Evlenmemiz gereken bir konu var. (77. bölüm)

En başından başla
                                    

Saniyeler sanki ağır çekimde akıp geçerken tüm gözler benim üzerimde sabitlenmiş öylece bakıyorlar. Ne cevap vereceğimi bilemeden çaresizce Yağmur’a bakıyorum. Öyle bir halde ki neredeyse ağlayacak. Sakın! Diye bağırıyor gözleri. Sakın söyleme! Ne yapacağım ben şimdi?!

Herkes sus pus olmuşken birden Kerem’in kahkaha atmaya başlamasıyla birlikte gözler benim üzerimden ona çevriliyor. Uzun bir süre kahkaha atmaya devam ederken endişelenmiyor da değilim! Vallaha gitti güzelim çocuk! Görüyor musunuz, kafayı yedi!

“Kereem!” diyorum onu dürterek kendisine gelmesini sağlamak için ama hiç etki etmiyor! Bizimki gülmekten kıpkırmızı kesildi ama susmuyor bir türlü!

“Kerem kendine gel!”

“Ahhahaha! Zey- ahahha Zeynep ahahhaaah ha- ahhah hamile ahahha dedi! Ahahahahha!”

Gülerken arada hece hece söylediği kelimeler anlam bulduğunda hala bunda gülünecek ne olduğunu merak ediyorum açıkçası! Şuan ki durumumuzun farkında mı bu adam acaba?!

“Kızım neler oluyor açıklayacak mısın artık!” diye araya giren annemin suratıysa sirke satıyor!

E normal tabi. Şimdi böyle hiç bilinmeyen bir ortamda kızının evlilik dışı bir çocuğu olacağını öğrenen her anne sanırım sinir küpüne döner.

“Ya anne bir saniye sakin olur musun lütfen?”

“Olamam Zeynep hemen bana bir açıklama yapıyorsun!” diyor annem elini havada sallarken.

Keremse hemen ardından bir kahkaha daha patlatıyor. Hay Allahın cezası bir sus!

“Oğlum sende gülüp durmasana!” diye uyarıyor Can. Ah canııım başına geleceklerden habersiz tabii. Dur daha sıra sana da gelecek.

“Ama ne yapayım Can görmüyor musun? Hamileymiş Zeynep! Ahahaa!”

“Zeynep sana diyorum! Susmasana kızım!”

“Anne bak gerçekten sandığın gibi değil” diyerek aslında bu cümlenin ne kadar yanlış olduğunu sonradan fark ediyorum.

Çünkü bu cümle aslında tam da sandığın gibi demek.

“Ne demek sandığın gibi değil Zeynep! Ne diyor bu kadın? Sen niye test alıyorsun ha?”

“Ya annecim bak doğru ben test aldım ama-”

“Arkadaşım için aldım de, de tam olsun!” diye araya giren eczacı kadına kafa göz dalmak istiyorum şuan gerçekten!

Ortalığı karıştırdığı yetmiyormuş gibi şimdi birde kızıştırıyor. Yani arkadaşım sizin meslek sırrınız diye bir şey yok mu? Ne oldu o hasta-doktor arasındaki gizliliğe, sırra? Böyle insanları da çalıştırmamak lazım canım böyle yerlerde olmaz ki! Bütün özelimi döküp saçıyor ortalığa!

“Yani, kendim için almadım ben!” diyorum Yağmur’a kaçamak bir bakış fırlatırken. O ise hala sesini çıkarmadan duruyor öylece. Ah Yağmur ah! Senin yüzünden ne hallere düştüm sonra soracağım sana bunun hesabını!

“Ya tamam yeter artık” diye araya giriyor Kerem. “Öyle bir şey yok tamam mı, olamaz yani. Olsa biz bilirdik değil mi Zeynep?” diyerek bana dönüp göz kırpan Kereme bir alkış litfin!

Sıçıp sıvamak bu olsa gerek! Ağlamak istiyorum!

“Cık cık cık! Kız, bu oğlandan değilse kimden bu çocuk!” diye tekrar araya giren eczacı kadın yeter ama!

EVCİLİK OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin