MUCİZELER HEP VARDIR DERLER ???

Bölüm 31

         " Hey sen. Sen de kimsin? "

        Oda ve salonu ayıran koridora adimimi attığım an da gelen yabancı ses ile yüzümü o tarafa döndüm.
     
       " Ben mi? Asıl sen kimsin? Ve o?  O ? Ama o nerde? "

      " Sera ? Ama senin burada ne işin var?  Sen İtalya'daydin. "  diye araya girdi Şirin.

     " Şirin o nereye gitti? Buradaydi. Gördüm."

     " Kim? Kimi gördün?  Neden söz ettiğini anlamiyorum bak burda bizden başka kimse yok. "

    " Buradaydi. Yanindaydi . Yanında oturuyordu. Siz siz hisselerden konuşuyordunuz.  Sonra sen ona dönüp sordun. Hatta ona kuzen dedin. Duydum. Duydum ben. Buradaydi. "

    " Bak canim inan neden bahsettiğin hakkında bir fikrim yok. Biz burada Rıfatla oturuyorduk. Kaab da mutfağa kahve yapmaya gitmişti. Belki de onu gördün. Ama hisselerden felan konuşmadık. " 

    " Hayır duydum. Üstelik Rıfat sana sevgilim dedi. Bunu da mı uyduruyorum? "

    Şirin kafasını biraz da bana üzüldüğünü belli edercesine olumsuz anlamda iki yana salladı.  Gerçekten deliriyor olabilir miydim? Bana söylediği kişiye baktım. Kaan. Hayır.  Sari saçli ve orta boylu bu adamın az önce Şirinin yanında oturan koyu renk saçlı ve yapılı adamla ilgisi yoktu. Üstelik  Kaanin üzerinde spor mavi bir ceket varken o adam arkadan görmeme rağmen siyah bir takım girmişti. Neler oluyordu böyle?  Odadan çıktıktan sonra Kaan'in dikkatimi kendi tarafina çekmesi ve onunla konuşmam on saniye bile tutmuş olamazdı.  Bu kadarcik süre içinde salondan birinin kaybolması,  yok olması adına her ne deniyorsa mümkün olabilir miydi?  Belki de hâlâ evin içinde bir yerlerdeydi. Ama neden? Nasıl? 

    "Gel canim biraz otur. Rifat bir bardak su getirebilir misin?  "

    Hiçbir şey söylemeden dediği gibi geçip oturdum. Bundan nefret ediyordum. Bana aciyan gözlerle bakan Şirin ve Kaana biraz sonra elindeki bir bardak suyu bana endişeli gözlerle uzatan Rıfat eklendi.

    " Yenge iyi misin? "

    " Ben. Ben bilmiyorum. Bilmiyorum. "

    Bu nasıl olabilir? Ben duydum. Üstelik gördüm. Hepsini uydurmuş olamam ya. Nasıl birşeyin içindeyim ben?  Az önce olanlar gerçekten oldu mu? Yoksa hepsi aklımın bir oyunu mu? Ama ben duydum.

   " Siz. Siz burda ne yapiyordunuz?   Ne konuşuyordunuz peki? Neden buraya geldiniz? "

   " Benim Ali Ömer' le ortak çalıştığımız bir proje vardı.  Onun dosyası Ali Ömerdeydi. Ben onu almaya geldim. "

   "Peki ya sen Şirin?Sen neden buradasin? "

   " O da bu projedeydi. Sirkette benim yanimdaydi. Ben gelirken o da geldi."

    Herseye nasilda mantıklı bir cevabı vardı Rifatin.  Ya da çok güzel yalan söylüyordu.

   " Ha  Kaan  benim yardimcim sirkette. "  diye de ekledi Kaana baktigimi görünce.

   " Peki Sera ya sen? Neden hepimize yalan söyleyip buraya geldin? " 

   Anlaşılan sıra bana gelmişti. Şirinin bu sorusu onu gösteriyordu. Ne diyebilirdim? Aslinda hepinizden şuphelenmekle delirmek arası bir yerlerdeyim  mi? Bu çok İronik olurdu. Şu an hangisi doğru bilmiyordum.

