21. Bölüm: Mutlu Yillar

2.3K 90 30
                                    

     Multimedyada Beren ve Rüzgar var. Bütün gece oturdum ve size up uzun ve dolu dolu bir bölüm yazdim. Emege biraz saygi lütfen arkadaslar. Herkese keyifli okumalar. ;))

 

*

    Merdivenin basina oturdum ve dizlerimi karnima cektim. Basimi araladigim dizlerime dayadim ve gözlerimi kapatip nefes almaya calistim. Psikologuma göre bu sekilde derin nefesler alip vermem kendimi daha iyi hissetmemi saglayacakti. Bosversene!

    Ayaga kalkip, merdivenlerden kosarak indim. Koridorda ilk önüme cikan cocugu kolundan tuttum. "Sigaran var mi?"

    Cocuk bir sey söylemeden elini cebine atti ve Molboro kutusundan bir dal uzatti. "Sagol." dedim ve dogruca mutfaga gidip tezgahin üzerindeki cakmagi aldim. Bahce kapisini actigim gibi kendimi soguk havada disari attim. Dudaklarimin arasinda tuttugum sigarayi yaktim ve icime derin bir nefes cektim. "Iste bu gercek bir nefes."

    Icimde tuttugum dumani disari üfledim. Montsuz ciktigim icin soguk hava titrememe neden oluyordu. Yanan sigarayi parmaklarimin arasinda tutarken ellerimi kollarima sürtüp biraz olsun isinmaya calistim.

    Sigarayi tekrar dudaklarima götürdügümde dumanin cigerlerime giderken bogazimi yakmasini hissettim. Ne kadar sagliksiz olsa da bu yanmayi seviyordum. Eger kansersen sigara, alkol, stres, vs... bu tarz seyleri tamamen hayatindan uzaklastirman gerekiyordu. Sabah aksam aldigim ilaclar yüzünden alkol almayi birakmistim -dün bir kac yudum kacirmanin haricinde-. Bütün gün elimde kokteylmis bardaginda portakal suyuyla dolasmistim. Ancak bu kadar yeter! Ben hic bir zaman yesilayci biri olmamistim. Her sabah kosmayi ve spor yapmayi ihmal etmezdim ama bunu saglikli oldugu icin degil; kendimi daha iyi hissettigim icin yapiyordum. Alkol, sigara ve daha bir cok zararli madde hayatimin her döneminde vazgecilmezlerim olmustur.

    Kanser oldugumu ögrendikten sonra her ne kadar zor gelse de hepsinden vaz gecmistim; ancak az önce olanlardan sonra en azindan bir dal sigarayi hak etmistim. Tanrim, bu adam hemen yan evdeyken ne yapacagim ben? Ben ona yardim etmeye calisirken, ayaküstü beni ayartmaya calismasi mi daha kötüydü; yoksa benim buna neredeyse izin verecek olmam mi? Bir an gercekten öpüsecegimizi sandim.

    Baskasinin olsa bile benim asik oldugum tek bir adam vardi; o da Beren. Nasil olurda daha bir gün önce tanistigim abisiyle aramizda böyle sacma sapan seyler gecebilirdi? Sacmalik kelimesi bile bu durumu aciklamak icin yetersiz kalirdi, bu düpe düz hastalikliydi.

    Beren'e oyun oynayacak olsa neden beni kullansin? Bunu Naz'la yapmasi daha dogru olmaz miydi? Sonucta Beren'in resmi sevgilisi oydu. Ben ne oluyordum bu durumda, gayri resmi mi? Ahh, yine beynim uyusmaya basladi.

    Rüzgar, Beren'le aramizda gecenlerden haberdar olmali, bunun baska aciklamasi olamazdi. Ama nasil? Ilk defa dün görmüstüm onu, daha önce gelmis olsa kimse fark etmez miydi? Benim disimda herkes onu taniyordu. Ne yani gizli gizli mi izledi?

    Sacmalamada kesinlikle sinir tanimiyorum!

    Son zamanlarda basima gelenlerden sonra böyle sizofrenik düsünceler üretmem cok normal tabii. Hatta gidip bunlari sesli bir sekilde digerlerine de anlatayim da beni akil hastanesine kapatsinlar.

   Sigaram dibine dogru yaklasirken son bir nefes cektim ve dumani disari üflerken sigarayi ayaklarimin dibine atip, ayakkabimin ucuyla ezerek söndürdüm. Alnima düsen saclari arkaya dogru attiktan sonra kapiyi ittirip iceri girdim.

    "Ahh, gercekten disarisi cok sogukmus."

    "Disari neden ciktin ki?"

    Basimi cevirip konusan erkek sesine döndügümde Tony'yi gördüm. "Aa, geldiniz mi?"

Tesadüf Serisi 2: GÜNAHKAR SEYLEROù les histoires vivent. Découvrez maintenant