♥On Altıncı Bölüm♥

33.3K 1.7K 73
                                    

⭐VOTELEYİN ARKADAŞLAR⭐
Keyifli okumalar Yorum bırakmayı unutmayın Beni takip edin lütfen

Okulun yarı yıl tatiline girmesine az kalmıştı ve bir çok sıkıcı planım vardı.

Yarı yıl tatilinde Ceren ile annemin yanına ziyarette gidecektim. Emre ile babamın işlerinin başına geçicektim. Kuzey'le çalıştığımız adamlarla toplantı yapıp tanışıcaktım.

"Of be ne işim varmış" diye söylenirken odamdan inip pijamalarla televizyonun karşısına oturdum.

Rastgele bir müzik açıp sesi son ses yaptıktan sonra dans ederek giyinme odama çıktım. Ses biraz kısık duyulsada dans edeceğim tondaydı. Belki mafyayım ama tek başıma dans ederdim.

Bugün Ceren alışverişe çıkıp kitap bakıcaktı. Benim ona eşlik edeceğimi söylediği için birazdan damlardı. Kıyafetlerimi giyinirken etrafda dans ediyor işlerimi hallediyordum.
Mutfağa geçip bir kaç atıştırma yaparken kapı çaldı.

"Bekle Ceren". Kapıyı hızlıca açmıştım. Doğru tahmin gelen Cerendi.

"Hadi Rüya çıkıyoruz." Ceren'nin bağırmasıyla içeri geçmiş biraz önceki masaya koyduğum kumandayı arıyordum. Bulamayınca televizyonun fişini çektim. Şimdi kumanda ile uğraşamam.

Arabamın anahtarını elimde sallıyor diğer elimle çeketi tutuyorken kapıyı arkamdan kapattım. Yavaşca arabamın yanına ilerledim.

Arabamın önünde sarmaş dolaş olan Ceren ve Rüzgar'ı görünce ilk üzerimdeki şaşkınlığı atmaya çalıştım.

"Yoksa siz sevgili misiniz?" Şaşırdığımı belli etmemek için uğraştığımı söyleyebilirim. Rüzgar bu soru karşısında kafasını eğmişti.

"Evet." diye Ceren çığlığı basarken Rüzgar'ı öpmüştü. Rüzgar geri çekilmek istesede Ceren Rüzgar'ın yüzünü avuçlamıştı.

"İğrençsiniz." Diyip yüzümü buruşturarak arabama atladım. Dün kovduğum adam kapımdaydı hem de ne durumda. Yazık!

Rüzgar arkamdan öne binmişti. Madem sevgilisiniz arkada sarmaş dolaş otur evladım.

"Arkaya geç!" Ses tonum kalınlaşırken verdiğim emirle omuz silkti.

"Arka koltukta arabaya binemiyorum burada oturacağım." Küçük çocuk gibi benimle inatlaşıyordu. Ama şunu unutma Rüya Kurşun'la inatlaşılmaz.

Attığı yalana içimden söylenirken arabayı çalıştırdım. 'Ufak atta civcivler yesin Rüzgar. Ceren'den kaçıyorum demiyorda' diye içimden geçirdim.

Yolda ilerlerken Ceren sersem ağzını yine yaya yaya konuştu.

"Çok sesiz oldu radyoyu açsana." diye Rüzgar'ı dürtükledi. Rüzgar gözlerini devirirken radyoya eğildi.

Rüzgar radyoya uzandığında kanalları değiştiriyordu. Bir kanalda duramıyınca eline vurup çekmesini sağladım ki ardından rastgele kanalda durdum.

-Selim Gülgören'nin aşıklar şehri çalıyordu.-

Nakarat kısmını Rüzgar hafif mırıldanması ile sesini duymuştum. Çok tatlı ses tonu vardı.

"Sesli söylesene sesini duyalım aşkım." Ceren mırıldandığını duyunca Rüzgar bana dönüp söylemeye başlamıştı.

"Öyle sevdim ki ben seni Tarifi yok hiç bir dilde
Dünyanın en mutlu insanı yaptın beni En kötü günümde bile
Seninle biz ikimiz Mutluluğun resmiyiz İyi ki hayatımdasın İki kişilik bir aşıklar şehriyiz
Bir ömür benimle yaşlanır mısın?
Kendimi terk ederim seni yarım bırakmam
Dört yolu aşk dolu yolumsun benim
Her saat her dakika her saniye kalbimdesin
Sen gözlerimin son adresisin ..."

Bayan Mafya  (BİTTİ.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin