♣Kırk Ücüncü Bölüm♣

20.5K 1K 90
                                    

Videoyu izledikten sonra Rüzgar'ın sözleri beni yaralarken , gideceğini söylediği için öfkeliydim.

"Bartu, Kaan dışarı çıkın hadi." Bartu çıkmak istemesede attığım bakışlara pes edip Kaan'nın ardından çıktı.

"Rüzgar sen bana bir söz verdin değil mi?" Rüzgar ayağa kalktığında ben de ayağa kalktım. Kolundan tutarak durdum. Gitmesine izin veremem, vermemeliyim.

"..Gitmeyeceğim dedin şimdi gitmek yakışır mı sana?" Rüzgar dönüp gözlerimin içine baktı. Hala aşkla bakarken gidemezdi ki ama susmakta kararlıydı. Konuşmaya devam ettim.

"..Unutur musun bu gözleri? Bu mavi gözlerimi unutur musun?" Rüzgar gözlerimin içine daha net bakıp yaklaştı. Yüzümüz yakınken saçlarımı kulaklarımın arkasına kıstırdı ve daha yoğun bakmaya başladı gözlerime.

"Öyle bir unuturum ki." Rüzgar'ın dediğiyle ağzım hafifce aralandı. Onun ise hafiften dudağı kıvrıldı. Bu kadar adimiydi, karşımdaki Rüzgar değildi, daha da güçlenmek isteyen Rüzgar'dı.

Beni taşımayan ayaklarıma lanet ederken arkamdaki deri koltuğa oturdum.

"Rüzgar sende gidersen ben çok yalnız kalırım çok." Gözlerimden gelen yaşlar sesimin titremesine neden olurken Rüzgar yanıma oturdu. Ellerimi tutuğunda dolan gözlerimle ona baktım. Bana ağlama diyen adama,gitmeyeceğim diyen adama baktım.

"Ağlama, o unuturum dediğim ama her an aklımda olan gözlerin dolmasın. Beni seven kalbin sızlamasın. Gitmiyorum aklım kalbim buradayken gidemem ki." Rüzgar'ın söyledikleriyle gülümserken boynuna sarıldım.

"Babamı tanıyordun bütün işleri artık beraber yöneteceğiz. Sen silah eğitimi falan alıyor muydun? Dayım dediğin kişi yalandı. Seni pis yalancı." Gülümseyerek Rüzgar'ın omuzuna vururken o da gülümsemişti.

"..Ama bir daha bana yalan söyleme." Rüzgar gülümserken omuz silkti ben de onun karşısında esnemeye başladım. Babamın sesini duymuştum ve yavaş yavaş etkisine kapıldığım adama güvenebileceğimi söylemişti.

"Hadi git yat her şeyi öğrendin." Herkes tekrar içeri dolarken ayağa kalktım. Gülümseyen suratını katılaştırdığında ben de gülümseyen suratımı astım.

"İyi geceler." Herkes bize bakıyordu ki ciddi olmalıydık iki psikopatı gülerken görmemeleri lazım. Sonra kim korkar bizden.

"Rüzgar?" Arkamı dönüp aklıma takılan soruyu sordum. Uyumam için aklımdaki deli sorular susması lazım.

"..Ceren'i döverken neden bu kadar korkaktın? Ya yediğin dayaklar?" Rüzgar dudağını kıvırıp kafasını iki yana salladı.

"Hepsi senin için psikopatım hakkımı yeme iyi rol yaptım." Bana psikopatım demesine gülümserken sözünü kestim. Cümlesindeki yanlışı düzeltmeliyim. 

"İyi rol yapmadın iyi yalancısın." Rüzgar sigarasını parmaklarının arasına alıp gözlerini bana dikti. Ömür boyu bakacağım, bakmak istediğim gözleri gülerken konuştu.

"Sonu harika biten bir yalan." Bartu'yu daha fazla arabada bekletmek istemediğimden Rüzgar'a cevap vermeden hızlı adımlarla dışarı çıktım. Çevreyi tarasamda ne Bartu vardı ne de araba. Cebimden telefonu çıkartıp Bartu'yu aradım.

"Bartu neredesin lan?" Çevreyi süzdüğümde herkes alkollüydü. Aralarından tanıdık yüz aradım ama tanıdığım biri yoktu.

"Çok uykum vardı seni bekleyemedim Rüzgar bıraksın hadi kapat." Bartu'nun dediğiyle sinirden kıpkırmızı olmuştum. Buraya gelirken seni korumalıyım diyen adam başının caresine bak diyor. Ah Bartu kız gibi trip at anca.

Bayan Mafya  (BİTTİ.)Where stories live. Discover now