5.2

2.4K 294 331
                                    

tw : ufak çaplı cinsel düşünceler ,d

tw2 : aşırı uzun bölüm

Chifuyu

Hâlâ hafiften sızlasa da, omzumu kullanabiliyordum artık. Tabii, yeniden zorlarsam birkaç ayı tek kolla yaşamak zorunda kalabilirdim de. Piç kurusu Mikey, tekte sikip atmıştı resmen.

Bir ayın ardından ilk defa okula adım atıyor, bizi ölü sanan amcıkların korkulu bakışlarıyla karşılaşıyorduk. Bardaki kavgayı bilmeyen kalmamıştı ve dedikoduların haddi hesabı yoktu. Takemichi ve Senju sayesine her sikimden haberim vardı neyse ki.

Keisuke, birkaç gün önce kurtulmuştu sargılardan ama hâlâ yürümekte zorlanıyordu biraz. Koltuk değneğini bir süre daha kullanacaktı maalesef.

Mikey puştu, sağlam geçirmişti sevgilime ve onun gebermesini tüm kalbimle diliyordum.

"Hiç özlememişim siktiğimin yerini," diye söylendi bize el sallayayan arkadaşlarımızın yanına ilerlerken. "Bi' tur daha mı dayak yesem?"

Takemichi, Senju, Hakkai ve Kakuchou'yu birlikte görmeyi sahiden de çok özlemiştim. Mitsuya yola gelince, Hakkai da saçma triplere girmeyi kesmişti.

Onu dirseğimle dürttüm hafifçe. "Sikik sikik konuşma lan."

"Okul siz yokken çok sıkıcıydı," diye söylendi Takemichi ve saçımı karıştırdı. Kolu tamamen iyileşmişti.

Birilerini pataklayıp arkadaşlarımla takılmak dışında, hiçbir yanını özlememiştim okulun. Üstelik, artık müdürün oğlu olmadığım için daha uslu davranmam gerekecekti muhtemelen.

Keisuke, ensesini kaşıdı. "Takemichi, sana özür borçluyum. Seni ezik bir salak sanıyordum ama fena yanılmışım."

Takemichi'deki cesaret hiç kimsede yoktu. Boş yere en yakın arkadaşım değildi sonuçta.

Senju, yeşil gözlerini irice açıp Takemichi'nin boynuna atladı. "Ağlak kahramanımıza tapmayan herkesi itinayla sikerim!"

Gülüşmeyi kesince tokalaşmak için elini uzattı Takemichi. "Fuyu bile sana kırgın değilken bana söz düşmez." Keisuke'yle tokalaşırken sert bir bakış attı sevgilime. "Onu üzersen dayak yiyeceğimi bile bile dalarım sana ama, bilesin."

Şehrin yarısından dayak yese de, en güçlümüz Takemichi'ydi kesinlikle.

Kakuchou, sevgilisiyle mesajlaşmaya ara verdi. "Sonra da Takemichi'yi dövdüğün için bizden dayak yersin. Terano piçini bile indirmiştik falan."

Keisuke, sertçe yutkundu. "Onu üzmektense diğer bacağımı da kırarım."

Yanaklarımı şişirdim. "Sonra da seninle ilgilenmeye zorlarsın beni."

Yeniden gülüşmüş, ders saati yaklaşınca da sınıflarımıza dağılmıştık. Neyse ki giriş kattaydık da merdivenlerle uğraşmamız gerekmiyordu. Keisuke'yi taşırken omzumu yeniden sikmek istemiyordum açıkçası.

Her zamanki yerime, Takemichi'nin yanına oturacakken orada oturan başka biriyle karşılaşmıştım. Açıklama beklercesine baktım sırıtan Takemichi'ye.

"Takuya bu," dedi Takemichi ve Takuya'nın omzunu sıktı. "Sen yokken nakil aldırmıştı. Eski bir arkadaşım."

Biraz ürkek bir tip gibi görünen çocuğa soğuk bir bakış attım. "Neden yerimi sahiplendin?"

Takuya, yutkunurken Takemichi arkayı işaret etti. "Baji-kun tek başına sıkılır, diye düşünmüştüm."

Vay, puşt.

