2.10

550K 5.8K 479
                                    

 Kendimi eksik bırakılmış bir cümle gibi hissediyordum. Sonu yoktu. Üstüne bir de, çatı katına atılmış defterin bir sayfasında yazılıydım. Hiçbir cümle eksik bırakılmayı hak etmezdi.

Yeni bir güne mutlu bir şekilde başlamayı özlemiştim. Buraya geldiğimden beri neredeyse her gün bitkin bir şekilde uyanıyordum. Umutsuz birine dönüşmüştüm. Eski benden eser kalmamıştı. Kendimi toparlayacağıma söz verip kalktım ve kahvaltı için mutfağa indiğimde bir sürprizle karşılaştım. Annem.

Bir telefonla buraya gelmişti. Hiçbir şey söylemeden kollarımı boynuna doladım. Saçlarımı severken özlediğim o sabah şekeri iltifatlarını ediyordu. Günün geri kalanı çalışmak zorunda olduğumuz yaz günlerinde beni motive etmek için geliştirdiği bir taktikti. "Çilek reçeli kokuyorsun."deyip boynuna bir öpücük bıraktım.

"Sen de... Hımm. Ne bu? Duş jelini mi değiştirdin sen?"

Annem burnunu saçlarımdan boynuna indirdiğinde kıkırdayarak ondan kaçmaya çalıştım. Beni gıdıklamayı her seferinde beceriyordu. "Bir düzenim yok aslında. Meyveli şeyleri tek tek deniyorum."

"Bu düzene de alışabilirim. Hadi otur. Yumurtan soğuyacak."

"Sen mi yaptın?"diye sordum sandalyeyi çekip otururken. Kafasını sallayıp tezgaha döndü. Babamın mutfağında hiç yabancılık çekmeden hareket edebiliyordu.

"Günaydın!"

"Günaydın baba!"

"Annen sürpriz yapayım demiş."

"Evet."

"Fena mı oldu?"

"Öyle demek istemedim."

"Biliyorum, Vural. Rahatla. İşte, yumurtan!" Tabağı önüme bıraktıktan sonra kendininkini hazırlamaya girişti. Babam da o sırada kendi için bir tabak hazırlamaya girişmişti. Yan yana... Hiç de garip durmuyorlardı.

"Yeni bir arkadaşın varmış."

"Kimmiş o?"

Annem omzunun üstünden bana bir bakış attıktan sonra babama baktı ve o da dönüp bakana kadar öylece kaldı. "Caner."cevabını aldıktan sonra bana dönüp kaşlarını kaldırdı. "Caner."

Baba...

"Ha, evet. Benden çok babamla arkadaş aslında."

"Öğleden sonra davet ettim. Onunla konuşmak istediğim bir şey var. Annen de burada. Tanışmış olurlar."

"Neden?"

Annem benimle birlikte "Tanımam gerekiyor mu?"diye sordu.

"Bence gerek yok."

"İyi bir çocuk."

"Babam seviyor demiştim."dedikten sonra ağzıma bir peynir dilimi attım ve ikisi de tabakları hazır bir şekilde masada bana eşlik etti.

"O zaman tanışalım. Merak ettim şu Caner'i."

Bıkkın bir halde onlara bakarken mesajı aldıklarını umuyordum.

"Meriç ile nasıl gidiyor?"diye sordu annem dün geceki telefon konuşmamızdan sonra zaten bir cevabı olduğunu belli ederek. Bunun üstüne daha çok yalancı konumuna düşmemek için "Ara verdik."dedim.

"Ara verdiniz?"diye sordu şüpheyle.

"Ayrıldık."

"Ayrıldınız?"

"Hıhı!" Biraz daha peynir yedim. Babam annemden beni nasıl konuşturabilir dersi alıyor gibi dikkatle olan biteni izlerken bir not almadığı kalmıştı.

Kötü Çocuk I & IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin