4.3

2.6K 303 428
                                    

Baji

Bebeğimin omzuna yaslanmış, dönen muhabbeti dinlemeye çalışıyordum. Kendi arkadaş tayfamdan tamamen dışlansam da Chifuyu'nun arkadaşları, Hakkai hariç, gayet samimi davranıyordu bana.

Hakkai, Mitsuya yüzünden böyle davranıyordu muhtemelen. Sevgilisine fazlasıyla sadıktı sonuçta.

Senju ve Takemichi, Chifuyu'yu üzmeye kalkarsam beni hadım edeceklerini söyledikten sonra hiçbir sorun kalmamıştı aramızda. Senju, bizi OTP'si ilan etmişti ve her fırsatta moment vermemiz için haykırıyordu.

Kakuchou, pek de umursamamıştı. Basitçe tebrik etmekle yetinip sırtımı pat patlamış ve sonrasında da sevgilisiyle mesajlaşmaya dönmüştü.

Şimdi de, bu tayfaya ek olarak Izana, Ran, Rindou ve Sanzu da bize katılmıştı ve terk edilmiş bir binada takılıyorduk.

"Koko'yu zarara sokmak göt ister," diyordu Sanzu ve bir yandan da oyuncak katanasını okşuyordu. "Artık sana saygı duyuyoruz, Baji."

Sanzu'nun saçını ören Rindou, baygın gözlerini bana çevirdi. "Orta okuldayken tam bir maldın. Matsuno'yu dövme fetişin vardı."

Ran, kıkırdadı. "Ona aşık olduğun o zamanlardan belliydi."

Haitani kardeşlerle farklı okulla gitmiştim hep ve ikiliyle hiçbir samimiyetim yoktu. Izana ve Kakuchou'yla yakındı onlar. Sanzu da Rindou'ya takıktı yıllardır.

Biramı kaldırıp Chifuyu'nun elini sıktım. "Daha az mal olmaya çalışıyorum artık."

Chifuyu, kıkırdamakla yetindi ve saçımı öptü.

Izana, birasını kaldırdı. "Aynısını embesil kardeşim de dener umarım. Sikik mal, karanlık dürtülerim var, diye bağırıp duruyor evin içinde."

Mikey ve karanlık dürtüleri...

Biralarımızı bitirince kısaca vedalaşıp sokağa çıkmış, ağır adımlarla yürümeye başlamıştık. Ilık bahar havasında dolaşmayı ikimiz de seviyorduk.

"İlk sınavlara az kaldı," dedi Chifuyu ve bir sigara yaktı. "Soruları çalacağım birkaç gün sonra."

Duyduklarımın beynime işlemesi için bir anlığına duraksadım. "Siktir, ne?"

Yanağıma hızlı bir öpücük kondurdu. "Babam geçenlerde çok kızdırdı beni. Ben de öğretmenler odasının anahtarının kopyasını yaptırdım." Omuz silkti. "Bir seferlik de çalışmadan geçelim şu lanet dersleri."

Chifuyu, tüm derslerden tam not alırdı daima. Bana matematik anlattığı güne dek, kopya çektiğini düşünmüş ve çokça yanılmıştım. Chifuyu, derslerde uyusa da kendi başına çalışınca gayet iyi anlıyordu konuları.

"Buna cidden ihtiyacın var mı ki?" diye sordum bir parkın tenha köşelerine yönelirken. "Yakalanırsan okuldan atılırsın."

Bir ağaca yaslanarak oturdu ve sigarasını söndürdü. "Aslında, deneme amaçlı yapacağım bunu. Sorular bahane."

Omzuna sokulup, sigaraya rağmen güzel kokan tenine minik bir öpücük kondurdum. "Ne var kafanda?"

"Bu evliliği tamamen durdurmanın bir yolunu buldum."

Hızlıca doğrulup hevesle baktım gözlerine. "Nasıl yani?"

Alt dudağını ısırdı. "Geçmişte, uyuşturucu bağımlısıydı piç kurusu babam. Annemle beni döverken, haplıydı ve siktiğimin piçi bunu öne sürerek tedavi ayağına yırtmıştı çoğu suçundan. Başka sebepler daha vardı ama konumuz bu değil."

Sırtındaki izleri ne zaman görsem, acıyla kahroluyor ve onu asla bırakmamam gerektiğini kendime hatırlatıyordum.

Yanaklarımı avuçladı. "Hap alacak, okuldaki masasına koyacağım. Sonra da onu ihbar edip meseleyi kökten çözeceğim."

Kaşlarımı çattım. "Bence evi yakmak daha temiz bir yol. Hem, hapı nereden bulacaksın?"

Hanma'dan alırsa, Hanma'yı sikerdim. Morfin olayı yüzünden hâlâ çok kızgındım kendime.

Kıkırdayıp alt dudağımı emdi. "Senju'nun en büyük abisi, bir kimya laboratuvarında çalışıyor. Hapları ondan alacağım. Hiçbir sorun çıkmayacak."

Chifuyu'nun zalimliği, ürkütmüştü. İntikam uğruna yapabileceklerinin sınırı yoktu resmen. Geçmişte, özellikle de lisenin ilk iki senesinde, bana da az çektirmemişti gerçi.

Ah, dahasını da yapmalıydı aslında. Ona layık hissetmiyordum hâlâ ve belki de asla hissedemeyecektim.

"Fuyu." Ellerini kavradım. "Bu iş hiç hoşuma gitmiyor. Yakalanırsan hayatın kayar."

Yeniden öptü beni. "Sevgilim, hayatım zaten sik gibi. Sadece seninleyken nefes alabilmenin ötesine geçebiliyor, gerçekten yaşadığımı hissediyorum. O piçten kurtulmalı, bu evliliği engellemeliyim."

Dudaklarına yumulurken işlerin iyi gitmesini tüm kalbimle diliyor, onunla üvey kardeş durumuna düşmemek için her türlü pisliği yapabileceğimin ayırdına varıyordum.

Hiç kimse, bizi ayıramazdı.




















stepbrother complex || tokyo revengers Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin