BABA OLMAK +18

Bölüm 23: Enkaz

Merhabalaarrrrr, ben geldimmm..🖐🏻😍 Nasılsınız? Umarım iyisinizdir, sevgili okurlarım.. 🥺💕Sizler sayesinde kitabım +8k'yı geride bıraktı..🤭❤️ Nasıl teşekkür etsem azdır.. 💖Ama lütfen yorum ve oy konusunda da aynı istikrarda olalım..💗 Bölüm okunuyor ama ne yorum var ne de oy okunma sayısına eş değer.. Lütfen okuduktan sonra beğenmenize ithafen oy vermeyi unutmayın..☺️💝 Sizleri çok seviyorum, simdiden sağolun..🙂🤍 Bölümü Bartu'nun ağzından okuyacaksınız..✨ İyi okumalar.. 💓

***

Bölüm Şarkısı:
Ahmet Kaya/Penceresiz Kaldım Anne

Dizlerimde yatan minik beden beni hayran hayran izlerken, telefonumdan açtığım şarkıya eşlik etmeye devam ettim. Çok hoşuna gidiyordu..

"Anneni seviyorsan alkışla.." Minik ellerini tuttum ve çok zorlamadan avuçlarını birbirine vurdurdum. Kıkırdamaları odayı doldururken ben de gülmeye başladım. "Babayı seviyorsan alkışla.." Tekrardan avuçlarını birbirine vurdum. Gülmekten katılacaktır.. "Anneni, babanı, babanı, anneni, hepsini seviyorsan alkışla.." O gülmeye devam ederken başımı karnına koydum ve komik sesler çıkmaya başladım. Minik bedeninden çıkan kahkahalar hoşuma giderken elleriyle saçlarımı çekiyordu..

"Ya.. Baba.." diye nazlanıyordu bana. Daha yeni yeni konuşmayı çözüyordu benim güzel kızım. Başımı karnından kaldırıp yanaklarını öptüm. "Öp bakalım babayı.." dedim ve yanağını uzattım. Küçük kollarını boynuma dolayıp uzun uzun öpücükler verdi bana. "Babam.." diyordu her öpüşünde. "Canım kızım, aşkım.." diye okşuyordum saçlarını her seferinde.

Güzel güzel eğlenirken, "Haydi bakalım kahvaltı hazır.." diye gelen sese kulak verdik. Benim güzel karım eşsiz sesiyle şakımıştı yine. Elis'i kucağıma aldım ve ayaklandım. Masaya yürüdük. Mutfağa girince güzel karımı boynundan öptüm. Kokusu öylesine yoğundu ki burada.. "Bartu.. Canım ben huylanıyorum ama.." diye nazlandı. Sulu sulu öptüm boynundan yine, güldü. Ah o güzel gülüşü yok mu.. "Baba beni de.." diyen kızıma baktım ve tek kaşımı kaldırıp güldüm. Tekrardan öptüm onu.

Sandalyeye oturdum ve dizime oturttum Elis'i. Güzel karım çayları döktükten sonra yanımıza oturdu. Ben Elis'e dalmış giderken o tabağına yiyecek dolduruyordu.. "Canım.. Hadi.. Birkaç bir şey yemelisin. İşe gideceksin." Hemen karıma döndüm ve gülümsedim. Elimle yanağını okşadım. Yanağını okşayan elim karnına gitti.. Burada ki ufaklığı unutmak olmazdı. Bu ne güzel histi böyle.. Kucağımda kızım, yanımda karım.. Onun karnında gün sayan evladım.. Önümüzde güzel günler.. Aşkla soluklandıktan sonra kulağıma dolan sesle kaşlarım çatılıyordu.

" Devrem?" diyordu bir ses, tanıdıktı. "Devrem uyan da hadi.." dedi yeniden. Gözlerimdeki ağırlık gidince uyandığımı anladım. "Ne ağır uykun varmış birader.." dedi yeniden. Koltukta doğruldum ve kaşlarımı çattım. Koltukta mı uyumuşum ben? "Sen nasıl girdin lan içeri?" dedim gözlerimi ovuştururken. "Aradım aradım açmadın. Endişe ettim oğlum. Birbirime anahtar verdik ya hani biz.. Bir geldim buraya sere serpe yatıyorsun salonda.. Ne diye burada uyudun?" Aklıma dün gece gelince derin bir nefes alıp verdim. "İyiyim ben bir şey yok.. Dün görevden sonra uyuyamadım. Çocuklar gitmedi aklımdan. En son da burada kalmışım.. Sabaha doğruydu yattım." dedim. Kafa salladı. Yattığım yerden iyice doğruldum ve yüzümü ellerimin arasına alıp sıvazladım. "Haydi gel bir kendine. Saat bire geliyor neredeyse. Dışarıda yaparız kahvaltımızı.." diye konuştu yeniden Fatih. Ona bakıp kafa salladım. Kalktım ve banyoya gittim. İşlerimi halettikten sonra odama gittim. Yatak hiç bozulmamıştı. Kıyafet alırken aklıma gördüğüm rüya geldi. Ne güzeldi öyle.. Yüzümde tebessüm belirirken Fatih'in kapıdan bana baktığını hissettim.