Tünelin Sonu

3.5K 341 26
                                    

1 ŞUBAT 2005

Doğuma günler kaldı.

İçimde ne bir kıpırtı ne bir heyecan var. Allah yukarıda ya ne bu çocuğu ne bu evi istiyorum artık. Bir karara vardım. Sonuçlarına katlanmaya hazırım çünkü hiçbir sonuç aklımı yitirmem ve bu evde çürüyüp gitmem kadar kötü olamaz.

Gideceğim.

Çok kararlı ve eminim. Her şeyim hazır. Bu vaziyete gelmem yıllarımı aldı. Cesaretimi toplamam, gözümü açmam yıllarımı aldı. Doğum gerçekleştiğinde elbet dışarı çıkmak zorunda kalacağım. Biraz vicdanları varsa evde doğurmama göz yummayacaklarına inanmak istiyorum. Bir tarafım da buna hiç inanmadığı için ikinci bir planım da var. Eğer evde doğurursam, onların evde olmadıkları ilk anda bebeği ve O'nu bırakıp gideceğim. Eğer evden hiç ayrılmazlarsa bebeği de O'nu da odada bırakıp camdan kaçacağım. Her şey klişe bir film sahnesi gibi gözüküyor ama dayanacak gücüm kalmadı. Ne o aynaya ne bu evdeki mutsuzluğa dayanacak gücüm kalmadı.

Bu eve geldiğimde 18 yaşındaydım, cahildim. Çocuğum olduğunda 20 yaşındaydım, cahildim. Bu ayna bana armağan edildiğinde 25 yaşındaydım, aklım başımdaydı. Şimdi ise 28 yaşında, 18 yaşındaki halimden daha cahil daha çocuğum. Her şeyi geride bırakmaktan başka çıkış yolu bulamıyorum.

Aynayı birisine bırakmak zorundayım yoksa ömür boyu beni takip eder. Bırakacağım kişiyi ise seçtim. Akıllıca mı bilmiyorum ama başka çarem yok. Bununla nasıl yaşayacak bilmiyorum. Aynaya baktığında ne görecek bilmiyorum. Cevapsız bir sürü sorum var ama başka çarem yok. Başka kimsem yok. İnşallah büyüdüğünde beni anlar. İnşallah aynada benden daha güzel şeyler görür. Bu yaptığım yüzünden pişman olacak vaktim olursa belki ondan af dilerim. Bilmediği her şeyi anlatırım, beni anlamasını beklerim ama şimdi gitmek zorundayım.

Kara Ayna'dan nasıl kurtulacağımı öğrendim. Yalnızca o isterse benden vazgeçermiş. Benimle olan işini bitirmesini beklemek zorundaymışım. Benimle işinin nasıl biteceğini anladım. Bunun için

ARMAĞAN (Tamamlandı)Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