Artık ne olacağı , kimin ne diyeceği umrumda bile değildi. Büyümek , belki de böyle bir şeydi. Aramızdaki mesafeyi kapattım. Göğüs kafesimi delip geçmekte ısrarcı olan kalbim tanıdıktı. Elimi ensesine götürüp parmak uçlarıma çıktım ve dudaklarımı on...
"14. Sorunun çözümünü basın açıklamasıyla analatacak mısın yoksa denize mi atlıyım Lavin."
Sabah saat 11.00 civarlarındaydı. Saat 8.00 den beri Eylül , Doruk , Uğur ve ben salondaki büyüm masanın etrafında toplanmış test çözüyorduk. Tabiki masadaki bu 3 arkadaş da kendi iradeleride saat 8.00 de kalkmamıştı. Bu görevi seve seve ben üstlenmiştim. Eylüle dönüp gülümsedim ve başımı olumlu anlamda salladım.
"Bak bu soru kolay aslında."
Eylüle soruyu anlatırken Uğur ve Doruksa masanın karşısında bambaşka bir soru hakkında tartışıyorlardı. Sınava sayılı günler kalmışken hepimiz bir şekilde bir şeyler biliyorduk. Tabi bu hiç bir zaman yeterli gelmiyordu. Benimse kafamda geleceğimle ilgili bir sürü belirsizlik vardı. Sınavdan çok kafamı kurcalayan nokta burasıydı. Her ne kadar sınavdan sonraya kadar akışına bırakmaya karar versem de bu düşünceler beynimin bir köşesinde hala beni rahatsız ediyordu.
"Budur , madem gün için de inek gibi çalışıyoruz , o zaman gençler hazır olun. Akşam Teoman Konserine gidiyoruz."
Anında Dorukla gözlerimiz buluştuğunda ikimiz de gülümsedik. Ses çıkarmadan dudaklarını oynatarak bir şeyler söyledi.
O güzel Kupa Kızıydı Sinek Valesiydim bense
Gülümsemem tüm yüzümde yayılırken dersle bağlantısını tamamen kesmiş telefondan konserin ayrıntılarına bakan Eylüle döndüm.
"E biletler?"
Eylül kafasını kaldırmadan birkaç saniye daha telefonunu kurcaladıktan sonra zaferle bana dönüp ekranı gösterdi.
"Vee hallettim bile , bu gece bendensiniz."
Eylül iki dakika bilet işini online olarak hallettiğine göre bu akşam gerçekten de Teoman konserine gidiyorduk. Daha önce Teomanın konserine hiç gitmesem de bu her zaman için çok çok istediğim bir şeydi. Ve ilk Teoman konserine de Doruk Poyrazla gidecek olmak kaderin bir cilvesi falan olmalıydı.
"Eee o halde Eylül Hanım , akşamımızı doldurduğunuza göre gün içinde nefes almadan çalışmamız gerektiğinin farkındasınızdır umarım."
Eylül gözlerini devirerek kafasını arkaya attı.
"Allahımm ben annemden kaçarken Lavine mi yakalandım. Bir insan nasıl bu kadar sorumluluk sahibi olabilir ya. Tamam , sen kazandın. Bugün sadece çalışıyoruz."
Bu sefer ben zafer kazanmış bir şekilde masadaki herkesin suratına bakarak teslim olmuş hallerini gururla izledim.
***
"Eylül bu kadar seksi olmayı nereden öğrendi , ne dersin Lavin?"
Eylül bir yandan aynadaki yansımasıyla aşk yaşarken bir yandan da kendine iltifat etmekle meşguldu. Ve gerçekten de giydiği siyah vücudunu saran daracık elbisenin içinde incecik vücudu mükemmel gözüküyordu. Eylülün fiziği dans sayesinde gerçekten de kusursuzdu.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
