Bartu Ekin genç yaşta mesleğinde başarılı bir başkomiserdir. Bir gece, arkadaşlarıyla gelenek hâline getirdikleri halısaha maçından dönerken, durduğu büfenin önünde kulak misafiri olduğu bir konuşmayla, kendini hiç beklemediği bir olayın içinde bulu...
"Orada buz dolu bir küvete koyacaklar. Çok ağlar Elis, benim içim el vermez. Burada kendimiz yapalım soğuk su terapisini, sonra gideriz."
Talya hızla başını salladı ve banyoya gitti. Bartu üzerindeki tişörtü çıkarttı ve Talya suyu hazırlarken Elis'in ateşini bir de o ölçtü.
Ateşi hâlâ aynıydı.
"Bartu su hazır."
Bartu duyduğu sesle Elis'in çıplak bedenini kucağına aldı ve yolunu bildiği banyoya götürdü. Elis su sesini duyar duymaz hareketlenmişti. Her şeye rağmen suyu seviyordu! Ama birazdan ağlayacaktı..
Bartu elini suya uzattı. "Biraz daha soğutur musun güzelim?"
"Ama üşür.." dedi Talya gözyaşını silerken. "Bebeğim.. Üşümeden olmaz. Zaten çok soğuk değil. Sen bana güven.. Elis'in ateşi olduğu için ona her su soğuk gelecek.." dedi ve Talya'nın alnını öptü.
Talya akan suyu az daha soğuttu ve Bartu elini uzatıp kafa salladı. Önce eliyle suyu yavaş yavaş Elis'in bedenine sürdü ve alışmasını sağladı. Bedenine değen suyla beraber ağlamaya başlayan Elis'i öperek sakinleştirmeye de çalıştı. Ardından Elis ile beraber suyun altına girdi. Elis'in bedenini göğsüne doğru yatırıp diğer eliyle ensesinden aşağı suyu gezdirmeye başladı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bartu ağlayan Elis'i tatlı diliyle ve hareketleriyle sakinleştirmeyi başardı.
Neredeyse onbeş dakika suyun altında kaldılar. Elis iyice mayışmış ve Bartu'nun ıslak göğsünde uyumaya başlamıştı. Bartu hâlâ sırtını okşamaya ve kollarında su gezdirmeye devam ediyordu.
Bir zaman sonra Elis, haddinden fazla üşümesin diye sudan çıktılar ve Bartu kendi ıslak hâlini umursamadan Elis'i bornozuna sardı ve Talya'ya verdi. Kızını alan Talya uyuyan bedenini öptü ve kokladı. Bartu'ya baktıktan sonra odaya kızını yatırmaya gitti.
Bartu da kenarda asılı olan temiz havluyla üstündeki yarı ıslak pantolonun nemini aldı. Fazla ıslanmamıştı. Hemen banyodan çıktı. Odaya döndü. Talya elindeki ateşölçere bakıyordu.
"37 yazıyor."
Bartu ciddiyetle yatağa yan şekilde oturdu ve Elis'in uyuyan bedenini izledi. Başından öptü. Talya'nın elini tuttu.
"Düşmüş.."
Bartu kafa salladı. "Ama şuan soğuk ya bedeni o yüzden böyle ateşi. Kısa sürede yine çıkacaktır."
Talya kafa salladı. "O zaman?"
"Hadi hazırlan yavrum sen, ben bakayım Elis'e. Doktora gidelim."
Talya önce kızına baktı ardından kafa salladı. Kendine dolaptan birkaç şey aldı ve Bartu'ya baktıktan sonra yan odaya gidip giyindi. Geri odaya döndü. Kızı için de çantaya kıyafet koydu ve Bartu'ya baktı.
"Tamam, hazırladım.."
Bartu çoktan tişörtünü ve ceketini giymişti. Talya'ya bakıp kafa salladı. Elis'in çıplak bedenini battaniyesine sardı ve ayaklandı.
"Telefon anahtar cüzdan.." diye sayıklıyordu Talya. Hâlâ gergindi. Bartu onu kolundan tuttu ve gözlerine baktı. "Güzelim sakinleş.. Lütfen."
Talya derince soluklandı ve kafa salladı yeniden. Ardından evden çıktılar. Bartu yan koltuğa oturan Talya'ya Elis'i verdi ve sürücü koltuğuna geçip, hemen hastaneye sürdü. Çok geçmeden hastaneye varmışlardı.
&
Acil doktoru odadan çıkınca ikili ayaklandı.
"Minik Elis'in ailesi siz misiniz?"
"Evet biziz." dedi Bartu. Talya'nın elini sıkı sıkı tutiyrdu.
"Endişe edecek bir şey yok. Bu yaştaki her bebekte yaşanan bir olay bu. Düzensiz uyku peşi sıra huzursuzluğu, ardından ise ateşi getirir.. Bunlar gayet normal. Zaten bebeğiniz daha 2 küsür aylık. Ayrıca Minik Elis biraz da rüzgâr almış diyebiliriz.. Lütfen dışarı çıkarırken ağzının ve burnunun kısmen kapalı olmasına dikkat edelim. Testleri temiz çıktı. Kan sonuçları güzel.. Buraya gelmeden soğuk su ile yıkamanız güzel bir hareket olmuş.."
Talya Bartu'nun tuttuğu elini daha bir sıktı ve gülümsedi.
"Bunlar dışında söylenecek pek bir şey yok. Şuan kızınız sakin. Yanına gidebilirsiniz.. Geçmiş olsun tekrardan. "
Bartu kafa salladı ve "Sağ olun doktor bey." dedi. Başıyla müsaade alan doktor, gitti. Talya ise hızla odaya girdi.
Minik kızı yatağın içinde kıpır kıpır oynuyordu. Onların geldiğini gören hemşire gülümsedi ve odadan çıktı. Bartu'da diğer tarafa geçti ve Elis'in parmağını tutmasına izin verdi.
"Korkuttun bizi prenses.." dedi Bartu ortamı yumuşatmaya çalışırken. Onu öptü. "Mis kokulu kızım benim.."
Gözleri Talya'ya kayınca onun sadece kızının kokusunu içine çekip sarıldığını gördü.
Elini uzattı ve kolunu okşadı. Bu hisle başını kaldıran Talya sulu gözlerle ona baktı.
"Geçti.." dedi Bartu ve onu yanına çağırdı. 'Beni kucağına al!' diye çırpınan Elis'i, Bartu yattığı yerden kucağına aldı ve diğer yanına da Talya'yı aldı. İkisini sırayla şakaklarından öptü.
"Çok korkuttun beni annem." dedi Talya kızının gülen yüzünü izlerken. Altında sadece beziyle tüm etleri tombul tombul duruyordu. Çok tatlıydı!
"Arada olur böyle, hep nazardan.." dedi Bartu dilini çıkartıp gülerken..
Talya Bartu'ya baktı ve dolan gözlerini silip gülümsedi. İyice onun omzuna sokuldu.
"Çok teşekkür ederim.." dedi. "İyi ki yanımızdasın.."
Bartu gururla gülümsedi ve Talya'nın başının üstünden öptü. "Sizi tüm kötülüklerden koruyacağıma dair söz vermiştim. Sözümü tutarım.."
Elis küçük bir sevinç çığlığı attı ve güldü. Bu hareketiyle herkesi güldürmeyi başarmıştı. Bartu Elis'i uzunca öptü. Talya omzundan kalkınca onun da saçlarını sevgiyle okşadı.
***
Sizi hemen evlendirme fikri çık aklımdan..🤭 Bölümü yazarken abartmak istemedim.. Nasılsa annemiz yeni ve kızımız ufacık.🌿 Okuduğunuz için teşekkür ederim sevgili okurlarım.. 🦋
