Bayan Mafya (BİTTİ.)

♣Kırk Dördüncü Bölüm♣

⭐VOTELEYİN ARKADAŞLAR⭐
Keyifli okumalar Yorum bırakmayı unutmayın Beni takip edin lütfen

Dersler bittiğinde kendimi otoparka attım. Rüzgar'ıda peşimden sürüklemiştim. Sigaralarımızı yaktığımızda derin bir nefes alıp verdik.

"O hoca tırlatmış, nasıl sarıldı bana." Tırlatmış dediğim hoca 45 yaşlarındaydı. İki yıldır matematik dersimize giriyordu. Zaten bütün deliler beni bulurdu.

"Herkes varoluşuna şükrediyor." Rüzgar'ın gülümsediğinde dudaklarından kayan sigara dumanlarını seyrettim. Bu manzara bir harika.

"Hadi şirkete!?" Rüzgar sigarasının üzerine bastığında bende sigaramın sönmesini sağladım. Onu ne zaman sigara içerken görsem dalıp gidiyordum. O ince uzun narin parmakların arasındaki sigara, mükkemeliğine mükkemellik katıyordu.

"..Umarım odam hazırdır!" Rüzgar'ın gülümseyerek söylediklerini anlamaya çalışırken kaşımı kaldırdım.

"Odam?!" Rüzgar arabasına binip camı araladı.

"Şirkete gidince görürsün." Rüzgar otoparktan çıkarken arabama binip gaza bastım. Rüzgar'ın arkasında ilerlerken İstanbul trafiğine bir kez daha küfrettim.

Arkadan kornaya basarken Rüzgar kafasını camdan dışarı çıkarmıştı ama ben hala basmaya devam ediyordum.

Camı araladığımda Rüzgar kapısını açmış bana bakıyordu.

"Rüya kornaya basmayı kes ilerde araba bozulmuş." Elimi kornadan çekip kafamı olumluca salladım. İlerde araba bozulduğunu hangi ara öğrendi bu çocuk?

Rüzgar açılan trafikle gaza basınca ardından bende gaza basmıştım. Rüzgar arabaların arasında makas atarken sinirlenmiştim. Ona zarar gelmesinden korkuyorum.

Şirketin önüne geldiğimde arabadan indim. Vale arabamızı park etmeye götürürken Rüzgar'ın kolundan tuttum.

"Bir daha yollarda makas atma. Ya kaza yapsaydın?" Rüzgar bileğimden tutup kendine yasladı, sarıldığında ben de ona karşılık verdim.

"Beni kaybetmekten korkuyorsun, telefonumu karıştırıyorsun bunlar neyin belirtileri acaba?" Rüzgar yine imalı kelimeleriyle anı bozarken geri çekilip şirkete girdim.

"Rüya Hanım? Rüzgar Bey? İmzalanması gereken dosyaları odanıza bıraktım." Şirketteki kızlar Rüzgar'a ağzı açık bakarken sinirim bozulmuştu. Hemen kendimi ve Rüzgar'ı asansöre attım.

"Gerizekalı sürtükler!" Kendi kendime fısıldamamla Rüzgar'ın kıkırdadığını duydum. Sürekli kendimi ele veriyordum bu daha önce belki de bu duyguyu tatmadığım için.

"Bu şirkette çok taş hatunlar var ve beni görünce salyalarını akıtıyorlar." Rüzgar beni kıskandırmaya devam ederken kazanan ben olmalıyım diye kollarımı bağladım ve ters bakışlar atmaya başladım.

"Salya akıtıklarına göre insan değil onlar köpekler." Rüzgar gülümsemesini zorla bastırmış duran asansörden inmiştik.

"Rüya Hanım bir bakar mısınız?" Kapımda benimle çalışan sekreterlerimden Koray'a döndüm. Sarı jolelenmiş saçları ona hava katarken gözlerinin maviliğini saklayan gözlüklerini düzeltti.

"Her zamanki gibi çok güzelsiniz Rüya Hanım. Buradaki yerler imzalanacak." Koray iltifat veya yağcılık çekerken Rüzgar'a baktım. Durumdan rahatmış gibi gözükmüyor.

"Sen çekil Rüya ben bakarım." Rüzgar elimdeki dosyayı aldığında Koray'a kısık gözleriyle baktı.

"Bunlar mı imzalanacak." Rüzgar dosyayı okurken kafasını kaldırdı.