38.Bölüm: yıkılmak yok öyle

975 29 127
                                    

Aşktan sabıkalı

Hepsi çok sevmekten.
Hataymış, suçmuş dinlemiyor.
Dünya yanmış önemsemiyor.
Kafasının dikine gidiyor.
Günahı boynumuza,
Aşktan sabıkalıyız.

İmkansızdan anlamıyor,
Gönül illa sevdiğini alacak.
Cesaretin karşısında,
Korkunun hükmü ne ki?
Vurabiliyorsan kalbe kelepçe,
Aşktan sabıkalıyız

Ne çok kırdık kırıldık,
Kaç oldu sayamadım.
Kaybederek kıymet biliniyor,
Kederler birer ders oluyor.
Öyle hemen yıkılmadık diye,
Aşktan sabıkalıyız.

Daldan dala konup gönül eylemedik,
Birbirimizi deli dolu sevdik.
Mutlu olmak için izin istenmez,
Aşkı bilenden şevkat beklenir.
Helal etmiyorsan hakkın,
Aşktan sabıkalıyız.

Mahkum et
Affetme istersen
Ağlatıysak güldük mü?

*****

Boşanma ilamını Vedatın suratına çarptı:
- Sen benimle dalga mı geçiyorsun? Nedir bu kepazelik?

Genç adam mahçup bir halde sadece onun yüzüne bakıyordu. Çıtı çıkmıyordu. Demir arkadaşının yanına koştu:
- Size herşeyi anlatacağım! Önce herkesi gönderelim...
- Sen ne anlatacaksın! Adam kimsiye umursamadan boşanmış, hiçbir şey olmamış gibi eğleniyor birde! Utanmaz arlanmaz!

Vedatı çekiştirirken Demir araya girdi:
- Onun hiçbir suçu yok...

Semih bey onu konuşturmayarak:
- Karışma Demir! Bu bizim aile meselemiz!

Demir dayanamıyordu artık:
- Evet! BENİM aile meselem!
- Vedat arkadaşın diye...
- Selin...

Başını genç kadına doğru çevirdi. Yüzünde acı bir ifade vardı. Suçluluk dolu gözlerle Vedat'a bakıyordu. Yapılacak olan şey belliydi:
- Selinin evliliği yalandı.

Ona yaklaşıp elini tuttu:
- Vedatla aralarında birşey yok. Biz birbirimizi seviyoruz.

Reyhan hanım ve Semih beyden başka hiçkimsede en ufak bir şaşkınlık belirtisi olmadı. Herkeste adeta ölüm sessizliği mevcuttu.

Reyhan hanım duyduğu şeyin şokuyla elleriyle ağzını tutmuştu. Eli başına gitti:
- Bebek...

Demir Selinin elini sıkıca kavradı:
- Bizim bebeğimiz, Selinle benim.

Semih beyin elleri titreyerek havaya kalktı:
- Siz ne yaptınız?
- Birbirimizi sevdik... Böyle olsun istemezdik.
- Bize yalan söylediniz!
- Ne kadar zor olduğunu tahmin edemezsiniz. Yanlış bir karar bizi nasıl büyük bir...
- Bugüne kadar olanların hepsi... Oyun muydu?
- Mecbur olmasak...
- Sen sus! Selin? Sen söyle! Siz Vedatla aynı evde...
- Değildik baba! Firuze ve Leyla hanım Demirle bana aynı evi satınca birlikte kalmaya mecbur kaldık, ama sonra...
- Firuze ve Leyla Hanım? Demirin halaları...
- Değil... Öyle demek zorunda...
- Onlar da bu oyuna katıldı öyle mi?

Semih bey onları izleyenlere şöyle bir baktı:
- Bana öyle geliyor ki bizden başka herkes burada dönen herşeyin farkında. Doğru mu?
- Baba...

Keşke yıkılsan karşımdan!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin