Güney:
"Ya kızlar kusura bakmayın ama benim eve geçmem lazım. Siz oturur musunuz yoksa beraber kalkalım mı?"
Songül:
"Biz de kalkarız. Geç oldu zaten." derken sesinin titremesine engel olmaya çalışıyordu.
Güney:
"Tamam hadi çıkalım o zaman."
Dışarı çıktıklarında Songül Güney'e döndü.
"İyi akşamlar."
Güney:
"Aynı tarafa gidiyoruz. Dükkanın ordan bineceğim ben de. Beraber yürüyebiliriz yani."
Beraber yolda ilerlerken üçü de oldukça sessizdi.
Güney:
"Sevdiniz mi mekanı?"
Songül:
"Hıhı güzelmiş." dedi zoraki bir gülümsemeyle.
Güney:
"Daha farklı yerlere de götürmek isterdim ama malum vakit kısıtlı."
Songül:
"Olsun gezdik zaten baya."
Meral:
"Bir daha gelirsek değişik yerlere de gideriz ama."
Güney güldü.
"Olur tabi... Gelirseniz gezeriz yine."
Songül:
"Sağol."
Güney:
"Mekanda da fazla oturamadık kusura bakmayın. Eve geçmem gerekti. Misafirim gelecek."
Songül:
"Sorun değil."
Meral:
"Misafir gelmesi için geç bir saat değil mi?"
Songül susması için Meral'i dürttü.
Güney:
"Şehir dışından geldi de bende kalacak."
Bu sırada Mine yine aramıştı.
Güney:
"Alo."
Mine:
"Aşkım neredesin? Geçtin mi eve?"
YOU ARE READING
Kalp Tutulması
FanfictionKalp tutulmuştu bir kere... Vazgeçmeye çalışsa da o çekik gözleri söküp atamıyordu kalbinden.