Olayları çözmeye çalışan Keisuke'nin yanındaki boş sandalyeye oturmamla ölüm sessizliği çökmüştü siktiğimin sınıfına. Herkes bize bakıyor, okulun patlaması için kaç saniye kaldığını hesaplamaya çalışıyor gibi davranıyordu.

Çantamı sıranın kenarına asıp Keisuke'nin şaşkın suratına çevirdim bakışlarımı. "Belli ki başka boş yer yok, Baji-san."

Keisuke, sertçe yutkundu. "Haklısın."

Tanrım, kıravatından kavrayıp dolgun dudaklarına yapışmak istiyordum. Kucağına çıkıp onu herkesin önünde yiyip bitirme arzum, boğazımı kurutmuştu. Eve döner dönmez bolca öpecektim onu.

Sikik babam, hapishaneye girene dek dikkati elden bırakamazdık. Dedikodular ve dayak yeme videomuz yüzünden bile çokça boka batmışken dahasına gerek yoktu.

Kazutora piçiyle yüzleşmeye bile hazır değildik. İkimizi de döver, bizi tamamen sakatlardı. Sanzu'dan aldığım bıçak bile güvende hissetmemi sağlayamıyordu.

Yakın arkadaş rolü kesiyorduk haftalardır ve tüm sorunlarımızdan kurtulana dek de sürdürecektik bu oyunu. Bir süre daha, gizlice yaşamalıydık aşkımızı. Günün birinde, her birini telafi ederdik nasılsa.

Öğle arasında sınıfta takılırken, müdür vekili boğazını temizledi. Babamı yerin dibine dokan, eski tarih hocamızdı kendisi. "Baji."

Keisuke, tüm dikkatini ona verdi. "Evet hocam?"

Müdür vekili, biraz daha yaklaşıp ses tonunu ayarladı. "Annen, ikide bir okulu arayıp duruyor senin de bildiğin gibi. Reşit olduğun için sana danışmadan iş yapamam. Annene okula gelmeye başladığını söylemeli miyim?"

Ah, bi' de o lanet kaltak vardı...

Keisuke, kaşlarını çattı. "Mümkünse, söylemeyin. Kendisiyle hiçbir alakam kalmadı sizin de bildiğiniz gibi." Bakışlarımı fark edince hızlıca ekledi: "Teşekkür ederim, hocam."

Yeniden baş başa kalınca biraz sokuldum ona. "Annen neyin peşinde sence? Senden yana bir çıkarı mı var?"

Kollarını çaprazlayıp alt dudağını kemirdi. "Benden tiksiniyor ve hiçbir çıkarı da yok. Ona babamı hatırlatmama katlanamadığı için benden kurtulmak istiyordu hatta. Derdi ne, bilmiyorum."

Alt dudağını ısırmamak için biraz geriledim. "Belki de onunla konuşmalısın. Telefonla falan yani. Sonradan kaos yaratabilir yoksa."

Mikey ve Kazutora'nın üstüne, Bayan Baji'yle uğraşamazdım cidden. Boktan kaltağı görmeye bile katlanamıyordum.

Başını hafifçe salladı. "Okuldan sonra ararım. Bilmediğim bi' zenginliğim falan çıkarsa çok gülerim."

Dedikoduları arttırmamak için telefonuma uzanıp not defterini açtım ve tuşlara hızlıca bastım.

bu ilişkideki sugar daddy, benim (:

Yanakları kızarmaya başlayınca bir küfür savurup sıraya kapandı. Onu utandırmaya bayılıyordum!

Eve gidince onu güzelce kemirecektim. Sevişemediğimiz bir ayın acısı, fena çıkacaktı tamamen toparlandığımızda. Birbirimizi incitmekten korkuyor, masum temas ve öpücüklere yetiniyorduk günlerdir.

Ah, onunla sevişmeyi çok özlemiştim. Bedenlerimizin kenetlenmesini, birbirimizin içinde kaybolmayı... Siyah tutamların tenimi ürpertmesini... Açlıkla öpüşmeyi...

Tanrım...

Alt dudağımı ısırdım. Bu akşam, uslu durabileceğimi sanmıyordum kesinlikle.

kei'e azgın sapık derken bi de fuyu çıktı başımıza
































stepbrother complex || tokyo revengers Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin