12. Bölüm: Güzel Bir Gün

2.4K 82 19
                                    

    Multimedyada aramiza yeni katilan gizemli adam Aslan var. Herkese keyifli okumalar ;))

 

*

 

    Hayatta bazi anlar vardir; sadece kücücük bir an bütün hayatini degistirir.

    O sabah yatagindan kalktiginda, günün sana neler getireceginden haberin yoktur. Okula gideceksindir, belki sinavin vardir ya da erkek arkadasinla kavga etmissindir ve bütün günü ona zehir etmeyi planlamissindir. Arkadaslarinla o gün icin planlar yapmissindir, belki alisverise ya da kuaföre gideceksinizdir. Ya da o aksam annenin dogumgünüdür ve ona süpriz yapmak icin yemek pisirmeyi planlamissindir.

    Planlar yapariz. Sadece bir saniye sonra basimiza neler gelecegini bilmeden hayatlarimizi planlariz. Oysa hayat bize yasattigi o kücücük saniyelerle bütün gelecegimizi degistirir.

    Mesela ben, bugün yatagimdan kalkarken hic tanimadigim bir adamin evinde gece boyunca bogazin isiklari ve dalgalarini izleyecegimi planlamamistim. Benim tek istedigim kimseye bulasmadan -daha dogrusu kimse bana bulasmadan- eve geri dönmekti. Cok huzurlu bir gün gecirmeyi dilemistim. Ama hayat bu ya, bize sormadan bütün yasayacaklarimizi planliyordu. Kimi tesadüf der, kimi kader... ikisi de ayni kapiya cikar. Kendini icinde buldugun durumdan ne yapsan da kurtulamazsin, ikiside seni caresiz birakir.

    Simdi, bu soguk rüzgarli gecenin beni bagrina basmasini planliyorum. Karsimda bogaz köprüsü, tüm heybetiyle bana meydan okuyor. Gece, karanlik. Gece, süprizlerle dolu. Ruhum yorgun, bedenim üsüyor. Gözlerimi kapatip, cigerlerimi taze havayla dolduruyorum ve buraya nasil geldigimizi düsünüyorum. O ana geri dönüyorum.

    "Arya o burada." dedi, Azra.

    Dehsete kapildim. Etrafima dikkatle bakiyorum, kim oldugunu bulmak icin ama adamin yüzünü daha önce hic görmedim ki. Fakat adam rus, onlarin soluk tenlerini ve sari sacli kafalarini nerede görsem anlarim.

    "Nerede?" diye sordum.

    Azra'nin bakislari hizla etrafi tararken bir yerde takildi. Gözleri korkuyla kocaman acilirken dudaklari aralandi. "Arya, hemen toparlan ama sakin görünmeye calis. Buradan gitmemiz gerek."

    "Azra, nerede bu adam?"

    "Lütfen soru sorma ve hemen toparlan." dedi. Cüzdanindan hizlica bir yüzlük cikarip masaya birakti ve montuyla cantasini eline alip masadan kalkti. Montumu hizlica üzerime gecirdim ve sirt cantami omzuma atarak yaninda yürümeye basladim.

    "Yakin dur bana." diye fisildadi yüzünü iyice yüzüme yaklastirip.

    Kapiya dogru ilerlerken bir adamin bize dogru yürüdügünü gördüm. "O mu?" diye fisildadim.

    Basini salladi. "Hayir ama onun sag kolu gibi bisey. Sen, benden daha hizlisin. Simdi arabanin anahtarini cebinden cikart ve elinde tut. Kapidan ciktigimiz an dogruca arabana kos ve calistir. Eger sana yetisemeden beni yakalarsa, hemen gaza basacagina söz ver."

    "Hayir. Seni asla birakmam." diye itiraz ettim. Bunu asla yapamazdim.

    "Lütfen, Arya. Simdi seninle tartismak istemiyorum. Eger yakalarsa diyorum zaten. O zaman mutlaka gaza basip buradan uzaklasacaksin."

    "Tamam." dedim ama bunu asla yapmayacaktim. Eger halami yakalarsa onun basina neler gelecegini az cok tahmin edebiliyordum. Eger Azra'yi simdi kaybedersem bir daha onu bulamayabilirdik. Adamla göz göze gelmemeye calistim ama bakislarimi ondan alamiyordum. Gözleri tehlike canlarina tekme atan cinstendi. Kapiya geldigimizde adamin adimlari hizlandi. Azra ile ona son kez kisa bir bakis attiktan sonra kapidan gectik. Bana "Simdi!" dedigi an kosmaya basladim.

Tesadüf Serisi 2: GÜNAHKAR SEYLEROnde histórias criam vida. Descubra agora