18. Bölüm: Tek Kelime, Üc Harf

2.3K 85 13
                                    

    "Nasil halledeceksin?" diye sordu, Azra.

    "Biz büyük bir aileyiz, Azracim." Ellerini masadan cekti ve belini dogrulttu. "Kendini hazirla kardesim, bu dünyadaki en sevdigin kisiye telefon acmaya gidiyorum." dedi ve arkasini dönüp koridora cikti.

    "Hayir abi! Bunu yapamazsin." diye bagirdi Azra arkasindan. "Annem olmaz!"

    Nihat amcam dogruca calisma odasina girdi ve kapiyi kapatti. Azra'da pesinden kalkip odaya gitmek istedi ama amcam kapisini kilitledigi icin acamadi. Yumruk yaptigi elini hirsla kapiya vurmaya basladi. "Bunu yapamazsin Nihat. Sana diyorum, annemi buna dahil etme."

    Her hangi bir tepki alamayinca omuzlarini düsürdü ve arkasini dönüp, oraya gittigi gibi tekrar yanimaza döndü. Bir elini beline koyup, digerini havada sallayarak mutfagin ortasinda bir ileri bir geri turlamaya basladi.

    Candan yengem yanimiza geldi, mutemelen Azra'nin kapiyi yumruklama seslerini duymustu. Cünkü kocaman actigi gözleri bir bize, bir Azra'ya dönüyordu. "Neler oluyor kizlar? Demin ki gürültü de neydi?"

    "Nihat amcam, dedemle telefon konusmasi yapmak icin calisma odasina kapandi. Azra'da onu durdurmak icin pesinden gitti ve kapinin kilitlenmis oldugunu görünce, icinden biraz kapiyi yumruklamak gelmis." dedim kisaca durumu özetleyerek.

    "Dalga gecme, Arya. Nihat'in babami aramasi demek, annemin de herseyi ögrenecegi anlamina geliyor. Sence onun Paris'ten buraya gelmesi kac saat sürer? Üstelik benim yine bir hata yaptigimi ögrenince eminim icinde zevkten sarhos olmus kadin samba danslari yapacaktir fakat O, karsima en soguk ve ben demistim ifadesiyle dikilecek ve" dedi büyükannemi taklit ederek "Yine hangi utanc verici durumun icindesin, Azra?' diyecek. Halbuki o benim yanlislarimdan zevk aliyor. Sirf beni asagilamak icin gelecek buraya, ben aptalim, ben kusurluyum, ben her zaman hata yapan oldugum icin. Karsima gecip o buz gibi ifadesinin altindan bana kis kis gülecek. Eger su an kücük bir kiz cocugu olsaydim beni en uzak ülkedeki bir yatili okula yatirirdi. Eminim simdi de en yüksek duvalara sahip olan bir akil hastasine yatirmayi istiyordur." Basini uzatip amcamin calisma odasina bakti. "Sizce bavullarini toplamaya baslamis midir?"

    Candan yengemle birbirimize baktik. "Merak etme, ben sana paratonel olurum. Nasil olsa benimle ugrasmaktan, sana sarf edecek yeteri kadar enerjisi kalmaz." dedi, Candan yengem gülümseyerek.

    Azra, masanin kenarindaki sandalyelerden birini cekti ve Candan yengemin yanina oturdu. "Kendimi psikolojik olarak bu duruma hazirlamaliyim." Dirseklerini masanin üzerine koydu ve elleriyle yüzünü kapadi.

    Elimi sallamakta oldugu dizinin üzerine koydum. "Dimitri'den bahsederken bile bu kadar gerilmemistin. Sakin ol, o senin annen."

    Ellerini yüzünden cekti ve bana bakti. "Cünkü dünyadaki hicbir sey beni o catlak kadinla ayni ortamda olmaktan daha cok korkutmyor. Bence sen de kendini hazirlamalisin."

    "Neden? Ben her zaman büyükannemle iyi gecinmisimdir."

    "Beren'le olan yakinlasmanizi fark ettigi an bütün oklarini sana cevirecektir. Önal kizlarinin, Soydan erkekleriyle olan yakinligindan pek haz etmez, Mehves hanim."

    Dudaklarimi birbirine bastirdim ve arkama yaslandim. Büyükannem neden bunu sorun etsin ki? Hem benim bildigim kadariyla benden baska aileden hicbir kadin onlardan biriyle yakinlasmamisti. "Ne demek oluyor bu? Baska kim onlardan biriyle beraber oldu?"

    Candan yengem Azra'ya bakarak kaslarini oynatti. Bunu gördügümün farkinda degillerdi ama görmüstüm. Ona susmasi icin yapmisti bu hareketi. "Hic, hic kimse. Sadece sen yine de uyarimi dikkate al. Mehves hanimin isi belli olmaz, bi bakmissin vakif fonunu iptal etmis." dedi, Azra.

Tesadüf Serisi 2: GÜNAHKAR SEYLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin