Kalp Tutulması

- 38 -

Songül:

"Nasıl yani?" dedi şaşkınlıkla.

Güney:

"Bize yardımcı olacak birini arıyoruz. Sen de nasılsa iş arıyorsun."

Songül:

"İyi de ben hiç anlamam ki kuaförlükten falan."

Mert:

"O sıkıntı değil. Anlamayanlar da yapıyor." dedi Mine'ye imalı bir bakış atıp.

Mine:

"Ben Güney'den çok şey öğrenmiştim kuaförlükle ilgili. Hem elim yatkın makyaja." diye hemen kendini savundu. "İşle hiç alakasız birini almak çok saçma."

Atakan:

"Zamanla öğrenir."

Güney:

"Ben yardımcı olurum başlangıçta. Zaten alışırsın sonra."

Mert:

"Hem her gün sevgilinle bir arada olursun." diye güldü.

Atakan:

"Valla bir süre seni görmeyince ruh gibi dolanıyor bu çocuk ortalıkta. Sen burda olursan enerji alır bence de." dedi alayla.

Güney gülerken Songül elini Güney'in elinin üstüne koyup gülümsedi.

Songül:

"Ya çok güzel olur aslında. Ben de Güney'i çok özlüyorum. Ama işi öğrenebilir miyim bilmiyorum. Makyajdan da hiç anlamam zaten. Sizi zorda bırakmak istemiyorum. "

Güney:

"Anlamana gerek yok ki güzelim bize yardım edeceksin sadece."

Songül:

"Bir de bizimkiler kabul eder mi bilmiyorum. Ben başka şehirde çalışayım dediğimde pek olumlu bakmıyorlardı." dedi sıkıntıyla.

Atakan:

"O zaman sen iyice düşün. Ailenle de görüş. Karar verince Güney'e haber verirsin."

Songül başını salladı.

"Tamam... Teşekkür ederim teklifiniz için."

Atakan:

"Ne demek." diye güldü.

Güney:

"Gel aşkım müşteri gelene kadar saçlarına fön çekelim." diyerek ayağa kalktı ve Songül'ün elini tuttu.