Otuzsekiz

22.2K 1.4K 484
                                    

17.12.2020

***

Sabah yoğun bir sıcaklıkla uyandım. Gözlerimi açtığımda başım Uğur'un çıplak göğsüne yaslıydı. Hafifçe kafamı kaldırım uyuyan yüzüne baktım. Elimi kaldırıp yanağını okşadığımda hafifçe yerinde kıpırdandı ama daha sonra sollarını daha sıkı sardı.

Kendimi hafifçe geri çekmeye çalıştım. Kolunu kaldırıp arasından çıktım. Yatakta doğrulup hafifçe gerindim. Yerden kıyafetlerimi toplayıp giyindiğim sırada telefon zil sesimi duyunca etrafa baktım. Sesi takip edip tişörtün altından buldum. Arayan annemdi.

''Efendim anne?'' dedim sessiz olmaya çalışarak. ''Oğlum ne yapıyorsun? Ne zaman geleceksin?''

''Anne çocuk muyum ben? Habire arayıp duruyorsun'' dedim homurdanarak. Dün gecede zırt pırt aramıştı. ''Çocuklara bahçede kahvaltı hazırladım. Sizde gelin diyecektim'' Söyledikleriyle kısa bir an afalladım. ''Sizde?'' Bir süre ses çıkmadı. Sonra homurtulu bir nefes bıraktı. ''Seninkini de getir demek istiyorum işte''

Arkama baktığımda Uğur gözlerini açmıştı. Telefonu işaret ettiğinde hafifçe uzaklaştırıp: ''Annem. Kahvaltıya gelin diyor.'' dedim. Gözleri şokla açılıp yerinde doğruldu. ''Hadi ya.''

''Heee...'' dedim uzatarak. Buna sırıtıp kafa salladı. Telefonu kulağıma koyum: ''Tamam geliyoruz.'' dedim ve kapattım. ''Duşa giriyorum geliyor musun?''

Ayağa kalktığımda ağrıyan kıçımla yüzüm buruştu. ''Gerek yok. Ayrı bir banyo varsa oraya girerim'' dedim homurdanarak. Kıkırdayıp dolaba ilerledi. Bir havlu alıp bana uzattı. ''Kıyafet veririm sana. Diğerlerini giyme'' dedi ve çekmeceden eşofman ve sweat verdi. ''Diğer banyoda şampuan var''

Kafamı sallayıp elindekileri aldım. İkimizde ayrı banyolarda duş aldıktan sonra yola çıktık. Arabası da baya iyiydi. ''Bu ev ve arabayı gardiyanlıktan kazandığın maaşla mı aldın?''

''Hayır. Dedemden kalan payımla aldım. İşimden aldığım parayı da harcıyorum. Babamın durumu da iyi ama onlardan almıyorum''

''Deden peki? Ondan alıyorsun ama.'' Sıkmak istemiyordum onu. Aslında biraz daha tanımaktı amacım. ''Almazsam gereksiz kuzenlerime gidecekti. O kadar da salak değilim.'' dedi gülerek.

''Bende babamın tarafından kuzenlerimi sevmem''

''Hep öyle olmaz mı?'' Gülerek kafamı salladım.

Yolculuk sessiz geçti. Gergin olduğunu anlayabiliyordum. Elleri vitesi sıkıca tutarken elimi elinin üzerine koydum. Parmaklarımızı birleştirdiğimde bana gülümsedi. ''Sakin ol. Annem cadı değildir. Arada laf çarpar muhtemelen ama seveceksin eminim. Arkadaşlarım konusunda...'' Beklentiyle yüzüme baktı. Dudaklarımı büküp: ''O konuda kesin bir şey diyemeyeceğim'' dedim. O gülünce bende güldüm. En azından gerginliği biraz azalmıştı.

*****

Arabayı sakin bir yere park edip çıktık. Yolda pastaneden bir şeyler almıştık. Bahçe kapısına gidip demir kapıyı açtım. Arkamdan beni takip ediyordu.

Bahçeye ulaştığımızda Arda ve Hakan telefonla uğraşıyordu. Diğerleri içeride olmalıydı. ''Biz geldik!'' İkili bize bakıp ayağa kalktı. Hakan samimi bir şekilde elini uzatıp: ''Merhaba ben Hakan.'' dedi.

''Memnun oldum. Uğur bende'' Arda suratına bakıp: ''Beni tanıyorsun zaten'' dedi. Uğur kaşlarını kaldırıp kafasını salladı. ''Maalesef''

Arda ''haspam!'' diye homurdanıp yerine oturdu. O sırada Kubilay ve Tuna'da gelmişti.

Tuna da aynı şekilde elini uzatıp kendini tanıttı. Sıra Kubilay'a gelince bana yaklaştı. ''Merhaba canım Kubilay ben.'' dedi bana elini uzatıp. Eline hafifçe vurup: ''Siktir!'' dedim. Gülerek Uğur'a yaklaştı. ''Selam enişte. Ben Kubilay. Sen bana kısaca Kubi de.''

''Memnun oldum Kubilay'' Kubilay göz devirip bir çocuğa anlatır gibi: ''Ku-bi. Tekrar et'' dedi. Uğur bir süre yüzüne baktı. Sonra gülümseyerek: ''Böyle iyi'' dedi.

O masaya geçerken Kubilay bana bakıp yüzünü buruşturdu. ''Ne kasıntı bu be!'' dedi sessizce. ''Kubi!!'' Uyarıcı ses tonumla omuz silkti. Sonra gözlerini kısarak baştan aşağı inceledi. Daha sonra bana piç bir sırıtışla bakıp: ''Yalnız ben bile veririm buna'' dedi. Kubilay'ın söylediklerine gülüp susması için dirsek attım.

Biz otururken annem geldi. Uğur ayağa kalkıp yanına ilerledi. Annem kısa bir süzüp elini tuttu ama tokalaşmak yerine hafifçe sarıldı. Arkasından bana baş parmağını kaldırıp beğendim işareti yapmayı unutmadı. Ben göz devirirken diğerleri gülüyordu.

*****

Kahvaltı güzel bir sohbet ile devam ederken annem sorularıyla Uğur'u boğmakla meşguldü. ''Annenler babanlar ne iş yapıyor?''

''Babamın restoranı var. Annem ev hanımı.''

''Ovvv bizi de götürürsün bir gün enişte'' dedi Kubilay. Tuna kafasına vurdu. ''Annecim ben demiyorum sana misafirler önünde böyle konuşma diye. Aç sanacaklar şimdi seni''

Diğerleri gülerken ben de kıkırdadım. Uğur bana yaklaşıp: ''Arkadaşların da senin gibi.'' dedi. Ona sırıtırken Kubilay bağırdı. ''Şşt! Kalabalık ortamda kulaktan kulağa konuşulmaz.''

''Belki ayıp bir şey konuşuyorlar Kubi.'' dedi Tuna. İki salak tekrar gülerken annem onlara uyarıcı bir bakış atıp, gülümseyerek Uğur'a döndü. ''Bir gün anneni de getir oğlum.'' dedi. Uğur çayından bir yudum alırken kısa bir an durdu. Hafifçe öksürüp bardağı bıraktı.

''T-tabi'' Annesinin, Uğur'un eşcinsel olduğunu bilmediğini ve hala gelin aradığını biliyordum. Bu nedenle sıkıntıyla eğdim kafamı. Bunu anlayınca masanın altından elimi tuttu. Ona bakınca gözleri parlayarak baktı bana. Bende gülümseyerek baktığım sırada yine bir adet Kubi ortamın içine etti. ''Ee düğün ne zaman?''

Annem içtiği çayı püskürttü. Özür dileyip peçeteyle ağzını silerken diğerleri Uğur'un donmuş ifadesine bakıp gülüyordu. ''Sikikler'' dedim onlara bakarak.

''Bana bak Uğur böceği! Bu çocukla oynayıp bir kenara atamazsın! Telli duvaklı alacaksın'' dedi Kubilay parmağını sallayarak.

''Başlık parası da iste teyze'' dedi Tuna anneme. Utancımdan yerin dibine girerken Uğur yumruklarını sıktı. Yüzü sinirden kızarırken çok bile tuttuğunu düşündüm. ''Kubi cehennemde görüşürüz'' dedi Tuna. Kubi gergince yutkunup yerinde dikleşti. ''Verecen mi başlık parası?'' Uğur anneme gülümseyerek: ''Özür dilerim'' dedi. Annem anlamayarak baktığı sırada sandalyeden hışımla kalkarken hepimiz panikle bağırmaya başladık.

Ay daha fazla yazamadım kısa oldu sorry :( Kubilay annem dayak istiyon sende :D

Öptüm sizi see you 

MAHKUM | bxbDove le storie prendono vita. Scoprilo ora