23. Bölüm ~ Bu Kulaklar Daha Neler Duyacak?

2.2K 239 307
                                    

Yorumlarını en çok merak ettiğim bölümden sevgiler...

Her bölümde yorumlarıyla yanımda olan Birsen Ablacım, bölüm senindir... OnlYou912

Keyifli okumalar...

Gururlu omuzlarım lodos yemiş orkinos gibi karaya vurdu. Tam diyorum, bu adam Tutku'ya aşık değil, aralarındaki ilişki allem kullem bir şey ve o an her şeyi sil baştan senaryolaştırmam gereken olaylar cereyan ediyor.

Telefonu yatağın üstüne atarak odadan çıktı. Kapatmadığı kapıdan yerde duran valizin içinden birkaç parça kıyafet çıkardığını gördüm.

"Ben duşa giriyorum Yasemin, çıktığımda kahvaltı eder İstanbul'a döneriz."

"Tamam, sen çıkınca ben de girerim. Hastaneden çıkıp duş alma hayallerimi gerçekleştirememiştim."

"Sen duş falan alamazsın Yasemin!"

Her şeye onun karar veriyor olmasından duyduğum bezginlikle ellerimi belime koyup bağırmaya başladım.

"Buna da mı sen karar veriyorsun taştan kalp?! Ben de duş alacağım, tamam mı?!"

Elindeki giysileri yere bırakıp oldukça sakin bir açıklama yaptı.

"Burada fön makinesi yok. Islak saçlarınla bu havada dışarı çıkarsan hasta olursun..."

Arka fonda Ferdi Tayfur'un sesi mi yankılandı yoksa bana mı öyle geldi?

'Çiçekler açsın, böcekler ötsün. Kıyılarda sevgililer el ele olsun. Ben razıyım, yeter ki sen gel. İsterse gönlüme yağmur yağsın...'

Olmayan çiçekler ve ötmeyen kuşlar eşliğinde kıyılarda ahırdan kaçmış buzağılar gibi koşmak ve haykırmak istiyordum.

Seviyorum, duymayan kalmasın çok seviyorum...

...

"Allah..."diye nidalar kopararak ellerimi gözlerime siper ettim. Arada minik bir boşluk bırakmış olabilirim. Her insanda o kadar hata kotası olur yani...

"Kusura bakma Yasemin, giysilerimi burada unutmuşum. Alıp hemen giyiniyorum."dedi ve hızla görüş alanımdan uzaklaştı. O esnada elimin birini gözümden çekmem ve kalbine yakın bir yere taht kurmuş güvercin dövmesini görmem eş zamanlı oldu.

Ah o güvercin ne şanslı güvercin ki o kalbe yerleşmiş. Yerleştiği yetmemiş bir de apaçık ben buradayım diye kazınmıştı. Ağzımın suyunu akıtacak derecede seksi sırt kaslarına kısa bir göz atıp kendimi sedirin üstüne bir külçe gibi bıraktım. Böyle giderse ben en yakın zamanda tımarhanelik olurdum. Bendeki de candı yani, nefsime de bir yere kadar hakim olabiliyordum.

En kısa sürede bir iş ve ev bulup Ozan'ın evinden ayrılmam ikimizin selameti açısından hayırlı olacaktı. Kendimi frenlemem ve aşık olan zavallı kalbimi dizginlemem imkansıza yakındı.

Gözümün önünden bir türlü gitmeyen sırt kasları ve kalbinin hizasındaki güvercin dövmesini unutmak- ölsem unutamazdım da neyse- için buzdolabından süt kutusunu çıkarttım. Isıttığım sütü bol şekerle tatlandırdıktan sonra mideye indirdim. Muhtemelen mantığım devreye girer ve beni bu sapıkça fikirlerden kısa sürede uzaklaştırdı.

Giyinip banyodan çıktığında hazırladığım ekmek arası peynir ve domatesi tabaklara koyup çayları doldurdum. İştah mı kalmıştı sanki ama içinde bulunduğum sapıklığa yatkın aşk kıvılcımlarını açığa çıkarmamak için sessizce ilk ısırığımı aldım. Ağzımda büyüyen ve yutmak bile istemediğim lokmayı çay yardımıyla boğazıma iteledim.

YASEMİN (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin