Keşke yıkılsan karşımdan!

71.Bölüm: Aşktan da üstün

- Gözlerini açtı ama...
- Aması?
- Çok ağır bir ameliyat geçirdi. Vücudundan dört kurşun çıkarttık. Yani... Allahtan umut kesilmez tabi ki de...
- Anladım, yaşama şansı az diyorsunuz.
- Maalesef.
- Onu görebilir miyim?
- Yanlızca uzaktan. Kimseyi içeri alamıyoruz. Sizi odanıza...
- Ben iyiyim. Onun yattığı odayı gösterebilir misiniz?
- Tabi, asistanım sizi götürsün.

Selin oturtulmuş olduğu tekerlekli sandalyeden kalkmaya çalışırken genç bir adam onu tuttu:
- Lütfen oturun, daha tam iyileşmediniz.
- Yürüyebilirim.
- Yinede...

Genç kadına doğru eğilirken koşarak gelen biri onu kenara itti:
- Selin! Çok şükür burdasın! Ödümü koparttın! İyi misin sevgilim?
- Ben iyiyim. Ya sen?

Eli kocasının bandajlı koluna dokundu. Bileğini tutup baktı:
- Sen serumu mu çıkardın?
- Bana diyene bak! Sende çıkarmışsın!
- Doktordan izin aldım!

Gözleri asistan doktoru arayıp buldu. O da başını salladı. Demir kısık gözlerle bir ona bir karısına baktı:
- Ne oluyor? Ne yapıyorsunuz burda?
- Selin hanım yoğun bakımdaki hastayı...

Demir dün Selinle birlikte almıştı haberi:
- Efkan bey... durumu nasıl?
- Kritik.

Onlar pavyondan çıktıktan sonra polis orayı basınca içerdeki adamlar panikle sağa sola ateş etmişler, ama Malik bile isteye Efkana kurşun sıkmıştı:
- Kalleş!
- Ben çağırmadım!
- Onu ölüm meleklerine anlatırsın artık.

Gözünü kırpmadan ard arda ateş etmişti. Özgür ve polisler müdahale etmese Efkan çoktan ölmüştü. Gerçi şimdi de pek yaşıyor sayılmazdı.

Yoğun bakımın önüne geldiklerinde Ebru hanım kocasıyla birlikte orda oturuyordu. Kızını görür görmez yanına koşup onu sardı:
- Daha iyi misin kızım? Demir sen?

Selin ona cevap vermeyerek Peker Saral'a gözünü dikti:
- O...

Ebru hanım nefesini bıraktı:
- Ona herşeyi anlattım.
- Her şeyi! Oğlunun...

Annesi sesini alçaltarak:
- Senin benim kızım olduğunu! Zaferle bir ilgin yok! Bu konuda sonsuza kadar ağzınızı açmayacaksınız ikinizde!
- Sanki suçluymuşuz gibi bunu gizlemek...
- Artık çok geç Selin. Demiri kaybetmek istemiyorsan olanları hafızandan sileceksin. Sende Demir!

Genç kadın bir an uzaklara dalarak başını salladı:
- Bunu yapabilirim...

Demirin tüm hayatının silinip güncellenildiği düşünülürse bu ondan istenen çokta büyük birşey değildi. Kocasının bakışları üzerindeydi. Onun tavrına göre bir tutum izleyecekti. Genç kadın yavru bir kedi modunda ona sırnaşarak elini tutup okşadı. Demir onun elini avcunun içine alarak öptü. Bu onun herşey yolunda deme şekliydi.

******

- Müjde! İstediğin oldu. Ailemize biri daha katılıyor.
- Ne? Yoksa...

Genç adam haykırarak:
- Hamile misin? Bu haber böyle mi verilir Selin?

Genç adam karısının üstüne doğru yürüyüp onu kaldırıp bacaklarını kendine sardı. Boynuna yumulup minik öpücükler kondururken Selin gülerek başını itti:
- Demir bir dinle!

Demir onu belinden tutup yere indirdi. Başı karnına doğru indi. Yanağını oraya sürttükten sonra eliyle okşadı:
- Birde kızımız olursa... Allaaaaah!!!

Başını kaldırıp panikle:
- Karnındaki yara! Ya bebeğe bir zarar... Ne diyorum ben ya? Allah korusun! Doktora gittin mi? Nasıl öğrendin hamile olduğunu?

Selin uflayıp puflayarak gözlerini yukarı dikti:
- Demir! Demir! Demir! Biraz sakin olur musun? Söylemediğim şeylerden nasıl böyle bir kanıya vardın anlamadım.
- Benimle oynama Wendy! Az önce ailemize biri daha katılacak demedin mi? E bunun anlamı...