Bayan Mafya (BİTTİ.)

♣İkinci Bölüm♣

⭐VOTELEYİN ARKADAŞLAR⭐
Keyifli okumalar Yorum bırakmayı unutmayın Beni takip edin lütfen

Uykum bölündükten sonra 4 saat uyumuştum. Uyanmamın nedeni ise Emre'nin defalarca telefonu çaldırmasıydı.

"Ha noldu Emre?" Gözlerimi ovuşturdum. Telefonu duvara atmak yerine açtım yoksa Sabah sabah Emre başımın etini yerdi.

"Hadi hazırlan ilk depoya geçer sonra okula gideriz." Onaylayarak telefonu kapadım. Yataktan hiç çıkmayasım vardı ki nedenini bilmediğim şekilde yorgunum.

Yatağımın üzerinde bağdaş kurarak oturdum. Uykulu gözlerimle odamı baştan aşağı süzüyordum.

Odam evim gibi çok sade ve siyah ağırlıklıydı. Bir yataktan ve komididen oluşuyordu. Giyinme odam ayrı olduğu için kıyafetlerim ve makyaj malzemelerim o odamdaydı.

Duvarımın rengide her şey gibi siyahtı, üzerinde de bir kaç kırmızı puantiyeler vardı. Üzerine astığım babamdan kalma bıçak koleksiyonumla harika gözüküyordu. Hafif bir gülümsemeyle odamdaki banyoya girdim.

Açtığım musluktan akan suları yüzüme çarptım. Elimi, yüzümü yıkamam uykumu açacaktır.

Yüzümü kuruladıktan sonra aynaya bakmaya başladım.

Ruhumdaki yorgunluk dış görünüşüme yansımıştı. Babamın ölümü ile çökmüştüm. Her gün nefretle besleniyor toparlanıyordum.

Adeta gözlerim dönmüştü. Hiç bir şey görmüyordum. Hırs, intikam ve acı çektirmek ruhuma işlemişti. Bu son halim ürkütücü ve berbat gözükse de insanların bana dokunmaya cesaret edememeleri hoşuma gidiyordu.

Banyodan giyinme odama girmiştim. Üzerime koyu gri bir tişört giyinirken bacaklarıma siyah pantolonumu geçirmiştim. Saçlarım zaten doğal haliyle düz olduğu için taramakla yetinmiştim.

Gözlerime siyah kalemimi çektikten sonra dudaklarımın üzerinde parlatıcıyı gezindirdim.

Bahçeden gelen araba sesi ile pencerenin yanına yaklaştım. Emre'nin arabasını görünce geri çekilip merdivenlere ilerledim.

Ceketimin cebine anahtarlarımı sıkıştırıp kapının yanındaki aynaya bakıp kendimi süzdüm.

Siyahların içinde mavi gözlerim öne çıkıyordu. Siyah bana gizemli hava katarken gözlerimi ön plana çıkmasını seviyordum.

"Günaydın." Kapıyı ardımdan kapattığımda Emre arabasına yaslanmış beni bekliyordu.

"Günaydın Emre." Yanağına öpücük kondurmuştum. Onu öpmem bizi sevgili gibi gösterse de uzun süredir arkadaş olmamızın samimiyetindendi.

"Keyifsizsin bugün kraliçem." Emre arabasına yaslanmayı bırakıp bana yaklaşmıştı.

"Adam dövelim keyfim yerine gelir." Emre gülümseyip arabasına ilerledi.

"Hadi atla gidelim." Emre'nin dediyle kafamı iki yana doğru salladım.

"Ben kendi arabamla peşinden geleceğim." Siyah spor arabama ilerledim. Araba sürmeyi seviyordum ki araba sürmeyi fırsat buldukça değerlendiriyordum.

"Sen bilirsin Rüya dikkatli sür."

Emre açılan kapıdan bahçeye çıkarken ben de ardından çıktım. Emre ne kadar dikkatli sür dese de Emre'yi sollayıp gaza bastım. O da bana yetişmek için gaza bastım.

Emre yan tarafıma geçtiğinde camı araladım. Emre'de sol camı aralamıştı.

"Şu lanet olası arabanı yavaş sür demedi mi?" Yavaşlattığım arabayı daha çok yavaşlatmıştım. Emre ile tartışmak istemiyorum. Yoksa ben seni düşünüyorum diye başlayacak susmayacaktı.