Biri Teyzeyi Sustursun Allah Aşkına! (66. bölüm)

29.1K 681 169
                                    

İyi akşamlar birtanecik okuyucularıım :) Gelen yorumlarla beni çok mutlu ettiğinizi belirteyim. En sonki özel bölüm yorumlarına henüz cevap veremesemde en kısa zamanda döneceğim onlara :) Sanırım bu ileri kesit baya hoşunuza gitti, ara sıra yazarım olmazsa o günlerden de, yani eğer isterseniz :)

Bu arada bölümle ilgili bir açıklama yapacağım, konumuz Can ve ailesi. Bu hikayedeki Can'ı dizideki gibi düşünmeyin yani en azından ailesini öyle çok zengin değiller daha çok orta gelirli bir aile öyle sosyetik bir annesi yok zaten okuduğunuzda ne demek istediğimi anlayacaksınız :) 

Bir diğer yandan yeni kapak fotoğrafı için Derya'ya buradan çok çok teşekkür ediyorum^^ 

Son olaraksa bu bölüm mizgin15'e gidiyor, umarım beğenirsin tatlım :) Keyifli okumalar...

***

“Aaa orada gelin ve damat mı var yoksa?” diye sormasıyla hepimiz Melis’in gösterdiği tarafa bakıyoruz.

“Yok artık!” diyor Aksel gözleri kocaman açılmış.

“Kimin bu düğün?” diye soruyor Melis de şaşkınlıkla.

“Can? Neden geldik buraya?” bu soru da Yağmurdan geliyor tabi. Bense sadece onları izliyorum. Ahahah. Epey komik duruyor hepsi! Ve Can’ın cevabıyla da hepimiz kahkahalara boğuluyoruz.

“E hayatım evleniyoruz ya bizde prova olsun diye işte! Şimdi içeriye giriyoruz ve bolca kurtlarımızı döküp nasıl göbek atılır, nasıl halay çekilir hepsinin provasını yapıyoruz!”

                                                      66. BÖLÜM

Can’ın sözlerinin ardından biz kızlar gülerek, Aksel ve Kerem ise söylenerek içeriye doğru gidiyoruz.

“Düğün sahiplerini tanıyor musun bari Can rezil olmayalım içeride” diyor Melis kapıdan içeriye girerken.

“E herhalde tanıyoruz!” diyor Can da

“Kimin düğünü lan bu” diye soruyor Aksel hala Can’a kızarken.

“Şimdi abi benim annemin çok yakın bir arkadaşı var heh onun oğlu işte.”

“Nasıl bir tip şimdi biz tanımıyoruz etmiyoruz bir arıza çıkarmasın”

“Valla bilmiyorum ki abi göreceğiz işte”

“Ne demek bilmiyorum lan!”

“Bilmiyorum demek işte merhaba-merhaba o kadar tanıyorum bende”

“Hay Allah’ım ya! Yürü Zeynep biz gidelim bence” diyerek kolumdan tutuyor beni Kerem. Ben şaşkın bir halde ona bakarken Can durduruyor bizi.

“Hayatta olmaz abicim hiçbir yere gidemezsiniz! Hah bak annemlerde orada zaten” diyerek ilerideki bir masayı gösteriyor bize.

“Nee! Annenler mi?!” diye cırlayan Yağmur’a dönüyoruz bu sefer hala kapı girişinde dikilirken.

“Evet, hayatım ne oldu ki?” diyor Can da omuzlarını silkerken.

“İnanamıyorum Can bunu şimdi mi söylüyorsun?”

EVCİLİK OYUNUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin