam.
- Zaten daha ne kadar güzelleşebilirsin aklım almıyor.

AYANA ( Bir Asker Hikayesi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin