Bölüm 69: Vicdanın Affetsin

4.3K 367 54
                                    

Miriibbaaaa, hemen bölüme alayım siziiii
Oy vermeyi ve isterseniz de yorum yapmayı unutmayın lütfennnn canlarimmmm
çok Loveeee <33333

bölüm şarkısı #Merve Özbey - Vicdanın Affetsin ahsbwjfowmfwofmeofmtkfrkf

***

İki Ay Sonra

"Oğlum biraz daha alsana salatadan."

Alev'in annesi Nadja hanımın bana söylediği cümle ile başımı kaldırdım. Masaya oturalı daha yeni olmuştu ama beni tıka basa yedirmekte kararlıydı. "Alev, liebe'm sen uzat annem." (liebe aşk anlamına geliyor, kadın burada türkçe iyelik katıp söylüyor.)

Alev oturduğu yerden doğrulup, hemen salatadan bir kaşık daha aldı ve tabağına koydu. Ona bakıp gülümsedim. Yemek yerken dünya ile bağlantısı kesildiği için şuan bana gülümsüyor oluşu mucizeyi.

"Ellerinize sağlık." dedim ağzımda ki lokmayı yuttuktan sonra. "Her şey mükemmel. Ama bir de siz gelseniz masaya çok güzel olacak.." Alev'in babasına doğru baktım. Adam mangalın başına geçmiş, etlerle sadece kendisi ilgileniyordu. Elimi dahi sürmeme izin vermemişti. 'Sen şuan misafirsin, bir daha ki gelişin de sen yaparsın.' demişti. Benim konuşmamı duyunca da masaya bakıp göz kırptı. "Geldim, geldim." dedi ve masaya oturdu.

Alev'in babası masanın başında, Alev ve annesi yan yana onun çaprazında, onların karşısında da ben ve Mert oturuyorduk.

Alev'in babası Mert'i tabağına birkaç parça daha, yeni pişirdiği etlerden koydu. "Al bakalım spidermen!" Mert mutlulukla kıkırdadı ve teşekkür edip bana döndü. Ben de ona bakıp gülümsedim ve çatal tuttuğum elimle saçlarını düzelttim. Mert'i saçlarını kestirmeyi de bir kenara yazmış oldum, çok hızlı uzayan saçlara sahipti ve gözlerine giriyordu.

"Eee?" dedi Alev'in annesi Nadja Hanım. "Yemekten memnun musun küçük adam?" Mert kendisine doğru söylenen cümleyle dolu ağzı ile gülümsedi. Ağzı dolu olduğu için başını yukarı aşağı salladı. Lokmasından sonra ayranına uzandı ve bir yudum aldıktan sonra peçeteyle ağzını sildi. "Evet." dedi utangaç sesiyle. Yanakları yine kızarmıştı. "Ellerinize sağlık Nadja teyze, Turgay amca.." Alev ona bakıp dudak büzdü. "Ve Alev abla.." Alev zaferle gülümsedi. Gözlerimiz anında birbirini bulmuştu. "Afiyet bal şeker olsun." dedi Nadja Hanım. Ve herkes yeniden tabakalarına döndü.

Yemekten kalmalı bir saate yakın olmuştu. Alev'in ailesi ile iyi anlaşmıştık. Üstelik Mert'i de sevmişlerdi.

Buraya gelmeden önce çok büyük kaygılarım ve baş edemediğim kocaman bir heyecanım vardı. Hoşlandığım kadının ailesi beni sevmese, muhtemelen bu sefer tamamen kendimi hayata kapatırdım. Alev benim ikinci baharım desem yanlış bir şey söylemiş olmam herhalde. Her hâliyle, kendiyle, şansıyla, ailesiyle bana iyi gelmişti.

Turgay Bey. Dünya da görüp görebileceğiniz en matrak adam. Uçan sinekten bile espri yapabilecek kadar zeki bir beyni var. Her şeyden önce pozitif ve insanı resmen mental olarak şarj ediyor.

Nadja Hanım. Nasıl denir bilmem ama bu kadın yıllara meydan okumuş. Yaşına göre oldukça güzel bir cildi ve fiziği vardı. Resmen Alev'in kopyası. Alev'in kime çektiği ise oldukça aşikar.. Kendisi çok anaç ve değişik şekilde beni de hemen oğlu olarak görmeye başladı.

Bu yemeği iki gün önce ayarlamıştık. Yani Kaya çifti, biricik kızlarının bir erkek arkadaşı olduğunu iki gündür biliyorlardı. Buna rağmen oldukça olgun ve saygılı karşıladılar.. Aslında anlamışlar Alev'in birisiyle görüştüğünü ama çokça üstüne gitmemişler.. Yemeği düşünüyorum da, galiba bu sefer ben de mutlu olacağım..

BABA OLMAK +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin