13:09

59.4K 4.3K 1.9K
                                    

AVM'ye vardığımda Beyza'nın mesaj attığı kafeye girmeden önce üstümü başımı düzeltmek için kadınlar tuvaletine yöneldim. Sabah evden etüte diye çıkmıştım. Annem ders için neden bu kadar süslendiğimi sorguladığında ise kendimi iyi hissetmek istediğim yalanını uydurmuştum. Bu yüzden makyaj yapamaya fırsatım olmamıştı. Eksikleri tamamlamalıydım.

Aslında Beyza'larla sinema planım olduğunu söylesem ses çıkartacağını sanmıyordum. Tuhaf bir şekilde Beyza ve ailesini çok seviyordu. Yine de ona söylemek içimden gelmemişti.

İçeride boy aynası olduğunu görünce şansıma gülümseyip makyaj çantamı çıkardım ve sonbahar renklerine uygun hafif bir makyaj yaptım. Sonra da geri çıkıp bilmem kaçıncı denemeden sonra seçtiğim kombine genel bir bakış attım.

Mevsim güz olduğu için hava iyiden soğumuştu. Bu yüzden uzun siyah çizmelerimi ve kışlık bordo eteğimi giymiştim. Üzerini de gri bir kazakla tamamlayıp dalgalı saçlarımı açık bırakmıştım. Hoş görünüyordum. Aslında her zaman hoştum, tek yaptığım ders çalışma paspallığından çıkıp biraz çeki düzen vermekti.

Makyaj malzemelerini çantamın içine tıkıştırırken Ekin'in bu halimi görse ne tepki vereceğini düşündüm. Acaba beni hoş bulur muydu? Yoksa sıradan bir kız olduğumu mu düşünürdü? Bir an, sadece kısa bir an fotoğrafımı çekip ona göndermek geçti içimden ama bundan hemen vazgeçtim. En iyisi bir an önce Beyza ve diğerlerini bulup günü bitirmekti. Lakin Koray'la ilk kez aynı ortamda bulunacak olmak, beni fazlasıyla geriyordu.

Telefonu elime alıp saate baktığımda buluşma vaktini kaçırdığımı görünce daha fazla oyalanmadan kafelerin olduğu kata çıktım. Mesaj attıkları mekanın kapısına doğru ilerlerken kalbim gümbür gümbürdü. Kesin tek geldiğim için benimle dalga geçeceklerdi. İçeri girmeden önce derin bir nefes alıp bıraktım.

Hadi kızım Asu, bunu yapabilirsin.

İçeri girip masalara bakındığımda kalabalığı seçmem zor olmadı. Pencere kenarında oturmuşlar sohbet ediyorlardı. Hepsini net seçemesem de yabancı yüzleri yakalamıştım. İyi bir bahane bulup cayma fikrini tekrar gözden geçirirken telefonum titreyince gelen bildirime tıkladım.

13:09 Skor kaç kaç?

13:09 İlk yarıdan gol yedim deme sakın.

13:10 Tribünde yerimi aldım. Mağlubiyetinin suçunu asla üstlenmem bilmiş ol.

Mesajlara istemsizce gülerken cevap yazıp gönderdim.

13:10 Henüz maç başlamadı :')

13:11 Sana güveniyorum.

13:11 Onlara kim olduğunu göster.

13:12 Olurda kazanırsan kutlama yaparız;)

13:13 Ne gibi bir kutlama?

13:13 Bilmem. Kazanacağına ihtimal vermediğim için daha düşünmedim :))

13:14 Gıcıksın.

13:14 Ama bu halimi seviyorsun?

Doğru. Bu halini seviyordum. Bana sahte iltifatlar etmesindense yerden yere vurması daha samimiydi.

13:14 Sürprizi düşünmeye başla. Yoksa dilimden kurtulamazsın.

Ekranı kilitleyip kalabalık masaya yürüdüm. Ekin'le biraz daha yazışırsam iyice geç kalacaktım. Yalancı bir telaş takınıp "Çok üzgünüm. Beklettim mi?" diye sorduğumda masadaki bütün bakışlar bana döndü. Kızlardan biri gözlerini bayarken Beyza sahte bir gülüş eşliğinde "Biraz daha gelmesen seansı kaçıracaktık," dedi.

01:28| TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now