Onbeş

35.5K 2K 878
                                    

16.11.2020

***

Kendimi tutamadım 1500 kelimeli upuzun bir bölümle geldim. Yani bu kitaba göre uzun :D

Neyse bol yorum ve vote bırakmayı unutmayın. Seviliyorsunuz 😘🌺❤️

Oyun sırasında: Yazardan

Uğur Mert'in yanına gidip ''Sen neden bu kadar üzgünsün?'' dedi. Mert anında gülümsedi karşısında ki adama. Ne ara bu kadar sevmişti onu...

''Senin şerefsizler oynatmıyor.'' dedi. Uğur tek kaşını sorarcasına kaldırdı. ''Ne demek bu?'' Mert, Melih'e bir bakış atıp tekrar döndü sevdiğine. ''Melih piçinden bahsediyorum işte. Ama Selçuk'la iyi anlaşıyor baksana. Senin değil artık he?'' dedi sorarcasına. Uğur ona sırıtarak baktı. Bakışları hiç iyiye alamet değildi.

Melih hâlâ onları izlerken Mert bunun bilincinde ona gülümsemeye devam ediyordu.  Uğur karşısına geçip omzunu sıktı. Sıkarak okşamaya başladı.

''Bana bak velet! Zaten son zamanlarda ki hareketlerin gözüme batıyor. Daha da deli etme beni'' Mert acıyla kasıldı ama Melih'in onlara baktığını bildiği için gülümsemeye devam etti. Uğur bunu anladığı için elini çekip arkasına baktı. Selçuk'la gülüşen Melih'i görünce çattı kaşlarını.

''Bence aralarında bir şey var'' dedi. Uğur tekrar ona dönüp sırıttı. ''Onu kıskanıp beni kışkırtman hiçbir işe yaramayacak Mert. İkinizin arasında bir fark var'' Yüzüne yaklaşıp kendinden emin gülüşünü sundu karşısındaki oğlana. ''O değil ben onun peşinden koştum.'' Mert daha da sinirlenip yerinden kalktı. Diğer tarafa geçip oturdu. Uğur son bir bakış atıp oyundaki oğlana döndü. Ona karşı ne hissettiğini bilmiyordu. Ama kendisine çeken bir şey olduğu kesindi. Ve şimdilik bunu düşünmeyecek, o çekime kapılacaktı.

*****

Melih'ten

Bugün görüş günüydü. Birinin gelip gelmeyeceğini bilmiyordum. Ama tüm gün koğuşta aynı insanları görmekten sıkılmıştım. Üstelik annemden bir haber almam lazımdı.

''Kimse gelecek mi bugün?'' Selçuk'un söylediği şeyle omuz silktim. ''Bilmiyorum. Umarım gelir. Artık farklı bir yüz görmek istiyorum'' dedim. Bana bakıp abartı bir tepkiyle ''Aşk olsun. Bizi beğenmiyor musun artık?'' dedi. Kahkaha atıp koluna vurdum. ''Saçmala lan. Ondan mı dedim''

''Bırak ya'' deyip masaya gitti gülerek. Yılmaz abi yine bulmaca çözüyordu. Bende kalkıp yanlarına oturdum. ''Evet 5 harfli kuyruğu olan bi-'' beni görünce durdu. ''Sen cevap verme Melih'' dedi. Herkes gülünce bende sırıttım. ''Tamam abi'' O sırada gardiyan gelince görüşe çıkacakların adını söyledi. Benimde adımı söyleyince sevinçle ayağa kalktım.

Benimle beraber 5 kişi gardiyanı takip edip görüş odasına gittik. Odaya gidip bana gösterilen masaya oturup beklemeye başladım. Az sonra içeriye giren bedenle gözlerim şokla açıldı.

''Amca...'' Bana sırıtıp karşıma oturdu. ''Merhaba hayırsız yeğenim. Nasılsın bakalım?'' dedi. Yutkunup gözlerimi kaçırdım. Hem çok korkunç bakıyordu, hem de kardeşini bıçakladığım için kendimi kötü hissediyordum. Ama hak etmişti. Anneme yaptıklarından sonra...

''Birkaç haftaya mahkeme günü geliyor. Şahit bulmuş o annen olacak kadın!'' dedi dişlerinin arasından. ''Düzgün konuş! O adam yaptıklarının bedelini ödüyor!'' Sinirle masaya vurup: ''Ulan o adam dediğin senin baban!'' diye bağırdı. Bazı kafalar bize dönmüştü. Sinirle soluyup ben de yumruğumu vurdum masaya.

MAHKUM | bxbWhere stories live. Discover now