MUCİZELER HEP VARDIR DERLER ???

Bölüm 36

             " Seram acikmişsindir. Hadi şu üzerindekini değiştirde yemek yiyelim. "

      "  Ali Ömerrrrrrr daha herseyi konuşmadık biliyorsun. Bir sürü sorum var sana. "

     " Tamam sevgilim ne istersen sor. Ama önce şu elbiseyi değiştir. Görünce Thomas denilen o ...... neyse işte onunla evleneceğin geliyor aklıma.  "

     Ben var ya. Bu adamın sinirli suratıni yerim. Beni mi kiskanmiş.  Oh olsun. Ben de Arzudan,  Aylin den felan az kiskanmadim zamanında. Ay ben o bakişa. Nasıl güzel bakıyor insafsız. Kiyamaz gibi. İncitmekten korkar gibi. Dokunmaya korkar gibi. Sanki kirilacak bibloyum.  Bibloluk hâlmi   kaldı?  Öldün sandim ben. Yoksun sandim. Yaşadım mi sanki sen yokken? Nefes alıp vermek yaşamaksa eğer yaşadım. Çok özledim be adam. Gözlerini, sesini, kökünü,  sarilişini,  verdiğin güveni herseyini çok özledim. Bir insan başka bir insanı nasıl bu kadar çok sevebilir? Ben kendimden çok seviyorum seni.  O kadar çok ki yildizlardan çok.  Kuşlardan çok.  Herşeyden çok.

    " Ben de seni çok seviyorum çocuksu sevgilim. " dedi gözlerimin içine bakarak. Nasıl ya bu adam benim aklımı mi okumaya başladı? 

    " Bir kere ben başka bişey düşünüyordum. Yani öyle seni ne çok sevdiğini felan değil.  "

    " Hihi Tabi. Tabi. "

    " Sen bilmiyorsun  tamam mı ben başka bişey düşündüm.  "

   " Ama dilin öyle soylemiyotdu  sevgilim. "

   Neeeee?  Yine mi ? Ben yine sesli mi düşündüm?  Ah Sera ah  Aferin sana. Adam iyice havalara girsin.  Şuna bak nasilda gülüyor. Ama çok güzel gülüyor. Girsin be. Havalara da girsin ne olacak. Yanımda olsun bana hep böyle baksın yeterki.

      " Ömrümün sonuna kadar sana böyle bakacağım hatta hergün daha çok severek. "

    " Yine dıştan düşündüm değil mi? "  dedim utangaç  bir gülümsemeyle bakarak. Alnima bir öpücük kondurduktan sonra "Sen hep böyle ol Seram. Aramızda saklı gizli hiçbir şey olmasın. "  dedi.

    " Bir şartla canim. "  diye cevapladim onu.

    " Ben de aynısını isterim. Sen de benden bir daha hiçbir şey saklamayacaksin. Ben de kafanin içindeki ve dışındaki herseyi yani seninle ilgili herşeyi bilmek istiyorum. Söz mü ? "

   " Söz. "  dedikten sonra ona uzattiğim elimi kalbine götürüp  " Bence bu anlaşmayı mühürlememiz gerek" diye  beni öptü.

------------------------00--------------------

   Ali Ömer odadan çıktıktan sonra bir süre kapının arkasında ellerimi kalbime yaslayip bekledim. Az önce ne olmuştu öyle? ;Sevdiğim, seveceğim buradaydi. Hâlâ ellerimi tutan ellerinin sıcaklığını hissedebiliyordum. Daha birkaç saat öncesine kadar hayat benim için bitmişti oysa. Ve şimdi burada bu evde yeniden nefes alıyordum.

   Kimbilir düğünden kaçmam nasıl karşilanmişti?  Eminim Thomas deliye dönmüştür. Beter olsun. Hiç umurumda değil  Şirin zaten herseyi biliyordur. Ceren ve Cenk?  Sadece onlar. Ama eminim Ali Ömer bunuda halletmistir

    Aynanin karşısına geçince ufak bir şok yaşamadım değil. Ağlamaktan başta gözlerimdeki olmak üzere neredeyse tüm makyajim birbirine karişmişti. Bu adam beni bu halimle gördüğü halde seviyordu. Sevecekti tabi. Ben de onu çok seviyorum.

    Ilık bir banyodan sonra dolabın kapağını açıp baktım. Ali Ömer'in en sevdiği renk maviydi. Onu daha fazla bekletmemek için mavi elbisemi giydim ve sacimi düzeltip hafif bir makyajdan sonra odadan çıktım.