    " Ben biraz yalnız kalmak istedim. "

   "  İtalya ya gidiyorum dediğinde de senin bu isteğine saygı duyup yalnız gitmeni haklı bulmuştuk Sera. "

   " Rıfat haklı canim. Neden bizden gizledin?   Üstelik biz de evde değilsin diye rahatça geldik. Evi sana vermişken zor durumda kaldım. "

   " Hayır Şirin. Zor durumda felan kalmadin. Ben bilmiyorum . Belki de Ali Ömer'in evinde yalnız kalmama laf edersiniz diye sakladım. Hepiniz çok üzerine geldiniz. Unut diye. "

  "  Peki ya o söylediklerin Sera? "

 " Ben. Ben siz gelmeden önce uyuyordum. Zaten o yüzden ışıklar kapaliydi. Belki de rüya felan gördüm devamında da sizi görünce....... Ne bileyim. Öyle işte. "

   " Tamam Şirin. Kızın üzerine gitmeyi birak. Yeni uyanmış işte. "

    Rıfata içimden sessiz bir teşekkür gönderirken Şirinin rahatlamayla nefesini dışarı verdiğini farkettim. O bilmediğim bir nedenden dolayi rahatlatmişti. Peki ya ben? Ben ne yapacaktım?  Hangisinin doğru olduğuna nasıl karar verecektim? Bunlar iyi gizlenen sırlar miydi yoksa hepsini ben mi kurguluyordum?

    " Hadi artık biz gidelim. Hem Sera da uyuyormuş biz gelmeden. Geç oldu iyice. "

   " Tamam Rıfat haklısın gidelim. Sera sen de bir güzel dinlen tamam mı ? Şey bir de...... Ben....böyle geldiğimiz için kusura bakma olur mu? Evi hem sana verip hem de böyle..... "

   " Önemli değil Şirin. Gerçekten . Burası senin Kuzeninin evi. Elbette geleceksin. "

  " Teşekkür ederim canım. İyi geceler. "

  " Size de. "

  Kapıyı kapatıp sirtimi yasladim. Olanlara anlam vermeye çalışmak boşunaydi. Ne kadar düşünsemde neyin doğru olduğunu çözemiyordum. Eğer az önce yaşananlar sadece benim kafamin içinde olmuşsa bu delirdiğim anlamına gelir. Bilmiyorum. Hiçbir şey bilmiyorum.

    Salona geçip gördüğümü düşündüğüm o adamın oturduğu yere oturdum. Herşeyi en baştan düşünmeye başladım. Beni hastaneye götüren kişi pekâlâ oradan geçen biri de olabilirdi. Ki bu benim aleyhime olurdu. Çay kutusundan çıkan anahtar ve Şirinin ilginç açıklaması?   Ya Şirin ve Rıfat in odanın perdeleri konusundaki konuşmaları?  Tamam büyükçe bir evdi ama insan evinin perde rengini bilirdi herhalde değil mi? Ya çerçevenin içinden çıkan not? Neden hâlâ oradaydı?  Tüm bunların bir anlamı var mı yoksa her birine ben mi anlam yükledim?

    Peki ya bu gece olanlar? Duydum ve gördüm. Onları uydurmuş ya da kurgulamiş olamam değil mi?  Olabilir miyim?

   Başımı dizlerime yaslayip gözlerimi  kapattım. Derin bir iç çektim. Ve o an birşey oldu. Sevdiğimin kokusu burnuna çalındı. Sanki yanimdaymiş gibi kalbim sımsıcak oldu. Gözlerimi açıp bu andan çıkmak istemiyordum. Ama gözlerimi açtığımda Rifatin onu gördüğümde  önünde durduğu sehpaya bakakaldim.  Üzerinde elinde gördüğüm  dosya duruyordu. Yavaşça oturduğum koltuktan kalktim ve dosyaya doğru ilerledim. Onu elime alınca ilk sayfasına bile bakmam yetmisti. Bu Ali Ömer'in şirketine ait bir dosyaydi.Ve hisselerinin her hareketi her ani yer alıyordu.

      Gözlerimden yaşlar birbiri ardına akarken Ali Ömer'e teşekkür ettim. 

  ************************

Merhaba,

Size yepyeni bir bölüm daha.  Her gün yeni bir bölüm geliyor ama hiç Okumuyorsunuz artık.

Zaten oy ve yorum da yok.

Ben yazmayıda, bu hikayeyi de çok seviyorum.

Hiç mi begenmediniz? 

Hiç mi sevmediniz?

Bundan sonra ne olur sizce?

Ya da ne olsun?

Hadi ne olur söyleyin.

Yorumlarınızı ekleyin lütfen.

Beğenirseniz de oy verin.

Artık gerçekten çok üzülüyorum çünkü.

🙇🙇😢😢🙋

*************************