40. Bölüm: Intikamcilar

2.1K 61 40
                                    

    Odanin kapisi iki kez tiklatildiktan sonra Alfred basini iceri uzatarak "Gitmeye hazir misiniz?" diye sordu.

    "Iceri gelsene." dedim ve dogrulmaya calistim. Kutay, hemen ayaga kalkarak sirtimi diklestirmeme yardim etti. "Tesekkür ederim." dedim Kutay'a gülümseyerek ve basimi cevirip, hala kapinin girisinde duran Alfred'e elimle isaret yaparak "Ne bekliyorsun orada, hadi gel iceri." diye tekrarladim.

    Yüzünü burusturarak iceri girdi. "Bu tarz yerlerden nefret ediyorum." diye homurdandi. "Artik gitmemiz gerekiyor. Az önce bizzat deden aradi ve hemen eve gelmeni istiyor."

    Basimi salladim. "Yeni geldiler ve benim ortalarda olmamam dikkat cekmis olmali."

    Alfred, ellerini siyah kotunun ceplerine sokusturup cenesini yukari kaldirdi. "Senin sürekli ortadan kayboldugunu düsünürsek, bu ilgi fazla gibi sanki..."

    Kutay, aniden gerildi. "Sen Arya'nin daha önce de ortadan koybolup durdugunu nereden biliyorsun?" diye sordu gergin bir tavirla.

    Elbette bilirdi. Buna daha önce sahit olmustu ama bunu Kutay bilmiyordu ve bilmemeye devam etmesi gerekiyordu.

    Yüzüme fazla abartiya kacmayan bir gülümseme yerlestirip "Nereden bilcek canim! Ise baslarken bizimkiler onu benim hakkimda bilgilendirmislerdir." dedim ve dediklerimi onaylamasi icin bakislarimi Alfred'in tek kasi oynamayan yüzüne cevirdim.

    Bir kac saniye gözlerime bakti. "Evet. Nasil birine bebek bakiciligi yaptigimi bilmem gerekiyor."

    Gözlerine öylece baktim. "Kimseye tek kelime etmemissin. Bunun icin tesekkür ederim."

    "Bana tesekkür etme demistim." diye cikisti ama sesi eskisi kadar sert degildi.

    Dudaklarim derin bir imayla yukari kivrildi. "Görevini kötüye kullaniyorsun. Dedeme calistigina göre ona herseyi rapor etmen gerekirdi."

    "Bana seni korumam söylendi. Ben de bunu yapiyorum. Ne sekilde calisacagim bana kalmis."

    Konusmanin burada sonlandigini biliyordum. Bu cümle Alfred icin nokta demekti. Daha fazla bir sey söylemedim.

    Klinikten cikana kadar Kutay belimden sikica tutup tüm agirligimi üzerine aldi. Ona her ne kadar iyi oldugumu anlatmaya calissam da beni dinlemedi.

    Onu eve birakmak icin durdugumuzda keyifsizce arabadan indi. Bir türlü beni birakmak istemiyordu. Ona yüz kere falan iyiyim demek zorunda kaldiktan sonra istemeye istemeye arabanin kapisini kapatti ve evine girdi.

    Alfred, arabayi bizim sokaga dogru sürerken dikiz aynasindan onu izledim. "Sormadin."

    Önüne bakmaya devam ederek "Neyi?" diye sordu.

    "Neyim oldugunu."

Tesadüf Serisi 2: GÜNAHKAR SEYLERWhere stories live. Discover now