    Ev büyüktü ama sanki nereye gideceğimi bilir gibi merdivenlere yonelip inmeye başladım. En son basamağa geldiğimde oradan elinde tersiyle geçen bir çalışana Ali Ömer'in nerede olduğunu korkarak sordum. Sanki bana Ali Ömer diye biri yok burada diyecek gibi hâlâ bir ruyada olduğumu sanıyordum. Ancak korktuğum olmadı. Sorduğum adam bana gülümseyerek
"Ali Ömer bey salondalar efendim. Sizi gotureyim " dedi. Rüya değildi. Gerçekti.

    Salondan içeri girince gözlerim Ali Ömer'i aradı. Tam karşımda telefonla konuşuyordu. Beni görünce gulumsedi ve bana doğru gelmeye başladı. O da üzerini değiştirmiş spor bir gömlek ve pantolon giymişti.  Yanıma ulaşınca bostaki  kolunu bana sararak iyice kendine çekti ve başımın tepesine bir öpücük kondurdu.

    " Evet Rıfat. Hisselerin hepsini al. Dedemde bizden yana "     " Evet evet %30 . Seranin bana devrettikleriyle tabi. "

   % 30 mu? Satışta olan hisselerde % 35. Sirini % 5. Dedesinin hisseleride var   Neredeyse % 70 - 75 hatta daha fazlası.  Kurtuldu şirket Tekrar Ali Ömer'in. Biliyordum.

    " Tamam Rıfat. Ben şimdi güzel bir bayanla yemek yiyeceğim. Daha fazla iş konuşup onu bekletmeyelim. "

    " Evet elbette. Yengeninde sana selamı var. "  dedi gülerek.

   Telefonu kapattıktan sonra koltuğun üzerine atıp bana sarıldı. " Küçük hanim bakıyorum eski Seram geri gelmiş. "

    " Nasıl yani? "

    " İşte böyle  Sade ama çekici. Duru ama çok güzel. Mis kokulu. Ve güzel yüzü gözüken. "

    "Akan  makyajdan gözükmuyirdum  değil mi? Ama bana hiçbir şey söylemedin. Yüzünü yıka diyebilirdin. "  dedim sahte bir kirginlikla hafifçe omzuna vurarak.

  " Dedim ya Seram Ben seni her halinle severim. Nasılsa o kalintilarin altında benim Seram olduğunu biliyordum  Ustelik o kadar aglama nedeninde bendim. Sadece o lanet elbise canımı sikiyordu. Onu da söyledim zaten. "

   " Ali Ömer birsey sormam gerekiyor. "

  " Sor sevgilim. Sor aşkım.  Sor ...... "

   " Ali Ömerrrrrrr  Peki soruyorum . Ben hani borç para aldım ya. "

Beni tutuşu biraz sertlesince sinirlendiğini anlamistim. " Eeeeee?  "

   " Seyyy.  Benim o parayi geri vermem gerek. "

   " Sen bunları düşünme "

    " Nasıl yani? "

    " O iş halloldu yani. "

    " Ama nasıl?  Ali Ömer hani birbirimizden birşey saklamayacaktik?  "

   " Saklamiyorum zaten. "  dedi derin bir nefes verip. " Bu sabah parasına ihtiyacın olmadiğini yazan bir notla birlikte parası geri iade edildi. " 

   " Sadece o ..... o      o herifle aynı cümle içinde gecmene bile tahammül edemiyorum. Onunla neredeyse evlenecektin. O ...... o..... "

   Ellerini tutup gözlerine baktım. " Ama sen beni kurtardin" dedim. " Eğer senin yaşadığını bilseydim asla böyle bir şey yapmaya kalkişmazdim. Ve Şirin. O bana önce şirketi kurtarıp sonra bana geleceğini söyleyince ben ben şirketini kurtarmak için senin için....... "

    " Bir daha sakin Seram. Bir daha asla. Asla böyle bir şey yapmak yok. Hatta benden habersiz birsey yapmak yok. Tamam mı?  Söz ver bana. "

   " Söz veriyorum sevgilim. "  dedim.   " Bundan sonra tek başıma hareket etmek yok. Senin sözünden dışarı çikmakda. "  diye ekledim.

   Bana sarilırken kahkaha atıyordu.  " Ha şöyle kadın.  Söz dinle  azıcık.  "