27. Bölüm - Göbek Adı Merak

1.9K 227 147
                                    


Herkesin geçmiş Bayramı kutlu olsun.

Keyifli okumalar...

Bağırış sesleri uzaklaşınca yeniden mesaj ekranına girdim. Olay mahallinde kimse kalmadığına göre benim bir an evvel buradan çıkmam lazımdı. Mesaj atmaktan vazgeçip direkt arama ekranına girdim. Telefon tek bir kez çaldı ve arama meşgule düşürüldü. Aynı an da lavabonun kapısı gürültüyle açıldı. Saniyeler evvel gürültüyle açılan kapıya tezat bir biçimde bu kez malzeme odasının kapısı tıklatıldı.

"Kim o?" dedim, içime kaçan sesi bir yerlerden zorla çıkarıp.

"İpteki adam..." diyen sese gülmek istedim, gülemedim. Bir ara unutmazsam buna uzun uzun gülerdim nasılsa.

Kapının kolunu aşağıdaki boşluktan dışarı uzattım. Açılan kapı ile Korkunç'un asılmış suratıyla karşı karşıya geleceğimi sanırken Ozan'ın da birkaç adım mesafemde olması sesli bir biçimde yutkunmama sebep oldu. Havalı havalı malzeme odasından çıkarken omzuma dokundu. Kıyamet kopacaktı...

"Yasemin, iyi misin?"

"İyiyim..." dedim uzatarak. Neden iyi olmayacaktım ki?

Kollarını bedenime sarıp beni kendine çekti. "Korktun mu?"

Büyük ters köşe olmuştum. Sağı solu belli olmayan şahısın yüzünden benim de ayarlarım bozulmuştu. Neye kızıp kızmayacağını kestirmek zor oluyordu.

"Hayır, korkmadım da sen niye buradasın ki?" dedim aslında çok hoşuma gitse de.

"Korkut'u görünce senin de burada olduğunu tahmin etmem zor olmadı. Başınıza bela almak için bu kadar meraklı olacağınızı bilmem lazımdı."

"Başımıza bela filan almadık. Beni biliyorsun..." dedim yerdeki karoları inceleyerek. "Merak..."

"Bilmez miyim..." dedi Korkut'u bir baş hareketiyle dışarı göndererek.

"Benim sana bir şey söylemem lazım, Ozan."

"Çıkmalıyım Yasemin, daha sonra söylesen olmaz mı?"

"Hayır, sadece bir isim. Sonra ne yaparsan yap."

"İsim mi?" dedi kaşlarını kaldırarak.

"Sadık Akman... Tutku onunla konuşup senin için bilet ayırmalarını istedi."

Detayları bilahare anlatırdım nasıl olsa. Kıkırdayarak 'erkek arkadaşım' dediğini bilmesine gerek yoktu.

"Sadık Akman mı?" dedi fısıldayarak. "O bir siyasetçi ve saygın bir iş insanı. Yanlış duymadığına eminsin değil mi?"

"Eminim, Ozan."

"Ben çıkıyorum. Sen Korkut'la doğru eve git. Bugünlük başka aksiyon istemiyorum."

"Ben ne yaptım ki canım?" dedim cık cıklayarak. "Sıvı sabunu isteyerek dökmedim herhalde. Hem temizleyecektim ben. Nereden bilebilirdim Tutku denen kadının kayıp düşeceğini."

"O iş de senin parmağın mı var?" dedi dudaklarını birbirine bastırarak.

"Düşmeseydi iyiydi ama itiraf et, bomba gibi bilgi aldım." dedim sırıtarak.

Elini yanağıma koyduğunda pelte kıvamına gelmiştim ve ne dese yapmaya hazırdım. Aşk seni Allah bildiği gibi yapsın emi?

Kapı hızla açıldığında ayrılmak zorunda kaldık.

"Ozi, hadi abi, hadi. Senin hatun ambulans bekleyecek gibi değil. Gören de bacağı kökünden koptu sanır. Al şunu da, çıkın gidin. Biz de görünmeden çıkalım şuradan bir an evvel..."

YASEMİN (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin